BEST UNIT ( Soyeon & Yoongi )

34- ROSÉ

Yoongi : Sen..

Rosé : Jungkook iyi mi ? Saatlerdir ona ulaşmaya çalışıyorum. Defalarca aradım ama asla açılmadı telefonu.

Yoongi : Jungook'la ne alakan var senin ?

Rosé : İçeride mi ? Onu görmem lazım.

Soyeon : Oturma odasında.

Yoongi Soyeon'un sesini duyunca kafasını ona doğru çevirdi. Ne halt dönüyordu burada ? Bu kızın bu evde ne işi vardı ?

Yoongi : Ne işi var bu kızın bu evde ? Ayrıca sen-

Soyeon : Şu an Jungkook'un onun desteğine ihtiyacı var, bırak da iyi gelsinler birbirlerine.

Yoongi : Ne demek birbirlerine iyi gelsin ? Ne saçmalıyorsun sen ?

Soyeon kaşlarını çatarak Yoongi'ye baktı.

Soyeon : Birini sevmenin nesi saçma ?

Yoongi : Sonunda acı çekeceğini bile bile sevmek aptallıktan başka bir şey değil. Onlar da bunu yapıyorlar. İkisinin bir geleceği olamayacağı belli. Bu sektörün kuralı böyle. Sevgisiz robotlar gibi davranmazsan ayakta kalamazsın.

Soyeon : Sevgi olmadan nasıl yaşarsın peki ? Tüm o yazdığın şarkı sözlerini duygusuz mu yazdın sen ? Hiç mi hissetmedin yazdıklarını ?

Yoongi umursamaz bir gülüşle Soyeon'a baktı.

Yoongi : Sen ? Hissettin mi sanki o aşk sözlerini yazarken ? Yoksa izlediğin animler mi etkiledi yine ?

Soyeon hayal kırıklığıyla Yoongi'ye baktı.

Soyeon : Senin duyguların olmayabilir ama benim var. Küçümsediğin şeyler benim çocuk yanım. Bu kadar stresin altında içimdeki çocuğun hayata tutunmasını sağlayan şeyler. Senin kadar yetenekli değilim malesef. Bu sektör seni zorlamıyor olabilir ama benim ayakta durmak için sebeplere ihtiyacım var.

Yoongi: Soyeon..

Soyeon : Galiba gitsen iyi olacak.

Soyeon dolan gözlerini Yoongi'den gizleyerek içeri girdi. Neden sürekli kalbi kırılıyordu ? Eskiden umrunda olmayan şeyler şimdi sürekli kafasını meşgul ediyordu. Bu adamı tanımak istiyordu ama neden ona bir türlü ulaşamıyormuş gibi hissediyordu ?

Yoongi söylediklerinin ağırlığını yeni fark etmişti. Koruyup kollamak istediği kızı yine kendisi üzmüştü. İçindeki hislerini bir türlü kontrol edemiyordu. Kendine duyduğu öfkeyle içeri adımladı. Rosé Jungkook'un elini tutmuş, diğer eliyle de saçlarını okşuyordu. Jungkook'un huzurlu olduğu yattığı yerden bile belliydi. Şirketlerin onay vermeyeceğini bile bile nasıl bu kadar mutlu olabiliyorlardı ki ? Yoongi ses çıkartarak koltuklardan birine oturdu.

Yoongi : Ne zamandır ?

Rosé : Efendim ?

Yoongi : Ne zaman görüşmeye başladınız ?

Rosé : 7 ay oldu.

Yoongi kaşlarını çatarak kıza baktı. Jungkook 7 aydır biriyle görüşüyordu ve hiç biri anlamamış mıydı ?

Yoongi : Kimsenin haberi yok mu ?

Rosé : Lisa ve Taehyung'un haberi var.

" Demek bu yüzden Tae bir şey isteyince hemen yapıyordu bu velet " dedi içinden. O kadar zaman hiç mi belli etmemişlerdi yani ?

Yoongi : Ne kadar daha devam edeceksiniz ?

Rosé : Efendim ?

Yoongi : Bu evcilik oyununu diyorum.. İlla ki bitireceksiniz.

Mutfaktan gelen Soyeon Yoongi'nin dediklerini duyunca istemsiz kaşlarını çattı.

Rosé : Bi-z.. Seviyoruz birbirimizi. Bir oyun değil ki bu. Tüm zorluklara rağmen onun yanında olmak istiyorum ben. Bedenen olmasa da, her an kalbindeyim. Bu da bana fazlasıyla yeter.

Soyeon hızla Yoongi'nin yanına gelip kolunu tuttu.

Soyeon : Biz gitsek iyi olacak. Jungkook'a iyi bakacağını biliyorum, yanında olman bile ona yeter.

Soyeon içten bir şekilde gülümsedi gözleri dolan kıza. Rosé da aynı şekilde karşılık verdi. Soyeon çekiştirerek koltuktan kaldırdı Yoongi'yi. Kapıdan çıktıklarında kolunu bırakıp asansöre yöneldi.

Soyeon  : Günün tek iyi yanı bu olsa gerek.

Yoongi arkası dönükken tebessüm etti Soyeon'a. Asansörün düzeldiğini sevinmesi yeterdi ona, onun yaptırdığını bilmesine gerek yoktu.

:
:

Arabadaki sessizlik Soyeon'u rahatsız edince Yoongi radyoyu açtı. Birkaç kanaldan sonra kendi şarkısını duydu. Tekrar değiştirmek üzereyken Soyeon'un sesini duydu.

Soyeon : Değiştirmene gerek yok, kalabilir.

Arabada Seesaw'ın sözleri duyulurken Soyeon kendini şarkının sözlerine kaptırmıştı. Gün batımının verdiği kızıllık vücudunu mayıştırmaya başlamışken gözlerini kapatmamak için direniyordu. Tüm direnmelerine rağmen kapanan gözleri onu derin bir uykuya çekiyordu. Vücudu mayışmışken arabanın durduğunu hissetti, ardından saçlarında gezinmeye başlayan eli.
Vücudu uyuşmaya başlarken o yumuşak ama kırılgan sesi duydu kulakları.

Yoongi : Bir gün.. Tüm bu yasaklar bittiğinde.. bana sevmeyi öğretebilir misin ?