NÜ

24. BÖLÜM

"Gece başlasın"

      Merdivenlerden aşağı inince öpüşmemize devam ettik. Çantamı ve ayakkabılarımı hızlıca bakmadan çıkarmaya çalıştım.

      Belimdeki eli kalçalarıma, oradan da bacaklarıma gelince yapmak istediği şeyi anlayıp sarılıp  kucağına zıpladım. Bacaklarımı beline dolayıp beni odaya doğru götürmesine izin verdim.

     Şu halimize bakınca uzun zamandır yapmak isteyip ama bir türlü engelleri aşamayıp yapmadığımız şeyi başarıyorduk.

      İstemsizce gülümseyince dudaklarımdaki kıvrılmayı hissetmiş olacak ki ayırıp bana baktı. İkimizde şuan zafer gülümsemesi sergiliyorduk.

      Odadaki karanlıklıga rağmen yatağı bulup yavaşça beni üstüne bıraktı. Kendini de benim üstüme. Uzanıp kenardan düğmeye bastı ve sarı loş gece lambası yandı.

     Etraf aydınlanıyordu ama yine de karanlık kendini belli ediyordu.

Ellerim vücuduna keşfe çıkmıştı ki hemen tutup kafamın yanında sabitleyip hareket etmelerini engelledi.

      Kontrolcü bir yapısı vardı sanırım. Hakimiyet mi seviyordu? Bacaklarımın arasına girip hızla kendini bana itti. Nefesimi kontrol edemediğim için cılız bir ses çıktı. Hoşuna gitmiş olacak ki dudaklarını boynumla birleştirip işkence etmeye başladı.

      Arzularım iyice vücudumu esir almıştı ki gözlerim kapanıyordu. Elim tişörtünün ucuna gidince çıkarmak istediğimi anlayıp hızla kafasından çıkardı.

      Teni şuan o kadar mükemmel geliyordu ki... Altından kalkıp elbisemden kurtuldum ve Trevor'ın göğsünden yavaşça itip yatağa düşmesini sağladım. İç çamaşırlarımla yatağa üstüne doğru çıktım ve dudaklarından başlayıp boynuna oradan da daha aşağılara doğru öpücükler eşliğinde indim.

      Paltolonunun düğmesini çıkarıp iç çamaşırıyla kalmasını sağladım. Gördüğüm manzaradan anladığım kadarıyla o da  kesinlikle istiyordu.

     Kumaşın üstünden yavaş öpücükler koyarak indirdim. Daha önce bu kadar ilerlememiştik ve hiçbir engelsiz karşımdaydı. Dirseklerinden destek alıp kafasını kaldırdı ve hevesle beni izlemeye başladı.

     Dudaklarım sertliği hissetmek için can atıyordu. Hiç bu kadar birini istemiş miydim hatırlamıyorum. Andrew'e bekaretimi vericek kadar sevip bunu yapmama rağmen onu bu kadar istememiştim. Şuan heyecandan adrenalin vücudumu uyuşturmuştu.

      Dilim ucunda daireler çizmeye başlayınca yüzüne baktım. Nefesinin hızlandığını inip kalkan göğsünden anlamıştım. O da heyecanlıydı.

Kökünden ucuna kadar dilimi sürüp ucunu öpünce konuştu.
"Sabırsızlanıyorum ve bu senin için hiç iyi olmayabilir."dedi gülerek.

     Bunu söylemesiyle tamamen ağzıma aldım. Saniyesinde kafasını arkaya atıp tok bir inleme çıktı. Kendim zevk alıyor gibi hoşuma gitmişti.

     Belki çok mükemmel değildim ama amatörce de olmamaya çalışıyordum. Kutsal rahibe değildim sonuçta az çok biliyordum.

      Dudaklarımın değdiği her noktanın arkasından parmaklarım da geçiyordu. Zaten sert olan uzvu çok daha kalınlaşmıştı. Yüzüne baktığımda ağzı açık kaskatı olmuş beni izliyordu.

      Uzun zamandır düşünülen ama bir türlü olamayan şey başarılıyordu ve bunun verdiği ayriyetten hisler vardı.

     Hayal olabilir miydi? Alkollü olduğum için de ekstra sanal alemde gibi hissediyordum. Eğer öyleyse bitmeden olsun istiyorum.