vampir-Jikook

38- değişim

Selamlar.

Şimdiii hikayeyi finale yaklaştırıp bitireyim ve ardından 2. Kitaba mi geçeyim yoksa bu kitap dahada uzasın mı? Siz seçin.

İyi okumalar ~

⛅

Jungkook kavradığı ufak eli büyük evin içindeki bir odaya sürüklerken jimin endişe ve hafif korkuyla ona eşlik ediyordu. Bebeği ve ilk defa kan içme konusunda endişeleri vardı.

Bu vampirlik bebeğini etkilemiş miydi? Delicesine korkuyordu.

Jungkook evin zemin katına inmiş ve ezbere bildiği yere sevgilisini sürüklüyordu. Onun için tabiki endişeleri vardı ama hiç olmadık bir zamanda canı kan çekerse ve birini yaralayabilirdi. Bu alışma sürecinde dikkatli olmaları gerekiyordu.

Geldikleri yerde girişteki şifreyi girmiş ve odaya jimini çekmişti. Jimin soğuk odaya girerken burayı ilk defa görmenin şaşkınlığını yaşıyordu. Oda buz gibiydi ve jimin soğuk tenine rağmen bunu hissedebiliyordu. Üşümüyordu.

Jungkook onu koltuğa oturtmuş, yanından uzaklaştıktan birkaç dakika sonra elinde bir bardakla geri dönmüştü. Ilk kan içme deneyimi için jiminin eline torbayla verip korkutmak istemiyordu. Jimin endişeyle bardağı alıp ufak elleriyle kavradı. Jungkook endişesini hissetmiş gibi yanına oturmuş saçını okşarken sıcak bir gülümseme bahsetmişti.

Jimin bardağı dudaklarına götürürken karnında hissettiği baskıyla gözleri  kocaman oldu ve bardak elinde titrerken jungkook elinden alıp masaya bıraktı.

"Sorun ne? Min iyi misin?" Jimin resmen kasıklarının üstünde karın bölgesinde bir şeyin hareket ettiğini hissediyordu.

"Ju-jungkook karnımda bir şey hareket ediyor."

"Nasıl yani? Bebek hareket etmek için henüz küçük değil mi?" Jimin derince yutkunup geriye yaslandı.

Karşısındaki bardağın kokusu birden daha cazip ve enfes birşeymiş gibi kokarken dudaklarını yaladı. İstemsizce elini ileri uzatıp bardağı kavradı ve direk kafasına dikti. Jungkook aniden olan şeyler gözleri şaşkınlıkla aralandı. 

Jimin boğazından geçen ılık sıvıyla bardağı dudaklarından çekti. Tadının bu kadar enfes olmasını beklemiyordu. Geri kalanıda direk kafasına dikti. Karnındaki bebeği sanki bunu beklermiş gibi direk durulurken jimin sırtını koltuğa yaslamıştı.

"Jimin?" Jungkook endişeli sesiyle bakışlarını ufak gözlerle buluşturdu.

"Jungkook. Bebeğimiz sanırım kan seviyor" jiminin dediğine gülmüş ve onu yakınına çekerken mırıldanmıştı.

"Bebeğimizin bir tarafı sen insan olmadan önce zaten vampirdi ama şimdi sende insan değilsin. İçerde durumlar nasıl şuan bende bilmiyorum. Bir doktora görünmen gerekiyor. Yukarı çıktıkdan  sonra vampir bir doktor bulmam gerek. Sen henüz alışmadan insan görmeni istemiyorum. "

"Herşey çok karışık jungkook. Ne yapacağız bundan sonra? Ailemle görüşmeyecek miyim? Onlar dışında kimsem yok benim. Onları silemem. " sesi titremiş ve dolu gözlerini jungkooka dikmişti.

Jungkook her haliyle bebekten farksız olan sevgilisinin yanaklarını kavramış akan birkaç damla gözyaşına öpmüştü.
"Onları silmen gerekmez ki bebeğim. Bir süre görüşmemeniz onların güvenliği için en doğru olanı"

Kafasını sallamış eliyle burnunu sildikten sonra burnunu yaklaştırıp jungkookun göğsüne sürtmüştü. Bunu yapmaya bayılıyordu. Sanki bunu yapınca tüm dertleri gidiyor ve yerini jungkookun eşsiz kokusu alıyor gibiydi.