Mha × Reader || Tamamlandı

😁Sero😁

Sero senden bir yaş büyüktü o 2-A da sen ise 1-A'daydın. Özgünlüğün menaydı. (Ben 10'daki Gwen gibi. ) O gün 1-A ve 2-A birlikte çalışıcaktı. Geçen sene tıpkı onlara yaptıkları gibi sizi de -bu sefer daha zorlu canavarlara karşı- ormana bıraktılar. Sınıf arkadaşlarınla pek anlaşamazdın bu yüzden onları bırakarak uzaklaştın. Özgürlüğünle kendine bir plaka yaparak üstüne çıktın.

Kimseyi umursamadan ilerlerken bir patlamayla irkildin. O tarafa baktığında 2-A sınıfının olduğunu gördün. Gülümseyerek üstlerinden onları izlemeye başladın. 2-A sınıfıyla kendi sınıfından daha yakındın. Çünkü onlar eğlenmeyi biliyordu ve anlaşıyordunuz.

Düşünün ki Katsuki bile sizin ona abi demenizi istiyordu! O da size kardeşim diyordu. (Keşke bana da dese...)

Yanlarına gitmeye karar vermiştin ki Seroyu gördün. Kafası kanıyordu! Kalbin sıkışmaya başlayınca hızla aşağı atlayıp Seroya saldıran canavarı güçlerinle bayılttın.

Sero'nun yanına gidip elini uzattın. Sevgilin gülümseyerek elini tutup kalktı. Sınıf arkadaşlarının sana seslendiğini duyunca hızla Sero'nun yanağına öpücük kondurup sınıf arkdaşlarına koştun.

Nerdeyse akşam üstüyken kamp alanına yeni varmıştınız. Yemek hazırlarken arada Sero kimseye görünmemeye çalışarak yanına gelip enseni ya da boynunu öpüyordu. Özellikle Bakugou'nun görmesinden korkuyordun.

Çünkü ne zaman Sero sana yaklaşsa çocuğun bir yerlerini kırıyordu. Elindeki sebzeleri doğramayı bitirip arkanı döndüğünde Seroyla dudaklarınızın arasında bir kaç parmaklık boşluk vardı. Hafifçe yutkundun.

Bakışlarını Sero'nun gözlerine çevirdiğinde dudaklarına baktığını gördün. O sırada Katsuki ikinizin arasına girip senin omzuna kolunu attı. "Bant çocuk! Al sebzeleri götür." Sert bakışları Sero'nun üstündeyken elindeki sebzeleri Sero'nun eline tutuşturdu.

Gülerek Katsuki'nin kolunun altından çıkıp Seroya yaklaştın. "Gölün orda. Bu gece." Dedin kulağına doğru. Ardından Katsukiyle uğraşarak yemek yediniz.

😁😁😁

Gece saat 3'e gelirken ayaklarını suya sokup Seroyu bekledin. Gözlerin yavaş yavaş kapanıyordu bu yüzden sessizliğe kendini bıraktın. Burnuna gelen güzel kokuyla hemen gözlerini açarak önüne tutulan mavi menekşeye baktın.

Kıkırdayarak arkanı döndüğünde orda Seroyu gördün. Ayağa kalkıp sıkıca boynuna sarıldın. Ona sarılmak seni güvende hissettiriyordu. Yanağına ufak bir öpücük kondurduktan sonra başını boynuna koydun.

Çiçeği saçlarına taktı. "Seni beklettim mi?" Dedi.

Gülümseyerek ellerini tuttun. Yavaşça gözlerine bakarken ona sıcak bir gülümseme armağan ettin. "Seni sonsuza kadar beklerim sevgilim."

Saçlarına bir öpücük kondurup yere oturdu. Sende onun kucağına oturup başını göğsüne yasladın. Kollarını beline doladı. Kalbinde uçuşan kelebekler seni mutlu ediyordu.

Uzun bir süre birbirinize sarılı sessizce aynı pozisyonda kaldınız. Bir anda ne olduğunu anlamadan suya düştünüz. Boğazına kaçan su genzini yakarken hızla yüzeye çıktın.

Öksürüklerinin arasında boğazına kaçan suyu kustun. Ne zaman çıktığını bilmediğin Sero seni çekip karaya oturttu. Yüzünü avuçalayarak yanaklarını okşadı. "İyi misin?"

Başını salladın hafifçe. Tam o sırada arkanızda patlayan kahkahayla sesin sahibine baktın. Katsuki ve Denki vardı.

İkisine de trip atmak için kollarını Sero'nun boynuna dolayarak onları görmezden geldin.

Bütün gece sen ve Sero maalesef ki Denki ve Katsuki ile uğraşmak zorunda kalmıştınız. Sabah uykulu bir şekilde uyanırken saatin çoktan ders saatine yaklaştığını gördün. Hızla kalkarak giyindin. Koşarak sınıfının yanına gidecek iken hızla toprak seni içine çekti.

"Hey!" Bağırışının ardından gücünü kullanarak kendini çıkarmaya çalıştın fakat olmadı.

Bakışlarını kaldırdığında nefesin kesildi. Çünkü karşında villianlar vardı. Gücünü kullanacağın sırada villianlara karşı önüne geçen 2-A sınıfından Kirishima, Sero ve Denki senin önüne geçip villianlara saldırmaya başladılar.

Onlar'a Todoroki de katılınca Sero geri çekilip yanına koşmuştu. Seni hızla ordan çıkardı. "İyi misin?" Dedi endişeyle.

Başını sallayıp konuştun. "İyiyim. Bir an şaşırdım." Sesin kendinden emin çıktı.

Tam o sırada Sero'nun arkasından gelen ateşi fark edince ona sarılarak kalkan yaptın. Ateşler kalkanını zorlarken Seroya daha sıkı sarılarak güç almaya çalıştın. En sonunda dayanamayacağın kadar artınca son gücünle kalkanı nlara doğru savurarak patlattın.

Ateş püskürten villian savrulup bayılınca Sero'nun yanına çöktün. Etrafa kısa bir göz gezdirip kimsenin olmadığına kanaat getirince boynuna sarıldın. "Sero... İyi misin?" Dedin endişeyle.

Geri çekilip senin yüzünü avuçladı. "İyiyim. Hadi diğerlerine yardıma gidelim."

Ayağa kalkıp hızla beraber diğerlerine yardıma gittiniz. Uzun bir savaşın ardından güneş gökyüzünü aydınlatırken hepiniz çökmüş bir biçimde olduğunuz yere düştünüz.

Sero'nun göğsüne yatıp gözlerini kapattın. Beline dolanan kollarla gülümseyerek kendini güzel bir uykuya bıraktın.

😁😁😁

Hellooo!

Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Sero beyefendi yeteri kadar ilgi görmüyor bence. Bu yüzden sırayı bozup Sero aşkıma yazmak istedim. Neyse iyi günlerr 😌