Hadi bakalım asansör falan xnxmxöxmxm. Lütfen oy ve yorum, lütfen.
---------------
(Almira'nın Anlatımıyla)(4 gün sonra)
Demirhan'a hislerimi söylemiştim çünkü onun da böyle hissettiğini anlamıştım. Evet itiraf etmeliyim ki kafede de fazlasıyla dikkatimi çekiyordu ama onu tanıdıktan sonra kalbini gördüm. Öyle güzel bir kalbi vardı ki anlatamam. Deniz'in gitmesi çok saçmaydı. Onu sevmemesi. Her neyse o kız umrumda değil. Benim onu bırakıp gitmeye niyetim yok ama eğer ölürsem de ondan özür diledim. Hasta bir kıza bağlandığı için kendimi çok suçluyordum. Onun yanında kalmamalıydım ama kaldım. Gittikçe bağlandım ve gidemedim. O da zaten bırakmadı. Çabalıyorum,iyileşmek için,onu bırakıp gitmemek için çabalıyorum.
Demirhan işini daha çok evden halleder olmuştu. Çünkü Ayaz orada hem garsonluk yapıyordu hem de Demirhan gibi müşterilerle konuşup memnuniyeti sağlıyordu. Şu an da evde Demirhan. Birazdan hastaneye gideceğiz.
Ağrılarım daha da arttı. Dayanmaya çalışıyorum ama bazen gözümden yaş geldiği bile oluyor. Görüyorum, ben acı çektikçe Demirhan'da acı çekiyor. Bu yüzden ona pek çaktırmamaya çalışıyorum ama bazen elimde olmuyor. Ara sıra ateşimin çıkması da hoş değil. Mide bulantılarımı saymıyorum bile. Ama ben de Almira isem bunu atlatırdım. Bazen kendime fazla güvensem de kötü düşüncelere de dalmadan edemiyordum.
Sara Ayaz'ın yanına gitmek için evden çıkmıştı.Demirhan banyodaydı ve ben de salonda dinleniyordum. Gözlerim kapalıydı. Yanağıma kondurduğu öpücükle gözlerimi araladım ve bana gülüşünü gördüm. Çok güzel gülüyordu. Bazen o gülünce sadece onu izliyordum. O da aynı şekilde bana bakıyordu. Ben de gülümsedim. Yanıma oturdu, ellerimi tuttu. "Gidelim mi?"diye fısıldadı. Oraya giderken ikimizin de ayaklarının geri geri gitmek istediğini biliyordum. Ben oraya girerken hüzünlü gözlerle beni izliyordu. Daha o kemoterapiyi almadan içimdeki bazı şeylerin yıkıldığını hissedebiliyordum.
"Gitmek istemiyorum,"diye mırıldandım. Ama mecbur gidecektik.
"Mecburuz güzelim,"dedi ve elimi öptü.
"Hadi gidelim o zaman,"dedim.
"Gidelim,"diyerek kalktı. Benim de kalkmam için bana yardım etti. Belimden tuttu ve koridora ilerledik.
"Giy bakalım,"derken montumu bana giydirdi.
"Bebek gibi davranıyorsun bana,"dedim.
"Çünkü sen benim bebeğimsin,"dedi. Göz kırptı. Gülümsedim.
Eline aldığı botlarımı yere koydu. Giymek için eğilecektim ki o eğildi.
Bana yardımlarından sonra kendisi de hazırdı.Kapıyı kilitledi ve asansörü beklemeye başladık. "Allah Allah bu neden bu kadar yavaş geldi?"dedi Demirhan.
Elimden tutarak içeri geçtiğinde ellerimize bakıyordum. Bana bakan Demirhan'ı fark ettim ve kafamı ona çevirdim. Ela gözler beni her zamanki gibi etkiliyordu.
"Umarım bugün güzel şeyler olur,"dedim içimi çekerek.
"Ne gibi?"dedi imayla.
"Doktor güzel bir şey söyler yani,"dedim.
"Ha onu diyorsun,"dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATIN EN DEĞERLİ HEDİYESİ
Teen Fiction"Bu gece yanımda olsan Yüzüne gonca kondursam Küçücük avuçlarında Sana masallar anlatsam O gece benimle kalsan Sabırsız hayaller kursan Görmeye mevsim saydığın Maviyi bana anlatsan" Biraz durdu ve gözlerimden akan yaşları sildi. Ona uzun uzun baktım...