" Nico, düşündüm de... Birbirimize hiç söylemediğimiz sırları söyleyelim."
Nico elimi tuttu. " İyi fikir." Alnımdan öptü ve " Gel." Dedi. Beraber Kano Gölü'ne doğru yürüdük.
***
Sırt sırt yerde oturuyorduk. Yeni yıkanmış çimenler bacaklarıma batıyordu, ama umursamıyordum.
" İlk sen başla, ne istersen sor." Nico omuz silkti. " Soracak birşey bulamadım. Annenin adı neydi?" Gülümsedim. " Nicole." Nico kaşlarını çattı. " Ney?" Güldüm.
" Senin... En sevdiğin renk ne?" Nico sırıttı. " En büyük sırlarımız zannediyordum." Omuz silktim. " Soracak birşey yok ki! Ne sorayım yani, ilk aşkın kimdi diye mi?" Nico acı acı gülümsedi. " Percy." Dedi. Kaşlarımı çattım. " Ne?" Nico yine omuz silkti. " İlk aşkım oydu. Aslında değildi, beynim öyle şartlanmış. Bak, bunlar çok karmaşık." Onun elini tuttum. " Peki."
Nico kafasını sırtıma daha da yasladı. " Seninki?" Gülümsedim. " Nico di Angelo." Dedim. Nico duraksadı. " Gerçekten mi?" Kafamı salladım. " Öyle."
İç çektim. " Benim neyimi seviyorsun? "Nico gözlerini ufka dikti. " Herşeyini... Gülüşünü, gözlerini devirmeni, cesurluğun, oburluğun..." Güldüm. " Oburluk kısmına katılıyorum." Nico sırıttı. " Sen benim neyimi seviyorsun? Depresif bir çocuğum, yalnızım, karanlığım, ölülerle konuşuyorum."
Ona tip tip baktım. " Nico, sen şaka mısın? O halnızlığın beni kendine çekti. Aslında sen yalnız değildin. Sadece arkadaşlık kurmaktan kaçınıyordun. Seninle arkadaş olmak isteyen o kadar insan var ki... " Kafasını salladı. " Haklısın." Onu dürttüm. " Haklıyım tabii..." O da beni dürttü ve ağır bir Rus aksanıyla dediklerimi taklit etti.
" Sen benim aksanımla dalga mı geçiyorsun?" Güldü. " Hayır..." Onu bu sefer sertçe dürttüm. " Ben sana:' Anneme benziyorsun.' Dediğimde neden kaçmıştın?" Olduğum yerde doğruldum. " Hey, sorma sırası bendeydi." Nico iki kolunu havaya kaldırdı. " Senin aksanınla dalga geçip geçmediğimi sorarken bu hakkı kaybettin. Şimdi soruyu cevapla." Gözlerimi devirdim.
" Çünkü beni sevdiğini biliyordum ve öpüşmemize o kadar az kalmıştı ki! Öyle diyince, ne biliyim o saçma dizilere bağladım işte." Kollarımı göğsümde birleştirdim. Nico güldü. " Çok mu sinir oldun?" Oturma pozisyonumu değiştirdim. " Soru sırası bende."
" Aksanım o kadar kötü mü?" Nico omuz silkti. " Belki." Dedi. " Bence Rruss akssanı o kadarr da kommik diill." Sırtına bir şaplak geçirdim. " Bencé dé İtaliann aksanı heç komek deil!" Nico güldü. " Benim aksanım o kadar da baskın değil! " Ben de güldüm. " Béncé oyle."
Nico ayağa kalktı ve beni göle fırlattı. Kıyıya yüzüp Nico'yu ayağından yakaladım ve onu da göle attım. Gerçi... Daha göle düşmeden Gölge Yolculuğu yapmıştı. " Cidden mi?!"
Nico kıyının öbür tarafında belirdi. Suya konsantre oldum ve bir miktar su, Nico'yu ıslattı. Zafer edasıyla kollarımı bavaya kaldırdım. " Ha!" Nico ağzındaki suyu tükürdü ve göle atladı. Beni kendisine çekti ve uzun bir süre boyunca öylece öpüştük. Ben ıslanmıyordum, Nico da buna sinir oluyordu.
Sevgililer günümüz böyle geçecrğe benziyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NICO DI ANGELO FANFICTION
FanfictionAlexandra Svetlana Petrov ve Nico di Angelo... Biri içine kapanık ce aşık olmaktan korkuyor, diğeri ise aşkının karşılıksız olduğunu düşünüyor. Bu iki aşık zorlukları aşıp beraber olmayı başabilecek mi? Nico'nun laneti üzerinde iken bu hiç de kolay...