Selamm
Size bir şey danışmak istiyorum. Taslaklara çok seveceginizi düşündüğüm bir kurgu bıraktım ve introsunu yayınlarsam bakıp yorum yapar mısınız? Müsait olduğum zaman onada bölüm atacağım zaten:)
Iyi okumalar:)
⛅
Jimin'den=
Gözlerimi açmak için büyük bir çaba sarf ediyordum ama sanki üstüne onlarca yük koyulmuş gibi açamıyordum. Başım şiddetli bir şekilde ağrıyor ve hiçbir şekilde kımıldamak istemiyordum.
Gözlerimi açıp karanlık odada dolaştırdım bir süre. ama elimi kaldırınca hissettiğim yumuşak doku ve karnımın üzerindeki baskıyla gözlerimi cevirdim.
Jungkook?
Kafasını karnıma bastırmış kollarını belime sıkıca sarmıştı ve bedenimi kendi iri bedenine adeta haps etmişti.
Birden aklıma dolan anılarla olduğum yerde öylece kaldım. Kai'nin yanına gelişim, ateşim çıkması, jungkookun beni götürüsü ve gerisi büyük bir boşluk.
Jungkook Beni terk ettikten sonra şimdi yanımda olması? Benimle oyun mu oynuyordu? Şuan deli gibi öpüp saçlarını okşamak istesem bile kırık kalbim buna engel oldu. Bedenimi ondan çekmeye çalıştım ama kollarını belime sarıp beni iyice kendine yapıştırdı. Uyanık olduğunu bilmediğimi falan mı sanıyordu?
"Jungkook vampirler uyuaz biliyorsun değil mi?" Yavaşça gözlerini açtı ve oflayarak beni bırakmadan yatak başlığına sırtını dayadı.
"Sadece şansımı denemek istedim" bunu söylerken burnunu boynuma sürtüp derin nefesler aldı.
Ellerimi göğsüne koyup yorgunlukla kalan tek gücümle itmeye çalıştım. Uzaklaştı ve kaşlarını çatıp bakışlarını bana çevirdi.
"Ne oluyor?" Bunu cidden soruyor muydu?
"Ne mi oluyor? Ben nasıl buraya geldim? Neden buradayım? Biz ayrıldık ve sendeki bu sevgili tavırları ne? Asıl sorular bunlar olmalı" yataktan çıkıp üstümdeki uzun tişört ve kısa şorta baktım.
Tanrim! Bunu jungkook mu giydirmişti bana? Utandığımi belli etmemeye çalışarak odadan çıktım. Etrafta 5 kapı ve aşağı doğru uzanan büyük siyah bir merdiven vardı. Eşyalarımı bulup bir an önce eve gitmek istiyordum.
Aşağıda okul çantamı görünce hızla koltuktaki çantayı kapıp içinden telefonu çıkardım
167 cevapsız arama 456 mesaj
Yok artık!
Bir kısmı teyzem ve eniştem büyük bir kısmı jungkooktandı. Teyzemi arayıp endişeyle dudaklarımı dişledim.
"Alo jimin! Tanrim sonunda!"
"Teyze ıh ben şey haber vermedim üzgünüm"
"Neredeydin sen! Ne kadar merak ettik biliyor musun?"
"Özür dilerim arkadaşımin evinde ders çalışırken uyuyakaldim kaldım ve şarjım yoktu yeni bir sarj anca bulup sizi aradım. Bi kaç saatte evde olurum"
" bir an önce gel! Bu arkadaş ki bunun jungkook olduğunu biliyorum! Hakkında konuşacağız"
"Ah teyze ama peki!"
Telefonu kapatıp ellerimi basimin arasına aldım. Başım çok ağrıyordu ve ellerim titriyordu. Acilen bir şeyler yemeliydim! Ne ara geldiğini bilmediğim jungkook yanıma oturup elimi tuttu geri çekmeye çalıştım ama izin vermedi. Elimi okşarken diğer elini yanagima çıkarıp orayıda okşadı.
Her ne kadar kızgın olsam bile kalbimin hızlı atmasına engel olamıyordum.
"Konuşacak önemli şeyler var ama önce bir şeyler yedilerim sana " belimi kavrayıp mutfağa yönlendirdi beni
Vampirlerin yaşadığı bir evde yiyecek birşeyler olma olasılığı oldukça düşüktü. Jungkook Beni bar taburelerine oturtup dolabı açtı ve gördüğüm şeyle şok oldum.
Dolap ağzına kadar yiyecek içecek fast-food doluydu! Evde kan icen varlıklar varken dolap neden böyleydi?
"Bu dolap senin için jimin. Uzun bir süre burda yaşaman gerekecek."
Ne demeye çalışıyordu?
Yüzünü bana döndü önce gülümsedi ve ardından eğilip burnumu ısırdı. Öpücük koyduktan sonra
"Anlatacağım zaten şimdi yemeğini ye"Önüne birşeyler koydu ve çubukları parmaklarına geçirip yemeği bana uzattı. Bana yemeği kendi yedirmek konusunda çok ısrar etmesi sonunda yemeği bitirmiştik.
Salona beraber geçtik. geniş koltuğa oturdu ve yanına beni çekti. Hâlâ kızgın olduğum için ondan uzaklaştım ve
"Evet artık açıkla ne bilmem gerekiyor?" Jungkook karşımda adeta söylememek için can çekişti.
"Ah bekle bunu söylemek cidden zor" kafasını elleri arasına alıp gözlerini kapattı.
"Sana böyle bir şey yaparak bencillik yapıyormuş gibi hissediyorum" sesindeki pişmanlığı iliklerime kadar hissetmiştim.
"Bana söyle bencillik olup olmadığına ben karar vereyim" sesimi düz tutmaya çalışarak konuştum.
"Jimin beni seviyor musun? Bir şeyleri feda edecek kadar seviyor musun yani?" Gözlerimi devirdim ve
"Ne alakası var jungkook bu-" lafımı kesip
"Bu soru çok önemli lütfen cevap ver"
"Hayatım boyunca biri benden gitmesin diye yalvardım jungkook! Sence seni ne kadar seviyorum? Gerçi oda gitti ama" ellerimi hızla tutup öptü ve yumuşak bakışlarını bana çevirdi.
"Hayır gitmek zorundaydım jimin. Beni anlamanı istiyorum. Senin iyiliğini istiyordu-" sözünü kesip
"Benim iyiliğimi isterken banada sormayı deneseydin şuan bu konumda ve ben sana sinirli olmazdım" başını eğdi suçlu olduğunu kabul eder gibi.
"Bak jungkook ben-" lafımı jungkookun keskin sesi böldü
"Seni benim gibi yapmak istiyorum!" Başını kaldırdı ve fısıldar gibi konuştu
"Evet jimin vampir ol ve benimle yaşa. Kimse alamasın seni benden"
Ne yapacaktım....
⛅
Heyecanlı yerde kesmek benim işim sowmsowmso2lq
Nasıldı bölüm? Yazacak bi şey bulamadım
Sizi seviyorum bol vote ve yorum gelirse Öbür bölüm sürpriz var;)
7k'yi geçmiş lan bu arada sqwoslwls0q
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vampir-Jikook
Fanfic[mpreg~] [+18] " Benim güçlü karanlığım onun pembeliklerine yenilmişti ve hiçbiri yenilgi beni bu kadar mutlu etmemişti." Twilight gay versiyon gibi'