Shikamaru & Temari
Temari eğer odadaki başka şeyler ile ilgilenmezse İno'nun delici bakışları yüzünden delirebileceğini düşünüyordu. Nasıl aklına gelen her şeyi şak diye söyleyebilirdi? Herkesi zor durumda bırakmıştı.
Sevgili olmaları büyük bir olay olması gerekirken Misaki ve Sasuke bu işten sıyrılabilmişlerdi. Sasuke'nin hiçbir şeyi umursamadan öylece Misaki'yi öpebileceğini söylemesi! Nasıl olur da böylesine umursamaz olabilirlerdi? İstediklerini yapmışlar ve meydanı öylece bırakmışlardı.
Ölüm sessizliği odayı kaplarken birisi içli bir şekilde nefesini çekti. Bu Misaki'ydi. Herkese teker teker dikkatlice bakıyordu. Sonunda gözleri Temari'yle buluştu. Gözlerinde daha çok üzgün ve sıkılmış bir ifade vardı.
''Artık çocuk değiliz,'' dedi Misaki. Ne yani öğüt mü vermeyi planlıyordu?
Misaki rahatsız pozisyonundan kurtuldu ve bağdaş kurdu. Sanki söylemesi gerekenleri toparlıyor gibiydi. ''Nasıl demeliyim? Eskiden birbirimizden hoşlandığımızda, bunu çocukluk aşkı olarak adlandırıp sadece arkadaşlık kurmaya devam edebiliyorduk. Fakat şimdi bunu yapamıyoruz. Buluştuğumuzdan beri herkes çok sessiz çünkü herkesin birbirine söylemesi gereken şeyler var. İno'ya belki kızıyorsunuz ama o haklı. Sadece içinizden gelen şeyleri birbirinize söyleyin. Sonucu kötü veya iyi olur. Bu önemli değil. Uzun yıllardır arkadaşız, bu tür şeyleri elbette atlatabiliriz.''
Misaki bir müddet kalabalığın tepkisine baktı ve sonra derin bir nefes alıp, ''Hı?'' diye yanıt vermelerini bekledi.
Herkes çoktan düşüncelere boğulmuştu. Sonunda Lee ayaklandı. ''Sakura-san, konuşalım mı?'' Sakura yerdeki kafasını şaşkınca Lee'ye çevirdi. Sonra başıyla onayladı.
İkili odadan çıktıklarında ortam biraz daha garipleşmişti. Diğerlerinin de konuşmak için çıkmalarını umdu ama öyle olmadı. Tam aksine işler daha kötü gibiydi. Kimse birbirinin yüzüne bakmıyordu.
Beyaz saçlı kız kafasını geriye attı. ''Üzgünüm,'' dedi. ''İşleri daha da berbat ettim.''
Sasuke yerinden doğruldu ve telefonunu cebine koydu. Elini Misaki'nin saçlarının arasına daldırdı ve ayağa kalktı. ''Bu senin halledebileceğin bir şey değil,'' dedi. Daha sonra elini uzattı ve ona başıyla dışarıyı işaret etti. Misaki başını salladı ve Sasuke'nin elini tuttu. Sasuke onu yerden kaldırdıktan sonra elini bırakmadı ve kendi eliyle birlikte cebine soktu. Ve dışarı çıktılar.
Çıkmadan önce Misaki, ''İyi geceler,'' diye mırıldandı.
''Bende uyumaya gidiyorum,'' Temari yavaşça yerinden kalktı. Dalgın görünüyordu. ''TenTen şapkan bende yarın almayı unutma,'' diye hatırlattı ve dışarı çıktı.
Koridoru geçip asansöre doğru gidecekken bir kol tarafından diğer yöne çekildi. Dışarıya çıkıp kar kokusu burnuna dolunca beyni biraz çalışmaya başlamıştı. Karşısında Shikamaru duruyordu.
''Ne oldu?'' diye sordu ifadesini bozmadan. Açıkçası biraz heyecanlanmıştı ama gereksiz yere bunu yapmayacaktı. Önceden olduğu gibi yine hayal kırıklığına uğramak istemiyordu.
Ama Shikamaru kendinden emin görünüyordu. ''Aramızdaki gerginliğe sebep olan şey her neyse buna bir son vermek istiyorum,'' dedi.
''Aramızda gerginlik mi var?'' diye sordu Temari başka taraflara bakarken.
''Temari,'' dedi Shikamaru sıkılmış ses tonuyla.
Temari pes etmiş göründü ama sonra omuzları dikleşti. ''Peki o zaman buna nasıl son vereceksin?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Farklı Hisler
FanfictionGaara, ayrılmak istediğini ve başka birini sevdiğini söylediğinde her şeyin hikayelerdeki gibi olacağını düşünmüştüm. Kalbim parçalara ayrılacaktı ilk başta. Sonra üzüntüm öfkeye dönüşecekti ve intikam planları yapacaktım. Belki de yeni sevgilisiyle...