52. bölüm

7.5K 504 107
                                    

Tamam kıskanması biraz  hoşuma gitmiş olabilir. İster istemez tebessüm ettim. ''çok mu komik'' diye çıkıştı. Cevap vermeden alt dudağını dudaklarımın arasına aldım. Ardından ''mutlu olunca da gülünür'' dedim. Oda bir tebessüm etti. Bu kadar duygusallık yeter diye düşünüp ''hadi bişeyler yapalım'' dedim ve koltuğa zıpladım. ''yat uyu Elena ne yapalım bu saatte'' dedi. Hiç eğlenmesini bilen yok. Emma olsa yerinde durmaz. Nasıl da özledim Emma'yı. Düşüncelere dalmışken Eric gözümün önünde el sallayıp ''ne düşünüyorsun daldın'' dedi. Pis bir sırıtış atıp ''madem sen uyuyorsun bende eğlenceme devam ediyim'' dedim. Tek kaşını kaldırdı. Tabi merak ediyor. Açıklama yapmadan mutfağa gittim ve bir bıçak aldım. Geri oturduğum yere geldim. Bileğime bir kesik attım ve kan akarken ağzıma koydum. Elimi geri çekip ''mazoşist misin yoksa deli mi?'' diye sordu. Soruya soruyla karşılık vererek ''hangisini olmamı istersin?'' dedim. ''Seninle uğraşılmaz'' diyerek koltuktan kalktı. Bileğimden tutarak çekti. Burdan anladım ki bir yere götürüyor. Kapıya doğru çekiştire çekiştire yürürken ''nereye gidiyoruz'' dedim. Tek bir kelime söylemişti. ''denize''. Yani iyi olabilirdi. Kapıyı açtığı gibi karşımızda bir kız belirdi. Kız gülerek ''sürpriz yapmak istemiştim ama evi büyülemişsin'' dedi. Eric kıza nefretle bakıyordu. Merakıma yenik düşüp ''sen kimsin'' diye sordum. ''Bunu aslında benim sormam lazım.'' dedi. O sırada Eric  kolumu bırakmıştı. Bakışlarını kızdan ayırmıyordu. ''Ama ben sordum'' dedim. Kız gözünü benden ayırıp Eric'e sabitledi. ''seni özledim'' dedi. Bu kızı tanımıyordum ama çok sinirimi bozmaya başlamıştı. Sesimi yükselterek ''burada ne oluyor'' dedim. Kız sinirle bana dönüp ''sen kimsin bana sesini yükseltiyorsun'' dedi. Tam ağzımı açıcakken Eric eliyle susmamı söyledi. Ardından kıza dönüp ''sen kimsin benim sevgilime sesini yükseltiyorsun'' dedi. Kız gülmeye başlayınca üstüne atladım. Boğazını sıkarken ''vampirleri sevmediğini sanıyordum kardeşim'' dedi. Kardeşim mi dedi ben mi öyle duydum. Bu konuda aydınlanmam lazımdı. Kızın üstünden kalktım. Ardımdan oda kalktı. Eric duygusuz bir yüzle ''buraya neden geldin'' diye sordu. Kız bana bakarak ''kardeşimi özledim'' dedi. Bunlar kardeş miydi? Eğer öyle olsaydı Eric neden böyle davranıyordu? Değilse bu kız kim? diye düşünürken kız Eric'e ''seni özledim kardeşim'' dedi. Eric tekrar bileğimden tuttu. ''Benim 2 kardeşim vardı. İkiside 5 yıl önce öldü'' deyip dışarı çekti. Arabaya kadar sürükledi. Yürürken kıza baktığımda öylece kapı dışarısında duruyordu. Önüme dönüp arabaya bindim. Bir anda tüm morali bozulmuştu. Merakta etsem ne olduğunu sorup canını daha çok sıkmak istemedim. Bir barın önünde durdu. ''Denize gittiğimizi sanıyordum.'' deyince ''orayada gideriz'' diyip arabdan indi. Arkasından inmek durumunda kaldım. O viski söyledi. Sarhoş olmak istemiyordum. Çünkü saçmalardım. Bu yüzden bira söyledim. Çok hızlı içiyordu .beşten sonrasını saymadım. Duracak gibi gözükmüyordu. Elinden içkiyi çektim. Bana bir şey deme gereksinimi bile hissetmeden bir içki daha satın aldı. Bu hali hiç hoşuma gitmiyordu. Kalktım ve kolundan çektim. Bunu yaparken ''bu kadar yeter hadi eve gidelim'' demiştim. Kolunu elimden kurtarıp ''henüz sarhoş olmadım'' dedi. O inatsa bende inatım. Vampir gücümle çektim. 1 saniye bile sürmeden arabanın önünde olduk. İnsanlar görmüştür ama sarhoş kafayla unutur giderlerdi. Kapıyı açtım ve içeri itekledim. ''Ne yapıyorsun'' diye çıkıştı. ''Seni dünyaya getiriyorum'' deyip gülümsedim. Sürücü koltuğuna geçtim ve gaza bastım. İstediğim yere geldiğimizde de arabayı durdurdum. Kolundan sürükleye sürükleye ağaçların arasından geçtik. Sona geldiğimizde ''1..2..3.'' diyip aşağı attım. Deniz ona çok iyi gelirdi. Arkasından bende atladım. Su yüzüne çıktığımızda ''uçurumun kenarına oturup gökyüzünü izleriz sanıyordum'' dedi. Gülerek ''o pek eğlenceli olmazdı. Sudandan gökyüzü görünüyor'' diye karşılık verdim. ''Bana çok iyi geliyorsun diyip dudağıma yapıştı. Arada saçlarımda su nedeniyle kaynadı. Öpüşme anında dudağımdaki yaranın acıdığını hissettim. Tuzlu su tabi yanacak. Hiç bozuntuya vermedim. Bu anı bozmak istemiyordum. Dudağımdan ayrılır ayrılmaz gülüp beni suya batırdı. Ani yakalanmıştım. İyi su yuttum. Gücümle çıkıp aynısını ona yaptım. Bastırdığımdan dolayı dişlerimi sıkarak ''demek hazırlıksız yakaladın ha'' dedim. Bir baktım Eric yok. Çocuk büyücü tabi kafası rahat. Etrafımda göz gezdirdim. Karanlıktan başka hiçbir şey yoktu. ''huhu nerdesin mızıkçı'' diye bağırdım. Hala çıt yok. Tabi onu attığım için intikam alıyor. Ama bilmediği bir şey var ki ikna kabiliyeti yüksek bir insanım. Ağlamaya başladım. ''Eric lütfen gel çok karanlık'' dedim hıçkırıklarımın arasında. Yaklaşık 100 metre ilerden çıkıp ''yemezler'' dedi. Tamam biraz bozulmuş olabilirim. ''Çok mu komik. Gel buraya'' diye bağırdım. Niye ben gitmiyorum diye sorarsanız gider gitmek büyüyle yok olabilir ve ortada kalabilirdim.  Yanıma gelip ''hadi gidelim'' dedi. ''Biraz daha kalalım lütfeeen'' diye yalvardım.  Yaklaşık bir saat daha yüzdük. Tabi sonra işin tırmanması vardı. Bence çok zevkliydi. O büyüyle çıktı ben ise tırmandım. Arabaya ıslak ıslak binince tüm döşemeler mahfoldu tabi. ''Sen temizliceksin arabamı'' diyip motoru çalıştırdı. ''iki büyü yapacaksın ondan mı kaçınıyorsun'' dedim. Gülerek ''Senin suçun sen düzelteceksin.'' dedi. ''Bak bak birde emrediyor''dedim. ''Evet öyle'' dedi ondan sonrada hiç konuşmadık. Eve geldiğimizde o kız hala kapıda duruyordu. Eric'in o gülen yüzü geri asıldı. Arabadan inip kızın üstüne yürüdü.  Kıza aşağılayıcı bakarken ''Neden hala burdasın'' dedi. Bu olaya karışmamanın daha iyi olduğunu düşündüm. Kız çok üzgün görünüyordu ama haksız olduğu çok bariz belliydi. ''Eric ben bir hata yaptım bunun bedeli bu kadar ağır olmamalıydı. Hem gidecek başka bir yerim yok'' dedi. Eric sırıttı ama bu mutluluk belirtisi veren bir sırıtma değildi. Bunun ardından ''gidecek yerin yok mu? Aa pardon sen artık büyü yapamıyordun değil mi?'' dedi. Arabaya yaslanmış onları izliyordum. Tabi ne dediklerini anlamıyordum. Kız mahçup bir halde ''Ne yapacağımı bilememiştim. Bunun bedeli bu kadar ağır olmamalıydı'' dedi. Eric net bir şekilde ''zaten bir bedel ödemiyorsun. Tercihini yaşıyorsun'' dedi. Harbi merak ettim. Eric yanıma gelip kolumdan çekti. ''Hadi eve girelim'' dedi bu arada. İçeri girdik kız kapıdan bakıyordu. Hiç kusura bakmasın ama sormak durumundaydım. Kapıyı kapar kapamaz ellerimi göğsümde birleştirdim. ''O kız kim ve aranızdaki olay ne'' dedim. Koltukta yayılırken ''bilmene gerek yok o kadar da önemli değil'' dedi. 

+Ama bilmek istiyorum Eric

-Bilmene gerek yok

+Yaşamamıza da gerek yok ama yaşıyoruz değil mi? Hem biliyorsun ki her türlü öğreneceğim

-Sonra anlatırım Elena çok uykum var dedi. Ve olduğu yere uzandı.

''Peki sen bilirsin'' diyip tam olarak uyumasını bekledim. Çok uzun sürmemişti. Yoruldu tabi. Sonra kapıya yöneldim ve kızın orda olması için dua ettim. Kapıda oturmuştu. Ben gelince ayağa kalktı. ''otur otur'' deyip el işareti yaptım. Oturdu. Gözleri doluydu. Bende yanına oturdum. ''Ne olduğunu anlatmak ister misin'' dedim. Sinirle bana dönüp ''sevgilin anlatmadı mı'' dedi. ''Eğer kardeşini tanımıyorsan söyleyeyim sinirliyken hiçbir şey anlatmak istemez'' dedim. Bozulmuş gibiydi. Derin nefes almasından anlatacağını anladım.  ''Biz black soyundayız biliyorsundur. Bizi öldürmek istediler çünkü tehlikeli ve güçlüydük. Ericleydik ve karşı taraf çok kalabalıktı. Bir kaç gün kaçtık ve sonra ben bu kovalamacadan kurtulmak için vampir oldum. Peşimi bıraktılar. Bizde aile çok önemlidir ve böylece ihanet etmiş oldum. Artık bir vampirim ve lanet olsun ki geri dönüşü yok'' dedi. Bunları anlatırken hıçkırıklara boğulmuştu. Eric haklıydı. Anca beraber kanca beraber yani. Ama kardeşidir sonuçta. En son olarak ''vampirlerden nefret eder seni nasıl sevebildi'' cümlesini ekledi. ''Teknik olarak öyle değil. Hem her vampir kötülük yapacak diye bir şey yok'' dedim. ''Bak benim ona kendimi affettirmem lazım. Lütfen yardım et.'' dedi. Ne yapsam bilmiyordum ama kızı çok samimi buldum. ''kalacak yerimde yok'' deyince iyice üzüldüm. ''Bak seni eve sokacağım ama rahatsız etmeyeceksin bu gece yarın kendini affettirir ya da olmazsa gidersin'' dedim. ''Ama büyü yapmışsa sen nasıl sokacaksın'' dedi. ''Bana kapalı değil istediğimi sokabilirim bence'' dedim. Pek iyi sallayamadım ama Eric bu kıza güvenmiyorsa bende güvenemezdim. Odaklanmam  biraz zamanımı aldı ama denediğimizde içeri sokabilmiştim. Eric koltukta yatıyordu. Yan koltuğuna geçip sabaha kadar hiç konuşmadan Erici izledi. Bende sadece vampir olmadığımı anlamaması için sabaha kadar oturmak durumunda kaldım..


Arkadaşlar biliyorum geç geldi ama anca şimdi yazabildim. Bir oruçluk geldi yerimden kalkamıyorum. Umarım anlarsınız. Sabrınız ve yorumlarınız için teşekürler 200  bin olmak üzereyiz. büyük bir kitle oldu. Açıkçası beklemiyordum. Hepinize çok teşekür ederim. iyi okumalar.



Neyim benHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin