HAYATIN EN DEĞERLİ HEDİYESİ

25.BÖLÜM~ BİR YER

Dikkat düşme tehlikesi mdldxlösö. 

----------

Uyandığımda Ayaz'ın yanımda olmadığını gördüm. Üstümü sıkı sıkı örtmüştü. Sanki kundakta gibi hissetmiştim kendimi. Buna güldüm. Kalktım ve başucuma koyduğu bornozuna sarıldım. Banyoya ilerledim. Dün hayatımın ilkini yaşamıştım. Ayaz'ın da ilki olması beni daha çok mutlu ediyordu. Adımımı dışarı attığım anda çarpıştık.
"Uyandın mı?"diye fısıldadı.

"Karşında durduğuma göre,"diye fısıldayıp güldüm.

"Herkes uyuyor. Geç uyuduk ama erkenden uyandık,"dedi gülümserken.

"Aşk insana böyle şeyler yapıyor galiba. Sürekli uyanık kalıp seni görmek istiyorum,"dedim.

"Bende,"dedi.

"Banyoya gireceğim,"deyip banyonun kapısını gösterdim.

"Beraber girelim mi?"

"Ayaz burada bir sürü kişi var, farkındasın mı?"dedim.

"Farkındasın mı?"diyerek taklitimi yaptı. Ardından kafasını salladı. "Derya teyze gelmeseydi,neysee."

"Çekil,"deyip koluna vurdum.

"Kızma tamam,"dedi ve çekildi. "Çabuk çık,gideceğim birazdan,"dedi arkamdan.

Sonra tekrar ona döndüm. "Demirhan yine mi gelmiyor seninle?"

"O Derya teyzemi havaalanına bırakacak, ardından Almira'nın son kemoterapisi için hastaneye gidecekler,"dedi.

"Anladım,"diye mırıldandım. Banyoya ilerledim. Banyo olduktan sonra yine Ayaz'ın bornozuna sarındım ve odasına ilerledim. Tireyerek gittim çünkü dondum galiba arkadaşlar.

"Bornozumu ele geçirmişsin,"deyip güldü.

"Artık benim oldu,"deyip kapıyı örttüm.

"Ben işe gideceğim öğlene doğru gelirim,"deyip bana sarıldı.

"Gitme,"deyip dudak büktüm.

"Mecbur güzellik,mecbur, ben işe gitmezsem sana kim mama alacak,"dedi kollarımı sıvazlarken.

Güldüm. O da güldü.

"Tamam çabuk gel o zaman,"dedim.

"Tamam,"dedi ve odadan çıktı. Bir şey yemediği aklıma gelince koşarak bende peşinden çıktım.

"Ayaz,"dedim ve arkasını döndü.

"Efendim?"

"Bir şeyler yiyip öyle gitseydin," dedim.

"Orada yerim bir şeyler,"dedi.

"Tamam, dikkat et, seni seviyorum," dedim.

"Bende seni, hadi üşüme, git üstünü giy."

Kafamı salladım ve tekrar odaya geçtim. Üstümü değiştirdikten sonra mutfağa geçtim ve sessizce kahvaltı hazırlamaya başladım.

Derya teyze güler yüzü ile mutfağa geldi. "Günaydın kızım,erkencisin," dedi.

"Ayaz'ı işe göndermiştim,"deyip güldüm ve elimdeki domatesleri yıkadım.

"Aferin, ne olursa olsun bir kadın eşini işe giderken onunla uyanmalı. Bak ben kaç senedir Alp'in kravatını yaparım,ceketini giydiririm. Bir tane de öpücük. Hazır işte,"deyip gülümsedi.

Domatesleri doğramaya başladım ve ona döndüm. "Alp amcayı tanımayı da çok isterdim,"dedim. Tekrar kahvaltı hazırlamaya döndüm.

"Yakın zamanda görüşürsünüz,merak etme kızım,"deyip omzumu sıvazladı.