NICO

1K 75 12
                                    

" Ayy, yavaş!"

Alexandra gözlerini devirdi. " Kapa çeneni Nico! Yaran çok kötü!"

Eh, en yakın parlta oturmuş, ilk yardım yapıyorduk. Gayet normaldi...

Başka bir acıyla yine inledim. Alexandra yaraşarımı temizleyip bandajlamıyor da beni bıçaklıyormuş gibi hissediyordum. En sonunda bitti.

Öylece kaldım. Hareket edemiyordum. Dik durmazsam yaralarım yanıyordu. Alexandra ilk yardım çantasını kapattı ve okul çantasına tıktı. Bir melezseniz, yanınızda bunları bulundurmanız şart.

Alexandra'nın endişe kırışıklıkları belirmişti. " Kalkabilir misin?" Diye sordu. Yüzümü ekşittim. " Hayır." Alexandra ofladı:" Ne yapacağız?" Dedi saçının bir tutamını kulağınıb arkasına sıkıştırarak. Omuz silkmek istedim ama yatalarım çok acıtıyordu.

Alexandra aklına bir fikir gelmiş gibi bana baktı, sonra da su matarasına. Mataranın kapağını açtı ve suyu sırtımda gezindirmeye başladı. İşte bu, iyi hissettiriyordu.

Alexandra işi bittğinde derin bir oh çekti, ki bunu asıl yapması gereken bendim.

" Başka birşey var mıydı doktor? " dedim burnumu çekerek. Alexandra hafifçe gülümsedi:" Kızlardan uzak durmalısın ve bol bol kendini öldürmeye çalışmalısın." Dedi abartılı bir doktor taklidiyle. Güldüm.

Bir süre bakıştık. Yüzünü daha da iyi incelemeye karar verdim.

Bembeyaz teni ve omuzlarından sarkan kızıl-kahve saçları bir ahenk oluşturuyordu âdeta.

Pespembe ve dolgun dudakları daha da pembeleşmiş, burnunun üzerinde yoğunlaşan  kıpkırmızı çilleri yüzünğn her tarafına dağılmıştı. Gözleri ise... Tanrılarım, ne kadar da güzel bir renkti... Percy'ninkiler gibi deniz yeşili. Ama Alexandra'nınkisiler daha açık bir renkti. Parlıyorlardı.

Yanaklarına baktım. Kızarmış mıydı?

Bu saydıklarım... Anneme benziyordu...

Evet, annem siyah saçlı, kara gözlü bir insan olabilirdi ama yüz şekilleri tıpatıp aynıydı.

Dudaklarımız yaklaştı. Aramızda bir santim ya var ya yoktu. Elimi onun yanağına koydum...

Hayır.

Yapamadım. Kafamı yavaşça geriye çektim. Alexandra bana masum gözlerle baktı.

" Yapamam..." diye fısıldadım. " Anneme çok benziyorsun." Alexandra'nın gözleri doldu. Bana birley demeden çantaasını kapıp gitti. Ona seslensem de yaramadı, hareket edemedim sargılarımdan...

NICO DI ANGELO FANFICTIONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin