"Keyifli okumalar..."
⚫️
"Burası mı?"
Serenay başını kaldırarak geldikleri dövme stüdyosuna baktı. "Evet." dedi Göktuğ düz bir sesle ve birlikte içeriye girdiler.
Serenay gözlerini stüdyoda gezdirdi. Siyah beyaz renklerle dekore edilmişti. Dekorunu beğenmişti Serenay. Büyük ve geniş olması, dekore edilen renklerle birlikte ferahlatan, insanı boğmayan bir yerdi.
Bilgisayar başında oturan genç adam, Göktuğu görür görmez ayağa kalkıp yüzüne samimi bir gülümseme yerleştirdi gelmesine sevinmiş bir şekilde.
"Ooo kardeşim!" Karşısına geçtiğinde Göktuğ ile kendilerine has bir şekilde selamlaştılar. "Hoş geldin!" Hemen yanında duran Serenayı fark ettiğinde "Hoş geldiniz!" diye düzeltti.
Serenay selamlaşırcasına başını hafifçe salladı. "Hoş bulduk Eray." dedi Göktuğ da samimi bir gülümseme ile.
Serenay gözlerini Eray denilen çocuğun üzerinde gezdirdi. Göktuğdan biraz daha kısa ve daha zayıf olduğunu fark etti. Siyah uzun dalgalı saçları salıktı ve omuzlarına geliyordu. Giydiği siyah kolsuz tişörtünde sol kolu tamamen çeşit çeşit dövmelerle kaplıydı. Sol kolunun aksine sağ kolunda hiç dövme yoktu. Nedense bu dikkatini çekmişti.
Göktuğ kolunu Serenayın beline sarıp hafifçe kendisine doğru yaklaştırdı. "Sana bir arkadaşımı getirdim. Dövme yaptırmak istiyor." Onun bu hareketinin kendisinde farklı bir etki bıraktığını hisseden Serenay, aldığı nefesini üfledi gözlerini Erayın yüzüne dikerek.
"Merhaba." dedi Eray dostane bir gülümseme ile koyu renk gözlerini Serenaya dikerek. Elini Serenaya uzattı. "Eray ben."
Hala Göktuğun hareketinin etkisinin altında olduğunu hisseden Serenay, bu etkiden sıyrılmak istercesine Göktuğdan uzaklaşarak "Serenay." dedi gülümsemeye çalışıp onun elini sıkarak.
"Tam olarak nasıl bir dövme yaptırmak istiyorsun Serenay? " diye sordu Eray.
"Sonsuzluk dövmesi istiyorum." diye cevap verdi Serenay. "Sol bileğimin içine."
"Tamam." Eray siyah koltuğu işaret etti. "Sen geç otur."
Serenay onun işaret ettiği koltuğa geçip uzanırcasına oturduğunda haki rengi montunu çıkardı. Hemen yanı başında dikilen Göktuğ alaycı tavrını takınarak "Korkuyor musun?" diye sordu yamuk gülümsemesiyle.
Serenay gözlerini onun yüzüne diktiğinde alnına düşen saç tutamları ile birlikte bu yamuk gülümsemeye hayran kalmıştı. "Hayır." dedi düz bir sesle.
Aralarında başka bir konuşma geçmemişti ve Eray, Serenayın sol yanı başındaki sandalyeye oturup eline siyah eldivenleri taktı.
Serenay kazağını sıyırıp sol kolunu ona doğru uzattığında Eray dövme yapacağı bölgeyi dezenfekte edip transfer sıvısını sürdükten sonra deseni çizdiği transfer kağıdını kızın bileğinin içine baskı ile aktardı. Baskı yaptığı kağıdı bileğinin üzerinden aldıktan sonra "Nasıl?" diye sordu. "İstediğin gibi değil mi?"
Serenay bileğindeki desene bakarak gülümsedi. "Tam istediğim gibi. Ne çok büyük, ne çok küçük. Güzel bir dövme olacağına eminim. "
Eray elindeki aleti çalıştırarak "Hazır mısın?" diye sordu Serenayın yüzüne bakarak.
"Evet. Hazırım." diye cevapladı Serenay onu. "Başlayabilirsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRILAN
Teen Fiction~ Serenay eğitimini sürdürdüğü üniversitesinde yaşadığı zorbalıklar yüzünden yatay geçiş yapıp üniversitesini değiştirerek yepyeni bir başlangıç yapmak ister. Fakat bu yaptığı yeni başlangıçta kendisini neleri beklediğini bilmemektedir. Kısa bir za...