Medya:ken//
Üstüne atladım. Ölmesini istiyordum. Birileri beni tuttu ve engel oldu. Ken kafamı ellerinin arasına alıp "sakin ol" dedi. Tek isteğim o adama saldırmaktı. Herkesi etrafımdan itip tekrar saldırdım. Biri arkadan çekiyordu. Kafamı çevirdiğimde Stefan olduğunu anladım. Bunu kim çağırmıştıki. "Elena napıyorsun. Sakin olmalısın" dediğinde daha çok sinirlendim. Adamın üstünden kalkıp "sen mi söylüyorsun sakin olmamı,sen bide. Sadece daha çok sinirlenmeme sebep oluyorsun" deyip sınıftan çıktım. Temiz hava almak istiyordum. Okuldan çıktım ve toprağa oturdum. Yanıma biri oturdu ve kafamı çevirdiğimde Ken olduğunu anladım. Ağlamak istiyordum. Bu sefer kendimi tutacak gücüm yoktu ve ağladım. Bana sarıldı. Kendimi geri çekmedim. Bende ona sarıldım. Yanımda olan birine ihtiyacım vardı. "Ayağa kalk" diyerek çekiştirdi. Bende kalktım. Sarıldı ve uçtuk. Ağaçların arasından çok hızlı uçuyorduk. Bu iyi geliyordu. Gözyaşlarımın arasında gülüyordum. Uçarken gözlerini bana çevirdi ve "sen gerçekten çok güçlüsün,değerinin bilinmemesi kötü" dedi. Gülerek "bilmeyenlerin ayıbı.artık inebilrmiyiz" dedim. Yavaşça yere indik ve baya uzaklaştığımızı fark ettim. "Teşekür ederim. Artık okula dönmelisin" diyip yürüdüm. "Sen nereye gidiyorsunki" dedi. Arkama dönüp "sanane" diyip tekrar yürümeye devam ettim. Yanımdan geliyordu. "Senden kurtulamıcakmıyım" dediğimde güldü. Hiç git demekle uğraşamazdım. Okula tekrar koşup ordan arabayı bulacaktım. Okulun önüne geldiğimde arbaya doğru koştum. Yanımdan koşuyordu. Arabaya bindiğimde ise aynı anda yanıma bindi. Aslında binip hemen gitmeyi planlıyordum. Bütün planlarımı suya düşürdü. Eski okuluma gidip Emmayı görmek istiyordum. Onu çok özlemiştim. Büyük ihtimal benle küsmüştü. Yoksa hep arardı. Aslında arabayı o yöne sürsemde küs kalmasının daha iyi olduğu kanaatine vardım. Benden uzak durması iyi olurdu. O bir insandı. Başına herşey getirebilirdim
O yüzden vazgeçip yön değiştirdim. "Arabadan inermisin,bay tutkal" diye Ken'e çıkıştım. Bu onu sadece güldürmüştü. "Hiç bir yere gitmiyorum" diyince onu kızdırmanın eğlenceli olacağını düşünüyordum. Arabayı lunaparka sürdüm. Bir vampir için sıkıcı bir heyecan olurdu. Ken'in sıkılması beni eğlendirirdi. Lunaparka geldiğimde "ciddi misin" diyerek bana baktı. "Sana git demiştim" diyerek arabadan indim. Arkamdan sıkkın nefes alıp verdiğini duyabiliyordum. Bu iyi bir gidişattı. İçeri girer girmez dönme dolap için bir bilet aldım. "Bari hız treni felan seçseydin.uçtuğun yetmedimi" diyince "sana gel diyen yok ben binmek istiyorum" diyerek bindim. Hareket etsede atlayıp yanıma oturdu. "Bu kadar sıkıcı olmak zorundamısın" dedi. Resmen bana sıkıcı dedi. Boynundan tutup aşağı sarkıtarak "eğlenceli halimi tercih etmek istemezsin" dedim. Kötü kız olunca kendimi iyi hissediyordum. Kötü halim en iyi halim diyebilirim. Boynunu bıraktığımda güldü ve "dönme dolap isteyen küçük kız halini tercih ederim" dedi. Güldüm. Akşama kadar lunaparkta eğlendik. Hava karardığında ise lunaparktan çıktık. Bara gidip içmek istiyordum. Kendimde olmamak bana iyi gelebilirdi. Arabayı bir bara sürdüm ve gelince Ken "lunaparktan sonra geldiğimiz yere bak.harbiden ruh sorunların var" dedi. Evet sanırım biraz deliydim. İnsanken hep öyle derlerdi yani. Gülerek "biraz sorunlu olduğumu inkar edemem" diyip arabadan indim. Bu okul kıyafetiyle biraz sırıtacaktı ama içeri girdik. Hayatı yaşamak lazımdı. Vazgeçilmezim olan viskiyi söyledim. Kende uyum sağlamak için viski söylemişti. Şu barlarda en nefret ettiğim şey içkiden önce meze getirmeleriydi. Masaya meyva tabaklarını dizerlerken elimi masaya vurup "önce içkiyi alalım" dedim. Korkarak gitti ve içkileri getirdi. Bardağı alarak Ken'e "bazen sert olmak lazım" dedim. Gülerek içkiyi kafasına dikti. Bende diktim. Bu kesmezdi. Garsonu çağırıp "direk şişeyle getir" dedim. "Peki efendim ama bu size pahalıya patlar" dedi. Sanırım kıyafetlerimiz yüzünden parasızız felan sanıyordu. "Ne diyorsa onu yap" diye Ken bağırınca hemen gitti. Gülmeden edemedim. Sanırım zorba olmanın keyfine varabilmişti. Bize bakan garson yanında iri yarı bir adamla geldi. "Bu adam olmıcak" diyerek ayağa kalktım. İri adam bize bakarak "burası siz öğrenciler için uygun biryer değil. Ödeyebilecek misiniz" diyince sinirime dokundu diyebilirim. Boynunu sıkarak bir kolona yasladım. "Bak bayım.bu aralar sinir konusunda hassasım. Lütfen damarıma basma" diyip bıraktım. Bütün güvenlikler etrafıma gelmişti bile. Adam ölüyor gibi sesler çıkarıyordu. Ölmeliydide. Güvenlikler bana kollarımdan tutarak engel olacaklarını sandılar ama vampir işi sanırım sürpriz olacaktı. İki yanımdan tuttukları kollarımı çekerek sendelemelerine sebep oldum. Kende boğazına yapıştığım adamda yarım kalan işimi devam ettirdi. Güvenliklere tek bir tekme atmam yetmişti. Kenin yanında adama bakarak "paramız var. İki dakika rahat bırakında insan öldürmek zorunda kalmıyalım" dedim. O sırada Ken'de adamı bırakmıştı. Adam öksürerek "siz kime bulaştığınızı bilmiyorsunuz." dedi. Sadece gülebilmiştim bu dediğine. Barmenden bir şişe içkiyi zorla alıp hiçbirşey olmamış gibi masamıza oturduk. Seri katil gibi göründüğümden emindim. İçkiyi kafama diktiğimde adam masanın başına gelip "size iş teklif ediyorum.ya kabul edin yada burdan ölünüz çıksın" dedi. Tanrım bu adamdaki özgüven fazla fazlaydı. İçkiyi bırakıp gülerek "ne işiymiş bakalım" dedim. Yani orada öldürürdüm ama açıkçası ne dediğini merak ediyordum. Ciddi bir tavırla "korumam olmanızı istiyorum.görünüşe göre tek bir hareketle senin iki katın bir adamı halt edebiliyorsun" dedi. İçkiyi kafama tekrar dikip içtikten sonra Ken'e uzattım. Ayağa kalktım ve adamın kulağına fısıldayarak "aynı anda onun gibi yüzlercesini halt edebilirim.madem gücümün farkındasın sana benim burdan sağ çıkamayacağımı düşündüren şey nedir merak ettim" dedim. Tam bir psikopat halim vardı. Bir anda gülüp "etrafına bak" dedi. Gözlerimi gezdirdiğimde silahlarını bana ve Ken'e doğrultmuş adamlar gördüm. Hah der gibi gülerek "çekinme bizi vurmalarını söyle. O metal parçalardan pek korkmuyorum." dedim. Bu adam artık canımı sıkmıştı. Ken'e dönüp "kalk eğlenecek başka bir yer bulalım" dedim. Kalktığında nispet olsun diye çıkışa yavaşça gittik. Birinin tetiğe basma sesini duyabiliyordum. Bastığı anda eğildim ve boşa gitti mermi. Arkamı dönüp "ıska" diyerek güldüm. Bardaki insaar kaçışıyorlardı. Bu yüzden bir süre ateş edemediler. Kimse kalmayınca gidip barın kapısı kapattım ve ölmeyi siz istediniz" diyerek dişlerimi çıkarttım. Kende öyle yapmıştı. Adamlar neye uğradıklarını şaşırmış vaziyette silahlarını sıkmaya başladılar. Onalr boş yere sıkarken birinin arkasına koştum ve boğazına yapıştım. Kan içmeme gerek yoktu ama bu beni korkutucu yapıyordu. Kende birini ısırıp öldürdükten sonra patrona dönüp "içkiyle açlığımızı bastırmamıza izin vermezsen böyle olur" dedi. Adam resmen titriyordu. Yalvarmaya başladı. "Lütfen. Ne isterseniz veririm paralarımın hepsi sizin olsun ama öldürmeyin" diyordu. Adamı öldürme zevki bana kalmıştı. Kende diğer kalanları öldürüyordu. Dişlerimi adamın boğazına geçirdim ve kuruyana kadar bütün kanını emdim. Ağzımı gömleğine silip kene döndüm. "Yakmalıyız.yoksa diş izleri dikkat çeker" dedi. Haklıydı. Adamları yaktık. Kameralarıda patlatıp arabaya bindik. Rastgele sürdüm arabayı. Bir süre yol aldıktan sonra "artık evine gitmelisin" dedim. Gülerek "ben okulda kalıyorum.eve çıkmak sıkıcı olur diye" dedi.
-nasıl yani okulda nerede kalıyorsun.
+4. Kat yurt gibi bişey uzaklardan felan gelenler orda kalıyor
-peki ailen
+onlar öldü
-çok üzgünüm bu konuyi açmak istemedim
+sorun değil. Beni okula bırakırsan affedebilirim dedi. Arabayı okula doğru sürdüm. Gelmemiz bir saatimizi almıştı. Yürüme kısmına geldiğimizde "bugün için teşekürler" dedim. "Önemli degil.asıl ben teşekür ederim" dedikten sonra arabadan indi. Koşarak gözden kayboldu. Bende eve doğru sürdüm. Eve geldigimde kapıyı julia açtı. Direk odama çıktım. Yemek yerdim ama kan içmiştim. Odamda Stefan'ı gördüm. "Senin burda ne işin var çık odamdan" diye bağırınca "sen kan mı içtin." dedi. Şüpheci bir şekilde bakıyordu. "Sanane bundan.çık burdan" diye çıkıştım. Yatağıma oturup "sen beni affetmeden çıkmıyorum" dedi. Pis pis güldüm. "Seni asla affetmicem."
Arkadaşlar merhaba. Umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur. Lütfen vote ve yorumlarınızo esirgemeyin.iyi okumalar :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Neyim ben
FantasyHayatımda hersey çok normaldi. Şimdi ne mi değişti? ben değiştim. Eskisi gibi değilim artık. Ben insan değilim. Etrafım vampir, büyücü ve kurt adam dolu. Bense bunların tek hedefiyim. Hepsi bana alacaklı gözle bakıyorlar. Kimileri yaklaşamıyor, kimi...