Selammmm>.<
O saç ya pembe olacak ya pembe olacak başka çaresi yok ya banane!
İyi okumalar♡
⛅
Yaklaşık 1 haftadır okula gidiyor ve aralıksız olarak jungkooku arıyordum. Bazen arkadaş grubuna gözüm takılıyordu ama onların yanına gitmeye bir yerlerimin cesareti yetmiyordu.
Beni öptükten sonra ona karşılık vermiştim. Ama öpüştükten sonra nefes nefes ayrılmış ve beni orda bırakıp gitmişti. Sabah okula gelmiş konuşuruz diye düşünmüştüm ama okula bir türlü gelmemişti. 1 haftadır beyefendiyi bekliyordum ama o tenezzül edip gelmiyordu bile. Bu süre zarfında elimdeki alçı çıkmıştı ve artık daha rahat ediyordum .
Sinirle elimdeki kalemi defterimin üstüne attım böylelikle kainin bakışları bana dönmüştü.
"İyi misin?moralin yok gibi gözüküyor?" Gülümsemiş ve omuz silkerek
" başım ağrıyor sadece bir şey yok" bu dediğime başını sallayıp derse odaklanmıştık.
~
Yazar'ın ağzından=
jimin yanında kaiyle birlikte kantine inerken aklındaki düşünceleri def edemiyordu. O kardan adam kılıklı jungkook aklını fazla meşgul ediyordu.
Kai tuvalete gideceğini söyleyip yanından ayrılınca kendini sandalyeye bıraktı pembe saçlı. Bir süre sonra karşında hareketlilik hissedince telefondan başını kaldırıp baktı . Yoongi siyah düz ve alnına dökülmüş saçlarıyla karşısında oturuyordu.
Yüzünde hiçte memnun bir ifade yoktu. Çünkü buraya jungkook'un zoruyla uykusundan uyandırılıp getirilmişti. Huysuz olmakta haklıydı tabiki.
" jimin nasılsın bakalım?" Bunuda jungkook'un zoruyla soruyordu. Neymiş nasıl olduğunu merak ediyormuş uyurken aklını okuyamıyormuş.
" iyiyim sen nasılsın Yoongi?" Ayıp olmasın diye sormuştu yoksa konuşmak zerre istemiyordu.
Yoongi ellerini masaya koyup düz sesiyle
" iyiyim" ama devamı yoktu sadece halini merak ediyordu ve şuan gördüğü kadarıyla iyi desede uykusuz ve yorgun görünüyordu. Sanki telefonuna mesaj gelmiş gibi yaparak ayağı kalktı
" ah benim bir isim çıktı sonra konuşuruz" göz kırpıp masadan uzaklaştı. Jimin derin bir nefes verdi eğer yoongi biraz daha burda kalsaydı dayanmaz jungkooku sorardı.
Son ders saati gelmiş ve tüm sınıf spor salonunda toplanmıştı. Beden projesi bugün veriliyordu ama jungkook hala ortada yoktu. Nedensizce jiminin içindeki ses geleceğini söylüyordu. İnanıyordu jimin bugün jungkook gelecekti.
Partnerli olacaktı ve zaten projenin çoğunu jimin yapmıştı. Sadece canlandırırken jungkooka ihtiyacı vardı.
Herkes sırayla önce dosyayı öğretmene veriyor ve sporu hakkında kısaca bilgiler veriyor daha sonra ufak bir canlandırma yapıp serbest kalıyordu. Ama görünüşe göre tek partneri olmayan jimin değildi. Karşısındaki gri saçlı ve geçen beraber basketbol maçı yaptıkları haeminde tek görünüyordu. Jimin bir an önce jungkook'un gelmesini istiyor ve bu yüzden spor salonunun kapısına bakıyordu.
Taki adı söylenene kadar...
"Jeon jungkook ve park jimin" jimin umutsuzca elindeki kağıtla hocaya yürüdü ve
"Jeon gelmedi efendim" dedi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vampir-Jikook
Fanfiction[mpreg~] [+18] " Benim güçlü karanlığım onun pembeliklerine yenilmişti ve hiçbiri yenilgi beni bu kadar mutlu etmemişti." Twilight gay versiyon gibi'
