12.BÖLÜM~ALMİRA

181 31 3
                                    

Evet, başlıktan da anlayacağınız gibi yeni bir karakter geldi. Bakalım neyin nesi? Buyrunn. Oy ve yorumu unutmayın lütfen.

-------

Deniz erkekleri dışarı çıkarttı ve aldığı kıyafetleri giymeme yardımcı oldu. Beyaz bir tişört almıştı, gri ayak bilekleri lastikli bir eşofman altı almıştı. Beni yerime yerleştirdi ve gülümsedi. "Oldu işte,"dedi.

Ben de ona gülümsedim ve "Teşekkür ederim,"diye mırıldandım.

Kapıya doğru ilerledi ve dışardaki erkekleri çağırdı.

"Deniz biz gitsek, kafeye uğrayacağım, sende gece çalışacaksın zaten. Yorulma da git biraz dinlen,"dedi Demirhan.

Ayaz yanıma geldi ve sandaleye oturdu.

"Olur,bende şimdi gidecektim zaten,"dedi Deniz tersler bir şekilde.

Bunlar kavga falan mı etmişti? Birbirlerine soğuk davranıyorlardı.

Demirhan yanıma geldi. Alnıma bir öpücük bıraktı. "Geçmiş olsun, gece gelirim prenses, yakında buradan çıkarsın zaten,"deyip gülümsedi.

Deniz bana gülümsedi ve Demirhan'ı beklemeden odadan çıktı.

"Hadi görüşürüz,"dedi ve Deniz'e yetişmek için hızla odadan çıktı Demirhan.

"Allah Allah, bunlara nolduysa?"dedi Ayaz.

"Bilmem, halleder onlar,"dedim.

Aklıma Çakır geldi. Burnu kırılmış olabilir miydi? "Sence burnu kırılmış mıdır?"dedim Ayaz'a.

"O kadar sert vurmadım,"dedi Ayaz duygusuz bir sesle. Onu merak etmemi mi kıskanmıştı?

"Ne yapsak? Çok sıkıldım,"dedim.

"Telefondan film falan izleyelim, ister misin?"

"Olur,"dedim.

***

(Demirhan'ın Anlatımıyla)

Deniz'in neden böyle olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. Daha dün benim için endişelenirken bugün bir anda aramıza mesafe koymuştu. Neden böyleydi?

Kafeye geleli çok olmuştu. Deniz'i evine bırakmak istemiştim ama kabul etmemişti ve kendi gitmişti. Bende hastaneden direkt kafeye gelmiştim.

Kafamı dağıtayım diye sürekli çalıştım. Bilgisayarda çalıştım. Müşterilerin memnuniyeti ile ilgilendim. Garsonlarla takıldım ve onlara yeni birinin aramıza katılacağını söyledim. Hepsi meraklanmıştı.

Sara dinlenmeliydi. Onu hemen işe çağırmayacaktım.

Oturduğum yerde kafamı ovuşturdum. Bilgisayardan iş yapacağım diye gözlerim ve başım ağrımıştı. Akşam olmuştu. Birazdan buradan çıkıp Ayaz gilin yanına gitmeyi düşünüyordum.

"Demirhan Bey, biraz konuşabilir miyiz?"dedi kafede çalışan garson bir kız. Adı Almira'ydı hatırladığım kadarıyla. Üstündeki isimliği çıkarmıştı. Akşam geç saatte kapanıyordu burası ve genelde erkekler kalırdı. Eve gidecek olmalıydı.

"Buyur, geç otur şöyle, önemli bir şey mi?" derken laptopu kapattım.

"Evet, yani, galiba,"dedi.

"Ya pardon adını tam hatırlamıyorum, pek konuşmuyoruz, Almira'ydı demi?"dedim.

"Evet, Almira,"deyip tebessüm etti.

"Söyle bakalım Almira,"dedim. Çok güzel gözleri vardı,yemyeşil. Saçları kumraldı. Yani çok kumral denilemez sarışındı. Banane bunlardan ya. Niye anlatıyorsam?

HAYATIN EN DEĞERLİ HEDİYESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin