-5-

1.7K 84 10
                                    

5.BÖLÜM : İLK ÖPÜCÜK

"Aşk dolu bir sevgili dokunuşu buz tutmuş bir kalbi eritmeye yeter mi? Bir kadının ruhundan akan hayat neşesi soğuk bir adamı yeniden sevmeye iter mi?"

&

Duyduğum cümle doğru muydu?
Yoksa aklımı tamamen kaçırmış mıydım?

"Evlenmek mi?" diye soludum dehşetle.

Yalnızca başını salladı.Öfke bedenimi ele geçirirken bardağı sinirle masaya vurdum. Bu hareketimle çenesini sıkarak geri çekildi. Ayağa fırladım.

"Ne diyorsun be sen? Ne evlenmesi?" Deli gibi bağırıyordum. Sinirden bedenim zangır zangır titriyordu. Kendime hakim olamıyordum. Yerinden yavaşça kalktı.

"Bir antlaşma yaptık. Seni kaçırmam karşılığında Umut'un annesi olacaktın," dedi.

Üzerine doğru yürüdüm. "Annesi olacaksın dedin. Benim karım olucaksın demedin."

Bana gerizekalı mısın sen der gibi baktı. Ellerimi göğsümde birleştirdim. Her an sinirle o güzel yüzünde tırnaklarımı bırakabilirdim.

"Seni aileme taktim edeceğim. Üstelik Umut'un annesi olarak. Sence ne diyeceğim? Evli değiliz bu çocukta sürpriz yumurtadan çıktı mı? Senin hakkında etrafa nasıl söylentiler sızar haberin var mı? Üstelik bunu ailem kaldıramaz," diye bağırdı.

Grimsi gözleri öfkelendiğini gösteriyordu. Göğsünü elimle ittim. Ancak yerinden santim oynamamıştı. Gözleri ve çenesi öfkeyle daha çok kasıldı.

"Bu beni ilgilendirir," diye tısladım.

Üzerime doğru yürüdü. Gözlerindeki vahşilik kanımı ürpertse de baş kaldıran ifademi bozmadım. Bir anda saçımdaki acıyla boynum geriye doğru sarktı. Ne ara bu kadar hızlı saçıma atıldığını anlayamadım. Büyük bir tutamını hatta belki de tamamını kavramıştı. Canımı acıtacak derecede aşağı çekiyordu.

"Yoksa jet sosyeteye malzeme olmak hoşuna mı gidecek?" diye bağırdı.

Beni önüne doğru itti. Saçımı bırakmıyordu. Sendeledim. İtekleyerek merdivenlere yürümemi sağladı. Koşar adım merdivenleri çıkarken saçlarım hala elindeydi. Korkudan bedenim kaskatı kesilmişti. Bu vahşi hareketine tepki veremiyordum. Kalbimin gümbürtüsü kulaklarımı uğuldatıyordu. Odamın kapısını açtı. Beni yatağa doğru saçımdan tutarak sertçe fırlattı.

"Benim şansımı zorlama," dedi. "Bu evdeki her şey beni ilgilendirir. Sen bile. Ben ne dersem o. Şimdi hazırlan."

Yüzüne boş boş bakarak saç diplerimi ovuşturdum. Yerimden kıpırdamama daha çok sinirlendi.

"Sana rica da bulunmadım. Benim verdiğim bir emirdi," dedi ve bana iyice yaklaşarak yüzünü, yüzüme hizzaladı. "Ve ben emirlerime uyulmadığında insanlıktan çıkıyorum."

Alayla başımı diktim. Ses tonuma kinayeyi yerleştirdim. "Sanki çok insancıl bir varlıksın."

Hafifçe güldü. Yüzü, yüzüme o kadar yakındı ki tatlı nefesi bedenimi ürpertti. Ruh hali yine değişmişti.

"İnan bana güzelim daha hiçbir şey görmedin," dedi ve cevap vermeme fırsat vermeden odadan çıktı.

Kapı ardından gürültüyle kapandı. Dudağımı zorlayan bir hıçkırık serbest kaldı. Gözyaşlarım tenimi yakarcasına süzülüyordu. Başımı yastığa gömerek hıçkırıklarımı bastırmaya çalıştım. Ancak bunda başarılı olamıyordum.

Siyahın ŞafağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin