Önceki bölümü lütfen atlamamış oluun
İşleri çok karıştırmadım ilerideki bölümlerde
Yani bence karıştırmadım
Ama sizce biraz kaoslu olabilir :)))))Bu arada size bi şey dicem ben spoi vermeyi çok severim sorarsanız söylerim.
Sormadığınız için bilmiyordunuz ama artık biliyosunuz :DÇokçokçok güzel okumalar diyorum ve gidiyorum❤️
______________"Sana buraya gelmemeni söyledim!"
Chanyeol fazlasıyla gergindi.
Gecenin bu geç saatinde karşısında duran adam onu germişti.
Biraz sessizlik, sakinlik dilerken babasının sağ kolu yine gelmişti."Babanızdan bir mektup getirdim."
Karşısındaki adam onu süzdü, elleri kalın montunun cebine gitti.
Titreyen elleri cebinden bir zarf çıkardı ve hızla Chanyeol'ün eline tutuşturdu. O da çekiniyordu ama yapabileceği başka bir şey yoktu.
"Mektubu okuyun, hemen gideceğim buradan. Yarın geri geleceğim, sonra dönüp kararınızı ileteceğim."Chanyeol o gitmeden önce Byun Woosan'ın burayı bilip bilmediğini sordu.
Karşısındaki adam kafasını iki yana salladı.
Burayı sadece ben biliyorum, dedi.
Chanyeol'ün kafası karıştı.Adam gitmesi gerektiğini söyledi.
Eğildi, arkasını dönüp gitti.
Chanyeol zarfı hızlıca cebine koyarak eve doğru ilerledi.
Bu durumdan fazlasıyla rahatsız olmuştu.
Babası inatla onu rahatsız ediyordu sanki.
Chanyeol'ün kararı bu kadar belliyken hala geri döneceğini düşünmeleri saçmaydı.Zarfı çıkardı, baktı, ardından parçalara ayırdı.
Okumasına gerek yoktu.
Yürüdü, yürüdü, evin kapısını ittirdi.
Eve girdiğinde Baekhyun'un uykulu bakışlarıyla karşılaştı.
Şaşırdı ama bozuntuya vermeden yanına gidip yüzünü elleri arasına aldı. Sevimli yüzü incelerken içi huzurla doldu.
"Neden kalktın?"
Yavaşça sorduktan sonra alnını öptü ve yanağını okşadıktan sonra ellerini yüzünden çekti.
O kadar sevimli görünüyordu ki bu uzun olan için fazlaydı.
Kısa beden durgun hareketlerle Chanyeol'ün beline sarıldı, başını göğsüne yasladı.
Yorgunluğu hala üstünde olsa da uykusu kaçmıştı, uzun olanı yanında göremediği için kalkmıştı.
Elleri uzunun sırtını okşadı.
Bu ani sarılma ise Chanyeol'ü endişelendirmişti.Bir şey mi oldu, diye sordu.
Baekhyun, Chanyeol'ü görmüştü.
Ama bu seferlik sormamaya karar verdi.
Önemli olsa Chanyeol söylerdi, diye düşündü.
Birkaç saniye uzaklaştı, kafasını iki yana salladı ve başını tekrar Chanyeol'ün göğsüne yasladı.
Bir şey olmadı, dedi. Uyku tutmadı.
"Ama gözlerin uykulu bakıyor balım."
Chanyeol söylediğinde Baekhyun geri çekilerek kısık gözlerle ona baktı.
"Hayır oda çok karanlıktı. Burası aydınlık."
Chanyeol kafa salladı, o haklıydı. Burası aydınlıktı.
Gülümseyerek Baekhyun'un burnunu kıstırdı.
Kısa olanın gülüşüyle o da güldü.Balım, dedi.
Baekhyun özlemle ona bakıp gülümsedi.
Bu gülüş Chanyeol için o kadar değerliydi ki, kelimeler anlatmaya yetmezdi. Bu gülüşü görmediği bir zamanı düşünemiyordu bile.
Alnını onunkine yasladı, ardından cümlesine devam etti.
"En çok istediğim şey ne biliyor musun?"
Baekhyun'un kaşları çatıldı, düşünür gibi oldu ama bulamadığında kafa salladı. "Neymiş?"
Uzun beden gözlerini gözlerinden bir saniye bile ayırmadı.
"Kalbimde, kalbinde hiçbir ağırlık olmadan seninle birlikte olabilmek."
Gülüşü biraz dindi, ciddiyetle Baekhyun'un yüzüne baktı.
"Bu savaş bittiğinde senin için, mutlu olman için elimden gelen her şeyi yapacağım."
Elini tutup dudaklarına götürdüğünde Baekhyun bu hissi sevdiğini çoktan kabul etmişti.Chanyeol fazla özel bir insandı. Baekhyun'a göre...
O güvenilir birisiydi, sevgisinden vazgeçmiyordu.
Deniyor ve iyi biri olmak için çabalıyordu.
Kırmamaya çalışıyordu, sevgisini hissettirmek için elinden geleni yapıyordu.
Ve Baekhyun'u her şeyden çok seviyordu.
Onu her şeyin önüne koymuştu, adeta önceliği haline getirmişti.Baekhyun buna sahip olduğu için şanslı olduğunu düşünürdü.
Bu kadar sevilebileceğini Chanyeol onu sevene kadar bilmiyordu.Chanyeol'ün en dürüst olduğu şey sevgisiydi.
"Ben zaten mutluyum."
Biraz geri çekildi, Chanyeol'ün elini sıkarak gülümsedi.
"Beni sevmeni seviyorum. Seni seviyorum."
Kafasını aşağı yukarı salladı.
Gözleri dolar gibi oldu.
Evet, dedi."Seni bencilce çok seviyorum Chanyeol ve bundan rahatsız değilim."
Chanyeol bunları duyduğuna öleceğini sandı.
Baekhyun ona o kadar uzun zamandır böyle şeyler söylemiyordu ki...
Uzun olan birden bunları duyduğunda ona fazla gelmişti.
"Ben de seni seviyorum balım."
Elini bırakmadan onu yanlarındaki koltuğa doğru çekiştirdi, otudular.
Chanyeol kolunu kaldırdı ve Baekhyun ona yaslandığında sarıldılar.
"Yorulduğunu biliyorum. Çok konuşmamam seni düşünmediğim anlamına gelmiyor."
Chanyeol'ün dediği şey Baekhyun'u güldürdü.
Eli yavaşça uzun bedenin göğsünü okşadı, kafasını hafifçe kaldırarak yüzüne baktı.
"Birincisi artık daha çok konuşuyorsun. İkincisi beni düşündüğünü biliyorum. Bundan şüphe etmedim hiçbir zaman."Chanyeol, Baekhyun hazır başını kaldırmış ona bakıyorken hızlıca onun alnını öptü. Sırtındaki kolundan destek alarak onu kendine bastırdı ve diğer elini kısanın çenesine götürerek kafa salladı.
"Bunu bilmen güzel."
Çenesini sakince okşadı, biraz kaldırarak yüzünü yüzüne yaklaştırdı. Dudaklarını dudaklarına sürttüğünde kısık sesle konuştu.
"Sana fazla değer veriyorum balım. Çok fazla, bazen şaşırıyorum. Evet, şaşırmama gerek yok çünkü buna değiyorsun. Ama işte..."
Dudaklarını onunkilere bastırdı, çekti.
"Her şeye değiyorsun, sen çok önemlisin."
Bir daha öptü.
Öptü, öptü, öptü..."Fazla romantik.."
"Sadece, fazla seviyorum."
Chanyeol'ün lafıyla Baekhyun yüzünü ondan çekti, sıkıca beline sarılarak başını göğsüne koydu.
Chanyeol fazla iyi hissediyordu.
Bunun için vazgeçtiği şeyleri düşününce hiçbir pişmanlık hissetmedi.
Daha fazla şeye sahip olsa onlardan da vazgeçeceğini düşündü. Kaybedecek ne kadar çok şeyin olduğu önemli değildi çünkü hepsinden vazgeçmeye hazırdı.
Baekhyun'u önceliği haline getirmesi zor olmamıştı.İki koluyla da ona sarıldı, sakince sordu.
"Yatalım mı artık?"
Sorusuna bir süre cevap alamadı çünkü Baekhyun dalmış bir şeyler düşünüyordu.
Chanyeol biraz kıpırdandığında Baekhyun kendine geldi.
Olur, dedi. Dalmışım.Chanyeol'ün gece vakti aşağı inip de konuştuğu adamın kim olduğunu merak ediyordu.
Bir dahaki görüşümde soracağım, dedi içinden.
Ve ikisi odalarına giderken bile birbirlerinden ayrılmadan el ele tutuşuyorlardı.
Yatağa uzandılar, örtü üstlerini sardığında Baekhyun Chanyeol'e iyice yaklaşarak beline sarıldı.
Sıcacık hissin içini huzurla doldurmasına izin verdi.Fazla romantik ve fazla güzeldi, evet.
Ama her şeyin fazlası zarar, gerçekten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tha Méli | ChanBaek
Fanfiction"Ona kim olduğumu, üzerinde ne hakkım olduğunu, nereden geldiğimi ve ne olduğumu sordular. Balım, dedi." Baekhyun vatanı için her şeyi yapabilecek bir genç, Chanyeol ise düşman. -Mortalsoo, savaş döneminde geçen bir hikaye. Çok güzel okumalar..