Mha × Reader || Tamamlandı

✨Aoyama✨

Bu bölüm yaseminx12 'nin isteği üzerine yazılmıştır. Sınavdan çıktım ve başım feci ağrıyor o yüzden çok yazamadım ama Villian hallerini yazınca bunu düzeltmeye çalışacağım iyi okumalar.

✨✨✨

"Gün ışığım~"

Sevgilin'in sesini duyduğunda gözlerini araladın. Hafifçe doğrularak onun her daim parlayan gözlerine baktın.

"Günaydın balım." Dedin uykulu sesle.

Yanına gelip sarı saçlarını savurarak sana elini uzattı. "Hadi prensinle gel sana bol peynirli kahvaltı hazırladı." Dedi kendini överek.

Gülüp elini tutarak kalktın. Aoyama tam bir centilmendi. O senin beyaz atlı prensin olmasa da ışıklı prensindi. Yataktan kalkıp tıpkı kendisi gibi odası da pırıltılı olan sevgiline baktın. "Senin işin yok mu balım?" Dedin gülerek.

Aniden aklına gelmiş olmalı ki hızla kostümünü alarak çıktı. Arkasından başını iki yana salladın. Seninle ilgilenmekten hep işlerini unutuyordu. Ne kadar hoşuna gitse de sorumluluğunu hiçe sayması doğru değildi.

Mutfağa girip senin için hazırladığı kahvaltıya baktın. Oturup yemeye başladın. Bol bol peynire doyduktan sonra kalkıp ev işlerini halletmeye başladın. Bu gün izinli olduğun için bol bol dinlenecektin. En azından öyle olacağını sandın.

✨✨✨

Akşam saat dokuz gibi Aoyama'nın gelmesini bekliyordun. Yemek yapmıştın ama soğumuştu. İç çekip televizyona boş boş baktın. O sırada telefonuna bir arama geldi. "Efendim?" Dedin.

"Merhaba hanımefendi. Hastaneden arıyoruz. Sevgiliniz hastane-"

Daha fazlasını dinleyemeden telefon elinden düştü. Koltukta olduğun için düşmedin ama göz yaşların düşmüştü. Ona bir şey olma korkusuyla çantanı ve montunu alarak hızla çıktın. Koşarak hastaneye ilerlemeye başladın. Göz yaşlarından etrafı bulanık görsende durmadın.

Hastaneye geldiğinde bütün enerjinin vücudundan çekildiğini hissettin. Hızla içeri girdiğinde beklemediğin bir şey gördün.

Aoyama sapa sağlam karşındaydı. Etrafa baktığında bütün A sınıfının burda olduğunu gördün. Ayrıca etraf çok güzel şekilde süslenmiş yürüdüğün yerler gül yapraklarıyla süsülüydü.

Sinirlerin boşalırken hıçkırıp Aoyamaya baktın. Ne kadar korkmuştun bir Tanrı bir sen bilirdi. Bacaklarından gücün çekilmesiyle yere düşüp daha çok ağladın. İyiydi. Bir şeyi yoktu. Ama hissettiğin korku çok fazlaydı.

Yanına gelip yanına çöktü ve saçlarını okşadı. "Özür dilerim Gün ışığım. Süpriz yapmak istedim sadece."

Başını iki yana sallayıp gözlerini sildin sadece.

Senin konuşmayacağını anlayınca yüzük çıkarıp devam etti. "Bizim gibi bir sürü parlak yıldız yapalım mı?" Dedi gülümseyerek.

Gülümseyip boynuna atladın. Ağlayarak geldiğin yerden sözlünle el ele çıkıyordun. Bu gün senin için en güzel gündü. Bütün A sınıfıyla bir bara gidip kutladınız.