ALEXANDRA

753 51 2
                                    

" Ah, cidden mi?" Kollarımı göğsümde birleştirdim. Yeni bir melez. Bizim okuldan. Nico elimi tuttu. " Büyük ihtimalle bir Athena melezi. Çok zeki." Başımı salladım.

***

" Her gün Long Island'a kadar gidip geliyor musunuz?" Diye sordu Jenna. En azından Nico adının öyle oldupunu söylemişti.

Kollarımı iki yana açtım. " Başka yolu yok ki. Yakınlarda sa düzgün okul yoktu. Hem bak, iyi oldu seni bulduk." Jenna sıcacık gülümsedi. " Athena kızı mıyım ben?" Nico gözlerini kıstı. " Çok büyük ihtimalle. Zaten genelde mavi-gri gözlüler Athena çocuğu olur." Jenna kafasını kaşıdı. " Athena bakirelik yemini etmemiş miydi?" Nico dudaklarını hafifçe büzdü. "Athena'nın nasıl doğduğunu hatırlıyor musun? Zeus'un kafasından çıkmıştı. İşte, sen de büyük ihtimalle öyle doğdun. Yani... Neyse, kampta Annabeth açıklar. O da bir Athena kızıdır."

Jenna kafasını salladı ve gözlüğünü düzeltti. " Gözlüğün büyük mü geliyor?" Diye sordum. Jenna sakarca gülümsedi. " Ay, evet çok çelimsiz ve ufak tefeğim. Sadece inek olmak için doğmuşum. BanaMelez olduğumu inandırmak çok zordu abim için..." Nefesimi tuttum. " Abin yaşıyor mu?" Diye sordum Jenna kafasını salladı. " Evet, hala yaşıyor. Tuhaftır ki, abim Apollon'un oğlu. Hiç şaşırmazdım zaten. E ben de Athena'nın kızıyım o zaman. Ama dur, o zaman nasıl bir melez oluyorum ki?" Kaşlarımı çattım. Kafam karışmıştı. " Abinin adı ne?" Jenna yine gözlüğünü düzeltti. " Will. Will Solace." Nico'nun gözleri kocaman açıldı. " Yakın arkadaşımdır." Jenna yine gülümsedi. " Şey, şimdi nasıl kampa gideceğiz?" Nico durdu. Elini uzat. " Ne?" Ben de Nico'nun elini tuttum ve bir esintiyle karanlığa karıştık.

Çimenlerin üzerine sert bir düşüş yaptık. Jenna düşerken gözlüğünü çıkartmıştı. Nasıl hız...

Jenna'yı ayağa kaldırdım ve:" Bence senin tanrı tarafın Athena değil." Dedim. Jenna kafasını evet anlamında salladı.

" Şey, bana da yardım etseniz diyorum?" Nico'ya baktım ve gözlerimi devirdim. Onu kolundan tutup sertçe çektim. " Kalk ayağa kemik adam." Nico ayağa kalkınca beni sertçe yere düşürdü. " Sen de, Rus Su Kızı." Harika, Rus Kızı bitmişti de onun yerine Rus Su Kızı mı gelmişti?

Nico hafifçe güldükten sonra beni ayağa kaldırdı. " Çok teşekkür ederim!" Dedim yapmacık ve abartı bir gülümsemeyle.

" Eh, gel seni Kheiron'a götürelim." Dedim üzerimddki çimenleri silkeleyerek. Nico öksürük krizine girince de onu dürttüm. " Şimdi olmaz. " diye yarım ağızla fısıldadım. Nico yine öksürdü ve sonra da elini sinek kovalarmışçasına havada salladı. " İyiyim iyiyim." Elini tuttum. " İstersen kulübene geri dön. Ben hallederim." Dedim tatlı bir sesle. Nico kafasını iki yana salladı. " Ben iyiyim, tamam." Omuz silktim ve üçümüz beraber Büyük Ev'e doğru yöneldik.

NICO DI ANGELO FANFICTIONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin