Hoolaaa dostiler 🧚🏻♀️
2020'nin son bölümüü✌️
Yeni yıldan beklentilerinizi yazabilirsiniz buraya 🙃 Gelin sohbet edelim ❤️
Bugün yaşananları yok sayarak devam etmeye karar verdim. Herhangi biriyle bu konuyu konuşmayı düşünmüyordum. Kafamdan bile konuşmayacaktım. Bir sonuca varamıyordum ve biraz daha düşünsem delirecektim.
Ceyla ve Bulut da anlayış gösterip konuyu açmamışlardı. Ceyla yemekten önce evlerine gitmişti biz de akşam normal bir şekilde yemeğe oturmuştuk.
Sofrada yemeklerimizi yerken annem söze girdi. "Size bir haberimiz var çocuklar." ikisinin de heyecanı gözünden okunuyordu.
"Biz bir ev yaptık" dedi birden yükselerek. Bulut'la göz göze geldik. İkimiz de anlamamıştık.
"Siz hep ev yapıyorsunuz anne. Sizin işiniz bu?" dedi Bulut da aklımda olanları dile getirerek. Annem göz devirdi.
"Bizim için Antalya'da yazlık yaptık." dedi babam da uygun kelimeler seçerek. Gözlerim büyüdü. Antalya'da mı? Yazlık mı?
"Antalya'da mı?" dedi Bulut yine aklımı okuyarak. "Evet!" dedi annem.
"Sizin aylardır gizliden gizliden tablete bakmalarınızın, sürekli çalışma odasında olmalarınızın arkasında bu ev mi vardı?" dedim şüpheyle. Annem kahkaha attı.
"Gözünden kaçsa şaşardım Mavicim."
"Kimin kızıyım." dedim göz kırparak. Kıkırdadı.
"Benim de gözümden kaçmıyor öyle her şey... Niye hemen annen?" dedi babam sahte bir sitemle. Güldüm.
Onun bu tip kıskançlıkları meşhurdu. Annemi bizden bizi annemden kıskanıyordu ama ciddi bir boyutta değildi tabi ki. Şakalaşmayı, gülüp eğlenmeyi, ortamı yumuşatmayı pek bir severdi.
"Tabi hayatım senin gözünden hiçbir şey kaçmaz zaten." dedi annem ima yaparak.
Babama öpücük attım. Bana gülümsedi ama anneme trip atacağa benziyordu.
"E peki bitti mi inşaat?" Bulut'un sorusuyla hepimiz ona döndük.
"Bitti. Genel olarak iç tasarımı bitti sadece sizin odalarınız kaldı. Onları da istediğiniz gibi tasarlayın diye sizin zevkinize bıraktık." babamın cümlesiyle yalvaran bakışlarla Bulut'a baktım.
Ne demek istediğimi anlayıp güldü "Tabi ki sen tasarlayabilirsin Ada." sevinçle el çırptım. Onun da odasını ben tasarlayacaktım.
"Peki bu yaz sınavımdan sonra gidebilir miyiz?" dedim. "Siz elbette gidebilirsiniz. Ama bizim bu yaz için girmeyi planladığımız bir iş var bu yüzden tüm yaz burda olacağız. Belki 2 günlüğüne geliriz yanınıza vakit bulabilirsek." dedi babam. Yüzüm düştü.
"Ada asma suratını bu şirket kendi kendine dönmüyor canım biz yönetiyoruz ve bu iş bizim için çok önemli."
"Peki babacım."
Olsundu ben yine de aşırı sevinmiştim bu habere. Hatta öyle ki bugünkü olanları bile unutturmuştu. Derken... Yine aklıma geldi ve istemsizce yine yüzüm düştü.
"Hala mı asık o güzel yüzün aşkım?" dedi annem çenemi tutarak. Başını kaldırdım.
"Yok aklıma bir şey geldi de. Okulla alakalı. Önemsiz." Geçiştirmeye çalışmıştım tabi umarım başarmışımdır. Annem pek inanmışa benzemiyordu ama neyse.
"Pekala bebeğim." dedi. Yemek bitince Bulut'un odasına çıktık. Ne o konuşuyordu ne de ben. En sonunda ayağa kalktım ve televizyonun kumandasını alıp Netflix'e girdim. Bari film izleyelim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hipotalamus /Texting-Ara Verildi
Teen Fiction0537***: İnsanlar kalpleriyle aşık olmazlar biliyor muydun Deniz? 0537***: Aslında aşık olacağımız kişiyi seçen beyindeki hipotalamusumuz. 0537***: Ve benimki seni seçmiş... 25.08.2020 yazmaya başladım 01.10.2020 yayımladım🌸 Reklam yapmazsanız sev...