Ekranda oluşan her yeni çizgiyi büyük bir korku içinde takip ediyordum. Loki, Proxima Midnight ve Corvus Glovie tarafından ağır darbeler alıyordu ve Loki'nin karışılık vermeye fırsat bulamaması kötü düşünceler içinde boğulmama neden oluyordu. Loki sonunda bir fırsat bulup tesseractı kullanarak kendini dünyaya ışınladığında kısa bir süreliğine rahatlamıştım ama Proxima Midnight'ın da Loki ile beraber dünyaya geldiğini fark etmemle bu rahatlık hızla son buldu.
Loki ekranda çok kötü görünüyordu ve bu yine benim müdahale etme isteğiyle dolmama neden oluyordu. Kaçacağına inancım tamdı. O zeki bir adamdı, mutlaka bir yolunu bulurdu. Ekranda Loki'nin yüzü ve bir konuşma balonu belirdiğinde onun hakkındaki düşüncelerimi bir kez daha kanıtlamış oldu. Elinin birini öne doğru uzatarak tesseractı oluşturmak üzereyken bir anda yere yığılması ile ekran başında kendimi yemeye başlamıştım. Ekranda bu sefer Proxima Midnight belirdi. Loki'ye doğru elindeki mızrağı ile ilerliyordu.
Müdahale etmek istiyordum ama bu benim hikâyem değildi. Müdahale etmemem gerekiyordu. Belki Thor gelir ve onu kurtarırdı. Zaten bu gece onu kurtarmak için yenilmezler binasını ayağa kaldırmıştı. Ama Proxima Midnight, Loki'nin yanına ulaşıp mızrağını kaldırdığında Thor'un gelmeyeceğini anlamıştım.
Ne ara çizim kalemimi elime alıp ne ara çizmeye başlamıştım bilmiyorum. Daha rahat çizebilmek için çalışma masama geçmiştim. Düşünmeyi bırakmıştım, çizim kalemini hızla bilgisayarın dokunmatik ekranında gezdiriyordum sadece. Ben çizdikçe tavanda, yatağımın üstüne denk gelen kısımda istediğim görüntü oluşmaya başlamıştı. Proxima Midnight mızrağını indirene kadar çizimi tamamlamıştım. Arkamda yatağımdan gelen gıcırtı sesini duydum. Ekrana baktığımda mızrağın asfalta saplandığını gördüm. Rahatlayarak nefesimi dışarı verdim ama hemen ardından az önceki gerginliğim bana dönmüştü.
Yaptığım çizim Doktor Strange'in bir yerden bir yere gitmek için açtığı geçitlerin bir çakmasıydı. Loki o geçitin içinden geçerek benim evime gelmişti. Yatağımın üzerine düşmüştü. Gerginlikle arkama dönüp yatağımın üzerinde olan adama baktım. Bilgisayarı kapatıp hızla hafıza belleğini çıkardım ve boynuma astım.
Loki'nin yanına ilerleyip hızla onda göz gezdirdim. Çok fazla yarası vardı. Odamdan çıkıp banyoya gittim ve ilk yardım çantasını dolaptan alırken sürekli kendime sakin olmam gerektiğini söyledim. Odaya geri döndüğümde çantanın içindekileri yatağın üzerine boşalttım. Çantanın içinde ona yardım edebilecek kadar önemli eşyalar yoktu ama en azından yaralarını temizleyip kapatabilirdim. Direkt çizim yaparak da yaralarını kapatabilirdim ama bunu uyandığı zaman nasıl açıklardım hiç bilmiyorum. Onu nasıl buraya getirdiğimi açıklamak bile benim için zor olacaktı.
Loki'nin üzerindeki kıyafetlerini çıkardım ve ilk olarak karın boşluğunda olan büyük yaradan başladım. Ellerimin titremesini yok sayıp yaptığım işe odaklanmaya çalıştım. Yarayı temizleyip acemice diktim ve üstünü sargı beziyle kapattım. Diğer yaraları kapatmak daha kolay olmuştu çünkü diğerleri dikişe gerek duyacak kadar büyük yaralar değildi.
Üzerine giydirmek için bir şeyler aradım ama en büyük kıyafetlerim bile ona küçük gelmişti. Bunun için çizim yapabilirdim önemsiz bir şeydi sonuçta. Neredeyse her saniye geriye dönüp Loki'nin uyanıp uyanmadığını kontrol ederek çalışma masama geri döndüm. Bilgisayarı açıp belleği kullanarak sisteme girdikten sonra onun için kıyafetler çizdim. Elimdeki kıyafetlerle Loki'nin başında dikilmiş bunları ona nasıl giydireceğimi bir süre düşündükten sonra zorlanarak onu giydirip yorgunlukla başucuna oturmuştum.
Yatağımın üzerinde yatan Loki'den gözlerimi uzak tutmaya çalışarak odanın içerisindeki her bir eşyayı ayrıntılı bir şekilde inceledim. Buradaki hayatımı güvenli geçirmek için koyduğum kurallardan en önemlisini çiğnemiştim. Loki'yi buraya getirmekle doğru olan şeyi mi yapmıştım yoksa başıma iş mi açmıştım emin olamıyordum.
Sabah telefonumun çalmasıyla uyandığımda oturduğum yerde uyuyakaldığımı anladım. Her yerim tutulmuştu ve ağrıyordu. Loki'nin üzerinde hızlıca göz gezdirdim. Gece bıraktığım gibi bilinçsizce yatıyordu. Telefonum tekrar çalmaya başladığında ayağa kalkıp masanın üzerindeki telefonumu aldım.
''Efendim?''
Hattın diğer ucundan bıkkın bir ses geldi. ''Kasey! İşe geç kaldın. Neredesin?'' Telefonu kulağımdan uzaklaştırıp saate baktım. Neredeyse bir saat geç kalmıştım ama şuan gidemezdim, yatağımın üzerinde Loki uyuyorken asla. ''Ben...'' Ne söyleyeceğimi bilemedim. Ona ne diyecektim ki hem? 'Şuan gelemem çünkü Loki burada. Evet, zamanında dünyaya saldıran Loki.' mi diyecektim. Gözlerim yatakta yatan Loki'yi buldu. ''Hastalandım ben. Kendimi hiç iyi hissetmiyorum. Bugün gelmeyip dinlensem daha iyi olacak.''
''Yalan söyleme. Sen kimi kandırmaya çalışıyorsun? Hemen buraya gelmezsen kovulursun. Anladın mı beni. Hemen bu-'' Konuşmasına izin vermeden telefonu kapattım. Kovulacağım kesindi ama Loki'yi burada bırakıp gidemezdim. Yorgunlukla nefesimi dışarı verirken elimle şakağımı ovaladım.
Biraz önce kalktığım yere gidip oturdum. Dün gece bakmamaya özen gösterdiğim Loki'ye döndü bakışlarım. Bu sefer kendimde ondan gözlerimi kaçıracak gücü bulamamıştım. Loki'nin yüzünde hoşnutsuz bir ifade vardı. Muhtemelen ağrısı vardı. Yine de yüzündeki bu hoşnutsuz ifadeye rağmen çok iyi görünüyordu. Daha önce hiçbir çizgi roman karakterine bu kadar yakın olmamıştım. Çoğu yenilmezler üyesinin yüzünü televizyondan görüyordum, sürekli haberlerde oluyorlardı. Ama hiçbirisiyle yüz yüze gelmemiştim, hatta aynı ortamda bile bulunmamıştım.
Çizgi romandaki çizimleri ona benziyordu ama kesinlikle Loki çizgi roman çizimlerine tam olarak yansıtılamıyordu. O çok daha iyiydi.
Çizgi romanlar hakkında düşünürken belleği bilgisayarın üzerinde takılı bıraktığımı hatırladım ve çalışma masama geçtim. Belleği çıkarmak üzereyken vazgeçip önce neler olup bittiğine bakmaya karar verdim. Uyku moduna geçen bilgisayarı açtığımda ekranda en son çizdiğim kıyafetlerin çizimi belirdi. Çizim kısmını kapatıp hikâye kısmına geçmemle ekranda Proxima Midnight'ı görmem bir oldu.
Proxima Midnight bir yerde saklanıyor aynı zamanda birilerini gözetliyor gibi duruyordu. Elini kaldırarak bileğini yüzünün hizasına getirdi ve bileğindeki iletişim cihazını çalıştırdı. İletişim cihazında Thanos'un hologramı belirdiğinde ekranda konuşma balonları da belirdi. ''Buldun mu onu?'' diye sordu Thanos. Proxima Midnight cevap verdi. ''Evet. İçeride Loki ve onu koruyan bir büyücü dışında kimsenin olduğunu sanmıyorum. Gireyim mi?'' Thanos olumsuz anlamda başını salladı. ''Hayır. Daha fazlası olabilir. Desteği bekle.''
Proxima Midnight, Thanos'u onaylayıp iletişim cihazını kapattığında tekrar başını gözetlediği yere doğru çevirdi. Ekrandan Proxima Midnight'ın görüntüsü kayboldu ve izlediği yerin görüntü belirdi. Bir evin görüntüsü hızlıca oluşmaya başladı, benim evimin görüntüsü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CafunéㅣLoki
Fanfiction♦️the wattys 2022 Kazananı♦️ Her şey kendi evrenimde iki yıl önce dünyanın en çok çizgi roman satan şirketlerden birine yardımcı editör olarak girmemle başlamıştı. Sevdiğim işi hayranı olduğum çizgi roman evreni üzerinde yapacaktım ve bu ilk başta b...