12.BÖLÜM-ZEBANİ

54 9 19
                                    

Gözlerimi açtığımda gene buzdan görünmez duvarın önündeydim elimi duvara değdirdiğimde o soğuk hissi bedenimi doldurdu ve o günü tekrar anımsadım. Gene bir rüyada mıydım?

Bu rüyadan nasıl çıkabilirdim?

Gözlerimi üzerime çevirdiğimde yine ve yeniden aynı elbise içerisindeydim. Evet kesinlikle bir rüya içerisindeydim. Saçlarım iki yanımdan örülmüştü yanlız rengi siyahtı. Oysaki benim saçlarımın rengi siyah değildi ki!

Benim saçlarımın rengi griydi. Neden şimdi saçlarımın rengi siyahtı?

Bunun bir rüya olduğunu beynime kazıdım ve takmamaya çalıştım. Birazdan elbet uyanacaktım.

Aklıma o günkü çocuk geldiğinde onu bulmak için gezinmeye karar verdim. Belki o bana nerede olduğuma dair bilgi verebilirdi. Gene de her ihtimale karşı buzun olduğu yerden devam ediyordum gezintime kaybolma riskimi minimuma indirmek istiyordum. Tabi eğer olurda çıkabilirsem buradan dış dünyayı merak ediyordum ve görmeliydim bundan dolayı da buzun yanından ilerliyordum .

Olduğum yerde durup gözümün alabildiğince diğer tarafı inceledim. Buradan farkı yoktu yeşillik ve ormanla kaplıydı. Güzel manzara orayı da bezemişti. Acaba bu iki yeri birbirinden ayırma sebepleri neydi?

Gözlerimi muhteşem manzarada gezdirirken ileride belli belirsiz hareketlenme oldu. Dikkatimi oraya verip ne olduğunu görmeye çalıştım. Bir şey çıkıp benim olduğum tarafa doğru koşmaya başladı. Uzakta olduğu için tam net görünmüyordu birazcık yaklaşmasını bekledim. Ne olduğu tam anlaşılmıyordu.

Bir hayvan mı?

Yoksa bir insan mı?

Ne olduğunu seçemesemde hızlı bir şekilde benim olduğum tarafa doğru koşuyordu. Yakınlaştıkca dış çerçevesi belli olmaya başladı. Normal bir insandı sanırım. Peki neyden kaçıyordu?

Güneş tam arkasından vurup onu parlatırken gözlerim kamaştığı için pek bakamıyordum gözlerimi bir kaç kez kırpıştırıp tekrar açtım lakin güneş bakmamı engelliyordu ellerimle önüme barikat koyup gözlerimi kısarak baktım. Siluet gittikçe yakınlaşmıştı. Ona bakma fırsatı bulduğumda siluetten çıkıp iskelet biçimine girmişti. Gözlerimi kocaman açıp algılamaya çalıştığımda tam karşımda göz küreleri yerinden çıkık, ağzı kocaman açılmış bir şekilde iskelet bana koşuyordu. Ayaklarıma emir verip kaçma emri verdiğimde gördüğüm manzaranın şoku beni olduğum yerde tutuyordu. Garip sesler çıkarıp üstüme atıldığında çığlık atıp geriledim. Geriye doğru sert bir düşüş yaşarken ellerimi iki yanımda sabitledim.

Önümdeki buzdan duvar onu durdurmuştu. Rahat bir nefesi ciğerlerime gönderdim.Kemikli elleriyle duvarı kazımaya çalışıyor cani sesler çıkarıyordu aman tanrım bu da neydi?

MERİDA~AY'IN KALBİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin