Yeni bölüm bütün gerçeklerle birlikte geldi, geçmişte saklı bir şey kalmadığına göre bundan sonraki bölümlere aynı eğlenceli halleriyle devam edebiliriz dimiiiiii 😚😚
Sizi kocaman öpüyorum canlarım, iyi okumalar!
^^^^^^^^^^^^^^^^^
Aklımda canlanan eksik olaylar, karanlığa düşen zihnim... Derin bir boşluk hissi...
Seneler önce bir kaza geçirmiştim, kiminle ve nasıl olduğunu hatırlamıyordum ama hatırlıyordum işte!Oturduğum sandalyede yeşilliklere dalan gözlerimi Barış'a çevirdim, "Kaza... o kazada arabayı ben kullanmıyordum değil mi?" Kafasını sallayarak onayladığında "Kiminle?" diye sordum.
Oda tıpkı benim gibi bahçeye dalmıştı, kısık bakışlarını bana çevirerek "Adar..." dedi, "Adar Akul!"
Bu ismin zihnimde bir yerlerde varlığını hissetmiştim, sandalyeden hızla kalkarak titreyen ellerimi saçlarımın arasından geçirdim.
"Ben... ben hatırlamıyorum!"Anılarımdan geçmişte bir yerler silinmişti, var olduklarını biliyordum ama hatırlayamıyordum.
Balkonda ileri geri yürümeye başladığımda Barış kalkarak yanıma geldi ve kollarımdan tutarak saçlarımdaki elleri indirdi, "Yapma şunu!"
Dolan gözlerimi gözlerine çıkartarak "Yardım et..."diye fısıldadım, "Hatırlayamıyorum."Barış'ın telefon melodisi aramızdaki bakışmayı bozduğunda cebinden telefonu çıkardı, gözlerim ekrana kaydığında Emir'in aradığını gördüm.
Bir süre karşı tarafı dinledikten sonra "Benim evdeyiz..." dedi, sessizce bir süre daha dinledikten sonra "Çok geç, ona söyledim." diyerek telefonu kapattı.Telefonunu temelli kapattıktan sonra bakışlarını bana çevirdi, "İçeriye geçelim mi?"
Sessizce yürümeye başladığımda elini belime koyarak beni yönlendirdi, hemen girişteki koyu renkli koltuklara oturduktan sonra boş bakışlarımı dışarıya diktim.
"Hatırlamadığım yerlerde sende..." Sertçe yutkundum. "...sende varsın değil mi?" Bakışlarım bahçede olsada yanımdaki varlığını silüet şeklinde görüyordum, kafasını yavaşça salladığında devam ettim. "Emir ile Yonca'nın nasıl tanıştığını, Emir'i hatırlıyorum ama sen... sen neden yoksun?"Dışarıda olan gözlerim ona döndüğünde duvar gibi dediğim adamın üzgün ifadesiyle karşılaştım.
Dudaklarına acı bir tebessüm yerleştirdi, "Kim ona acıdan başka bir şey vermeyen birini hatırlar ki!"
Ona bakmaya cesaretim yoktu, bakışlarımı tekrar bahçeye çevirdiğimde "Bana her şeyi anlatır mısın?" dedim.
"Son sınıfın başlarında... Emir ile Yonca tanıştığı zaman buraya gelmiştiniz, Mardin'e..." Dirseklerini dizine koyarak ellerini birbirine geçirdi, "Biz seninle o zaman tanıştık, iki sene önce..."
Sustuğunda ona dönmeden "Devam et..." dedim."Ailen beni tanımıyor, ilk kez isteme günü gördüler. Yani benim yüzümden kaçırıldığını bilmiyorlar, bilseler eminim..." Konuşmaya devam ettiği sırada çatılan kaşlarımla ona döndüm ve sözünü keserek konuştum, "Kaçırıldığımda mı?"
"Adar seni kaçırdı, üç hafta boyunca her yerde seni aradık." Sona doğru dişlerini sıkarak konuşmaya başlamıştı. "En son sizi bulduğumda oradan da seni kaçırdı, peşinize takıldım. Senin içinde olduğun araba kaza yaptı, sen... sen o kazada tüm bunları unuttun."
"Ama nasıl olur bu?" Gözlerimi yere diktiğimde zihnimi zorlamaya çalıştım, "Emir'i hatırlarken seni nasıl hatırlamam?"Emir ve Yonca tanışması, evlilik teklifi, olan onca olay... Yoktu, yoktu!
Barış bunların hiçbir yerinde yoktu!"Doktorun..." Kafasını ellerinin arasına aldığında arkadaki saçlarını çekiştirmeye başladı, "İnsan beyni acı çektiği anları hafızasından silermiş, bir nevi savunma mekanizması... Benim ve onun içinde bulunduğu tüm anılarını unuttun. Kazada buna etken olmuş, doktor bunun normal olduğunu söyledi."
Aklıma gelen şeyle irkilerek ona döndüm, "Biz... bizim aramızda bir şey var mıydı?"
Ona bakmaya utanıyor ama tepkilerini kaçırmamak için gözlerimi ondan ayıramıyordum, eğer böyle bir şey varsa bunun altında ezilirdim.
"Hayır..." dedi duygusuz sesiyle, "Aramızda bir şey yoktu."
"O adam... Adar dediğin, beni neden kaçırdı?" Adı dudaklarımdan bir yabancıymış gibi ilk kez söylüyor değil de sanki daha önceden oraya mesken bellemiş gibi çıkmıştı.
Barış öfkeyle koltuktan kalktığında "Şimdilik bu kadar şey yeter!" diyerek yukarıya çıkan merdivenlere yöneldi.
"Barış!" Koşarak önüne geçtiğimde iki basamak çıkarak karşısına dikildim, şimdi onunla aynı boydaydım. "Lütfen... bilmeye ihtiyacım var."
Merdivenin ilk basamağını çıktı, bedeni bedenime tamamen temas ettiği anda kokusu etrafımı sarmıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duvar
Teen FictionKapıyı açıp geçmem için yol verdiğinde gülümseyerek içeriye girdim, karanlık evde yürümeye başladığımda "Kimse yok galiba..." diyerek ona döndüm. Döner dönmez dudakları dudaklarıma kapandı, elleri belimdeki yerini bulduğunda beklemeden arkamdaki duv...