Ciddi anlamda bok gibi bir hayatım ve moralim var şuan. Elimden geldiği kadar yazmaya çalıştım.
⛅
Jimin'den=
Oturduğum araba koltuğunda yerimde kıpırdanıp durmuştum. Kalçam ciddi anlamda çok ağrıyordu ve üstüne oturmakta güçlük çekiyordum.
Bakışlarımı pencereye çevirdim ve yağan yağmuru izledim. Jungkook elini elimin üstüne koydu ve bir öpücük kondurdu.
"Bebeğim ağrın çok var mı?" Gözleri ilgiyle üzerimde gezerken sordu.
Gülümsedim ve kafamı olumsuz anlamda salladım
"Hayır yok"
Dudaklarını dişledi ve gülümsemesini bastırmaya çalışırken konuştu
"Oturamıyorsun jimin"
Gözlerimi şokla açıp elimi sert olduğunu düşündüğüm bir şekilde göğsüne vurdum. Benim huysuzlanmam ile kahkaha attı.
Ağrısını çeken o değildi ve kolayca konuşuyordu.
Evimin önüne gelince yavaşladık ve araba durdu. Evde üstümü değiştirecek ve ardından okula gidecektik. Teyzem zaten meraktan ölmüştü.(saat ve mantığı ayarlamamış olabilirim takılmayın. Malım)
Jungkook ve ardından ben arabadan indik. Jungkook elini belime atıp beni kendine çekti ve böylece kapıyı çaldık. Teyzem kızarmış gözlerle bizi süzdü ve gülümsedi. Ellerini ellerime atıp beni jungkooktan kendi kolları arasına alınca jungkook huysuz bir mırıldanma bıraktı. Ona dönüp göz devirdim.
Teyzem beni derin bir sorguya çekmişti ve kurtulmam gerekiyordu. Okula geç kalabilirdim.
Jungkook'la yaptığımız anlaşmaya göre bu sene liseyi bitirecek ve onun sayesinde vampir olacaktım. Hemen şu okulu bitirmek istiyordum.
Vampir olup ömür boyu aşık olduğum adamla yaşamak varken neden üniversite okuyacaktım ki?
"Jimin tatlım sende bir değişiklik var sanki?"
"Hayır bir şey yok" dedim ve üstümdeki kıyafetleri süzdüm.
"Sana renk gelmiş. Içine ne girdi senin bu renk neşe ne tatlım?"
"Ben girdim" jungkook lafa atlayıp böyle bir şey söyleyince gözlerimi şok içinde açtım ve elimdeki çantamı kafasına attım.
"Yok yani teyze şey. Jungkook sana birşeyler soracakmış. Ben üstümü giyineyim siz konuşurken" hızla yerimden kalktım ve jungkooka bakmadan merdivenlerle yöneldim. Arkamdan adımı bağırdığını duyuyordum ama kıkırdayıp hızla odama çıktım.
Üstüme hızla birşeyler geçirdim ve saçlarımı düzeltim. Banyo yapacak vaktim yoktu. Zaten gelmeden önce geç kalmamızın tek sebebi banyoda olanlardı zaten. Aklıma dolan anılarla bir sıcak basmisti sanki. Boğazlı kazağımı duzelttim ve çantamı hazırlayıp aşağı indim.
"Sonra keki için 3 yumurta 1 kabartma tozu ve vanilin koy. Yoğurt ekşi olmasın kıvamı ve tadı kötü olabilir ama-" aşağıdan gelen sesler benim gelmem ile bölündü.
Jungkook elleriyle başını ovalarken teyzem birkaç tarif anlatıyordu.
"Ne oluyor?"
Teyzem koltukta bana döndü ve
"Jungkook sana pasta yapacakmış benden tarif istedi bende yardım ediyordum tatlım."
Jungkook yerinden kalkıp yanıma geldi ve bir eli belimi bulurken kulağıma fısıldadı:
"Tanrı aşkına yardım et. Nasıl bu kadar konuşabiliyor?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vampir-Jikook
Fanfiction[mpreg~] [+18] " Benim güçlü karanlığım onun pembeliklerine yenilmişti ve hiçbiri yenilgi beni bu kadar mutlu etmemişti." Twilight gay versiyon gibi'
