𝑺𝒆𝒓𝒆𝒏𝒅𝒊𝒑𝒊𝒕𝒚 | ʏɪʟᴋᴇʀ

0.8

Gönderen: Bilinmeyen
Günaydın!

Gönderen: Bilinmeyen
Engelsiz bir güne uyanmak çok güzel!

Gönderen: Yıldız
Sen cidden kafayı sıyırmışsın.

Gözlerimi devirip telefonu kenara bıraktım ve çayımdan bir yudum aldım.
"Hayırdır kızım? Bu aralar durmadan telefonunla uğraşıyorsun?"

Kaşlarımı kaldırdım, "Öyle mi? Hiç fark etmemiştim."

"Bir olay mı var yoksa?"

"Yok. Yani... en azından şimdilik yok."

"Ne demek o öyle? Ay Allah korusun, birine bir şey mi olacak?"

Güldüm, "Umarım olmaz. "
Çatalımla tabağımdaki salatalığı bir sağa bir sola yönlendirirken utandığımı fark ettim.

Yüzünü bile görmediğim, ismini bile duymadığım biri bana karşı bir şeyler hissediyordu...
Benim elimden gelen tek şey ise öylece oturup onun mesajlarını okumaktı. Onu öylesine merak ediyordum ki!
Acaba söyledikleri doğru muydu?
İlk karşılaşmamız nasıl olacaktı?
Daha doğrusu, hiç karşılaşmış mıydık?

Derin bir nefes alıp bana isyan eden salatalığı ağzıma attım. Halit Can önüne verdiğim ekmek dilimini yavaş yavaş yerken, kirlenen yüzünü silip gülümsedim. Yaşadığım tüm üzücü şeylere rağmen güçlü olmamın tek sebebi oğlumdu. Kokusunu içime çekebildiğim için, melekler gibi uyurken onu izleyebildiğim için, yanımda olduğu için Allah'a bir kez daha şükrettim ve masadan kalktım. Ellerimi yıkadıktan sonra masayı toplayan Aysel'e yardım etmeye başladım.

Telefonumun sesi duyulduğunda elimdeki tabağı lavaboya bıraktım. Cebimdeki telefonu çıkardığımda arayan kişinin Ender olduğunu görüp gülümsedim. Mutfaktan çıktım ve balkona ilerlerken aramayı onayladım.
"Alo? Endoşum?" dedim sesimdeki mutluluğu gizlemeden.

"Alo, Yıldız'cım? N'aber, nasılsın?"

"İyiyim, evde otur otur sıkıldım artık Aysel'e yardım etmeye başladım." güldüm.

Ender'in güzel gülüşü kulağıma gelirken balkondaki sallanan sandalyeme oturdum.
"Ee sen beni neden aramıştın?"

"Argun Holding'te yeni bir CEO işe başlamış. Şahika'nın arkadaşı mıymış neymiş."
Kaşlarımı çattım, "Eee?"

"Ne 'eee'si Yıldız? 'Entrikaya ihtiyacım var evde oturmaktan bıktım. Şirkette olan biten her şeyi bana anlat, keyifleneyim.' demiştin, anlatıyorum işte!"

"Tamam tamam kızma hemen. Dinliyorum hadi anlat."
Ender birkaç saniye sessiz kalınca sakinleştiğini anlamıştım. Fazla üstelemeden anlatmaya devam etti,
"İsmi Kerim'miş. Boylu poslu, kara kaş, kara göz, havalı bir tip. Şirkette karşılaştık ve ilk izlenim olarak kendine güveni tam biri. "

"Bu isim bana bir yerden tanıdık geliyor sanki... Neyse! Bana mı ayarlamaya çalışıyorsun adamı ne bu övgüler?" şüpheci konuşmam üzerine güldü.

"Zaten bunları söylemesem sen soracaktın. Hepsini bir anda söyledim işte."

"Haklısın vallahi."

Birkaç boş muhabbet sonrasında konuşmayı sonlandıracakken aklına bir şey gelmiş olacaktı ki acele ile konuştu.
"Yıldız dur kapatma! Bir şey söylemeyi unuttum."

"Neymiş o? Söyle bakalım."

"Sizin şirket, Argun Holding ile beraber bir proje hazırlığındaymış. Kaya ile proje anlaşmalarını hazırlıyoruz. Şu anda mekan dekorasyonu için görevlendirilecek kişiler seçiliyor."

"Haberim yoktu açıkçası. Neyse, umarım güzel bir proje olur."
Konuşmamız sonlanınca dudaklarımı büktüm. Keşke Bülent Bey haber verseydi.
Derken telefonuma 2 cevapsız arama geldiğini fark ettim. İkisi de Bülent Bey'den idi. Boşuna günahını almıştım adamın!

Hızla Bülent Bey'i aradım. Telefonu ilk çalışta açması ile konuşmaya önce o başladı.
"Selam Yıldız. Umarım rahatsız etmiyorumdur."

"Olur mu hiç öyle şey, ne rahatsızlığı?"
Rahat bir nefes verip konuşmasına devam etti,
"İyi o zaman. Sana yeni projemizin haberini vermek istedim. Argun Holding'in bağış gecesi düzenlemekte olduğunu duyduk ve bizim şirketin de destek verebileceğini onlara ilettik. Sağolsunlar bize geri dönüş yaptılar ve bu bağış gecesini iki şirket beraber yapmaya karar verdik. Sen çok üretken ve yaratıcı birisin. Mekanın dekorasyonuyla senin ilgilenmeni istiyorum. Yanına bizim şirketten birini daha göndereceğim. Argun Holding'ten de 2 kişi görevlendirilecek."

Gülümsedim. Bülent Bey'in benim hakkımda böyle iyi düşüncelere sahip olması beni çok mutlu etmişti.
Ayrıca bahsettiği bağış gecesi de çok güzel bir fikirdi. Seve seve yardım ederdim.

"Ne de güzel düşünmüşsünüz öyle! Tabii yardımcı olurum! "
Bülent Bey ayrıntıları bana mesaj atacağını söyleyip konuşmayı sonlandırırken heyecanla yerimden kalktım.

Evde oturmaktan o kadar bıkmıştım ki! Bu davet, insanlarla sosyalleşmek, yeni arkadaşlar edinmek için çok önemliydi. Bu sayede sosyeteden de uzaklaşmamış olurdum.

Bülent Bey mekanın fotoğrafını ve adresini gönderdikten sonra, Argun Holding'ten görevlendirilen kişinin Ender olduğunu söyledi.

Yarın ilk işim Argun Holding'e gidip detayları konuşmak olacaktı!

Bölüm Sonu