~KOKU~ Tamamlandı

siebte

"-Lavinya, bir kere de ben söylemeden kalksan şaşarım kızım. Her sabah beni bağırtmaktan zevk mi alıyorsun?" ama ben bağır demiyorum ki anam kadın. Bence sen zevk alıyorsun bağırmaktan.

"-Tamam anne, kalktım geliyorum hemen" diyerek odamdan bağırdım. 

"-Bilirim ben o hemenleri. Kesin hemen gelirsin" işte bunu demeyecektin dostum, inat değil mi hemen ineceğim. 

Yataktan ışık hızıyla çıkmamla banyoya koşmam bir olmuştu. Hemen elimi yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım. Odama koşup okul eteğimi ve tişörtünü giymemle aynanın karşısına geçtim. Çabucak saçlarımı taradım ve kendi doğal haline bıraktım. Saatime baktığımda 5 dakika olmuştu sadece. Lavinya tarihine yeni bir rekor ekledim bence. 

Odadan çıkıp mutfağa girdiğimde annemin bana dönen bakışları şoka uğramış gibi donmuştu. 

"-La-lavinya, kızım bu sen misin? Allah'ım bu günleride mi görecektim. Allah'ım başımıza taş yağacak, nerelere geldik Allah'ım şükürler olsun" sevap point zirve 

"-Yapma böyle anne, beni de ağlatacaksın duygularıma hakim olamıyorum" dedim alaycı sesimle

"-Sus kız birde dalga geçiyor. Bu insanlık için küçük bizim için büyük bir adım"  anneme gülümseyerek sofraya geçmiştim. Yine döktürmüştü anam kadın. 

"-Baban, masanın üstüne harçlığını bıraktı. Çıkmadan alırsın" onaylar biçimde kafamı sallamıştım bu dediğine. Annemle birlikte kahvaltımızı bitirdikten sonra sofrayı toplarken telefonuma mesaj gelmişti. 

Emir: Kız zilli, aşağıdayım bekliyorum. Çabuk gel valla beklemem giderim. 

Şahsen ben gideceğine inanmıştım. Yarım saat sonra insem bile beni bırakıp gitmezdi. Ama bu onu bekleteceğim anlamına gelmiyordu. Bu yüzden montumu ve çantamı alıp çıkmıştım. Hemen ayakkabılarımı giyip aşağı inmemle kapının önünde arabaya yaslanmış bir Emir görmem bir olmuştu. Kapının kapanma sesini duymasıyla bana dönmüştü.

"-Ooo Lavinya hanım. Siz bu kadar hızlı iner miydiniz ya. Ben bir 15-20 dakika beklerim diyordum" bu sabah herkeste ne var ya?

"-Annem bir sen iki Emir. Nolmuş yani erken uyandıysam?" Emir bana inanamayan gözlerle bakmaya devam ediyordu. 

Konuşarak okulun kapısına varmıştık bile. Emir ile olduğumda zaman çok hızlı geçiyordu. Keşke derslerde de bu kadar hızlı geçseydi. 

Emir'le yan yana merdivenleri çıkıp benim sınıfıma girmiştik bile. Bazen gerçekten korumacı bir abi gibi davranabiliyordu. Sırama baktığımda Bulut gelmişti bile ve sırasında kitap okuyordu. 

"-Ooo Bulut kankacım erkencisin. Bugün herkeste bir erkenci ya, bende mi bir sorun var?" bu dediğine gözlerimi devirerek gülmüştüm. 

"-Ben hep erken gelirim okula, evim yakın sayılır" demişti Bulut'ta. 

"-Bizim de evimiz yakın ama Lavinya hanımın kış uykusundan uyanmasını beklemek en az yarım saatimizi alıyor. Bugün erken uyandı da erken geldik yoksa daha onu bekliyor olurdum" Allah'ım nolurdu yani beni rezil etmeyecek bir arkadaş yollasaydın. 

"-Ben geç uyanmıyorum bir kere sen erken geliyorsun. Annemle iş birliği yapmışsınız beni gömmek için resmen" diyerek kendimi savunmuştum hemen. Bu dediğime Bulut'ta gülmüştü. 

"-Haksız mıyım ama Bulut kankacım. Bende insanım ama Lavinya gibi kış uykusuna yatmıyorum. Seni alan yandı valla" diyerek topu Bulut'a atmıştı Emir, iyi halt etmişti.