The Captive • Min Yoongi ✓

39 ☘

"Bebeğim olmadı o öyle, değiştirelim."

Yine cevap vermeden işime devam ettim. Sabahtan beri hiçbir şeyi beğenmiyordu ve bu sinirlerimi bozuyordu.

"Bak ya cevap da vermiyor. Birtanem biraz siyahta olsun ama. Baksana hep rengarenk."

En sonunda çıldıracaktım.

Zaten onun ormanda ki evi simsiyahtı.
Benim evim de bembeyaz.

İkimize ait olan ev renkli olsun istiyordum ama bu odun anlamıyordu işte.

"İyi al nasıl istiyorsan öyle yap."

Elimdeki sarı boya fırçasını eline verdim ve arkamı dönüp evin bahçesine çıktım.

O gün sahilde yaptığımız konuşmanın ardından 3 hafta geçmişti ve bu süreçte aramız oldukça iyiydi. Her gün birbirimizi daha iyi tanıyor ve aslında çok fazla benzediğimizi farkediyorduk. Hamile olduğumu Jungwoo ve Sunyeon'a da söylemiştik. Hayatımızda hiçbir problem yoktu ve bu yüzden defalarca şükrediyordum.  Yakında evlenecektik ve evimizi almıştık. İçini ise birlikte boyamaya karar vermiştik.

Ama daha önce de söylediğim gibi; hödük her yerde hödüktü. Değiştirilemezdi.

Ben heryeri pastel renklerle kaplamamız gerektiğini söylüyordum. O ise gri, siyah ve kahverengi diye tutturmuştu.

Tıpkı bir çocuk gibi davranıyordu ve ben onu sopayla dövmek istiyordum.

Arkamda bir hareketlilik hissettiğimde peşimden bahçeye geldiğini anlamıştım.

Belimden sarılıp boynuma küçük öpücükler kondurduğunda dudağımı büzerek karşıya bakmaya devam etmiştim.

"Biliyorum artık hayatımız rengarenk olsun istiyorsun, bende öyle istiyorum. Ama bizim hikayemiz siyahla başladı güzelim ve evimizin bir köşesinde ona da yer vermek istiyorum."

Belki de haklıydı. Hatta evet, kesinlikle haklıydı.
İnsan asla geldiği yeri, başladığı noktayı unutmamalıydı.

Yavaşça ona döndüm ve kollarımı boynuna doladım.

"Haklısın sevgilim. Fazla tepki veriyorum yine. Ama biliyorsun sen sebebini."

Gülümseyerek onayladı.

"Hormonlar."

Kafamı aşağı yukarı salladım. Ve tekrarladım.

"Hormonlar."

Alnımı öpüp elimi tuttu ve evimize girdik.

~

Koskoca evi boyamayı sonunda bitirmiş ve Jaemin'in evine dönmüştük.

Yoongi'ye Jaemin'i hemen bırakmak istemediğimi söylediğimde beni onaylamıştı.

Ancak iki günün sonunda elinde bir valizle kapıya gelmiş 'bende burda kalacağım' diyerek içeri girmişti.

Benim küçük kardeşim Yoongi'yi çok sevdiği için asla ısrar etmemiş hatta oldukça sevinmişti. Ve 3 haftadır da burda hep birlikte kalıyorduk.

Sadece bazı şartlar koymuştu.
Ben onunla yatacaktım ve Yoongi benim odamda tek yatacaktı.

Ben bu adamdan hamileydim. Ama bunu anlamak istemiyordu.

Yoongi'yle birlikte yatmama izin vermediği gibi, onun koltukta yatmasına da gönlü el vermiyordu.

Bu yüzden böyle bir çözüm bulmuştu işte.