3.7

1.8K 175 59
                                    

Jungkook'la göz göze geldiğimde yüzündeki ifade birçok şeyi anlatmıştı hemen.
Kızlar muhtemelen Yeri'ninbenim hakkımda atıp tutmasına dayanamamıştı.

"Sakin olun" diye araya girdiğimde öncelike Jisoo'yu çektim kenara. Ben bir fotoğraftan endişelenirken şimdi ellerinde saniye saniye videolar olacaktı.

Jungkook'a döndüm. "Sen Yeri'yi götür lütfen"
Şaşkınca suratıma bakmaya devam ettiğinde kafamla kapıyı işaret ettim tekrar.
Gözümdeki bakış lafımı ikiletme demek istediğinde, o bana ayak uydurdu.

Bu çocuğu gerçekten çok seviyorum.
- sevmek için bahane arar oldun.
+bahaneye ihtiyacın mı var sanki?

Yeri sinirle saçını geriye atıp birkaç hakaret sıraladığında onu duymazlıktan geldim çünkü Jungkook kolundan çekerek onu da beraberinde götürüyordu.

Ortamdaki sessizliği fırsat bilerek çevre masadaki toplam 20-25 kişiye baktım . En azından kalabalık bir an değildi.

Yüzümdeki maske mimiklerimi engelliyordu. Bu yüzden usulca indirdim maskemi.
Biraz dram yapma vakti.

"Arkadaşlar" dedim. "Lütfen tanık olduğunuz ve muhtemelen kaydettiğiniz video ve fotoğrafları yaymayın. Hepiniz Jennie ve Jisoo'yu eminim ki tanıyorsunuz."
Jisoo drama kulübünden Jennie de okulun moda bölümünün defilelerinde zaman zaman yaptığı mankenlikten dolayı hatrı sayılır bir çevre için tanıdıktı. Epey kalabalık bir çevre için aslına bakarsanız.

.Ayrıca ders saatlerine bakarsak bizimle hemen hemen aynı bölümdekiler vardı burada.

"Eğer illaki paylaşmak istiyorsanız sadece şu gelip çirkeflik yapan kızı paylaşabilirsiniz ama yanlış anlaşılmalara sebep olmaması için lütfen onların da gözüktüğü videoları paylaşmayın."

Jisoo'yla Jennie'yi de alarak çıktım oradan. İnsanlara ne kadar güvenilirdi bilmem ama menajerime durumu haber vermeyi ihmal etmedim.

"Kızlar niye büyüttünüz?" Diye sorduğumda Jisoo umursamazca omuzlarını silkti karşımda.

"Senin hakkında dediklerini duysan susturmazdın bizi"
Gözlerimi devirdim. "İyi de yarın öbür gün insanlar seni reklamdan tanırsa ne olacak?"
Jisoo aniden gerildi. Alışık olmadığı için böyle bir ihtimal hiç aklına bile gelmemişti.

Ama bir an sonra beni şaşırtarak "yine olsa yine yaparım Chae. Boşuna tartışmayalım" diyerek kestirip attı.

Sadakati başka bir zamanda gözlerimi doldurabilirdi ancak şu an adrenalin hormonum her şeyi baskılıyordu.

Kai'yle ne konuştuğumu sorsalar da sonra anlatacağıma dair bir şeyler söyleyip onları gönderdim.
Jisoo Taehyung'un yanına gitmek için ayrılırken Jennie de Jimin'le gitmişti.

Cebime attığım telefonumu Jungkook'u aramak için elime aldığımda beni aradığını fark ederek hızla cevapladım.
"Chae.. neredesin?"diye açtığım anda sordu.
"Benim evimde buluşalım" diyerek telefonu kapattım.Zaman kaybetmek istemiyordum.
Biran önce Kai'nin bırkacağını söylediği flasha bakmak istiyordum.
Arabama binip hızlıca eve vardığımda Jungkook arabasına yaslanmış beni bekliyordu.

Yanına yürüyüp "havalı durmaya mı çalışıyorsun?" Diye sorduğumda gülümseyerek yaslandığı yerden çekildi.

"İşe yaramıyor mu yani?"

Gülerek "yarıyor" dedim. Ama hemen sonrasında gözlerimi devirdiğim için saçlarımı karıştırarak yanımdan geçti.
"Anlat hadi ne konuştunuz?" Diye ısrar ederken ben sadece kapımın önüne varmanın peşindeydim o an.

Burning for you// RoséKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin