Herkes yemeklerini bitirdiğinde saat çoktan gece dokuz olmuştu bile. Güzel sınıfım da yine beni şaşırtmayarak ortaya aşırı özgün (!) bir fikir atmışlardı.
Sonuç olarak şu an sınıfın yarısı olarak doğruluk mu cesaret mi oynuyoruz. Sınıfın yarısı çadırlarına çekilmişti ama Emir her boş şeye atladığı gibi buna da atlayıp Bulut ve beni de ikna etmişti. Bende nasıl olsa o kadar kişi arasında bana gelmez diyerek tamam demiştim.
Rastgele birinin şişeyi çevirmesiyle şişe bir kız ve Bulut'un arasında durmuştu. Cevaplayan taraf Bulut'tu ne yazık ki.
"-Bizim sınıftan biriyle sevgili olsan bu kim olurdu?" dedi ve gülmeye başladı. Bende soruyla birlikte kafamı Bulut'a çevirmiştim. Bulut'ta sanki hissetmiş gibi kafasını bana çevirdi. Göz göze gelmemizle suratına mahcup bir ifade yayıldı.
"-Sınıftan kimseyi tanımıyorum, bu yüzden tek tanıdığım ve sevdiğim kişi olduğu için Lavinya" demesiyle herkesin gözleri bana çevrilmişti. Kızlar anlam veremediğim bir sinirle bakarken erkekler ortaokulda sevgili görmüş kertenkeleler gibi bakıyorlardı. İlk defa mı sevgili kelimesi duyuyorsunuz acaba?
Gözlerimi Bulut'a çevirdiğimde zaten bana baktığını farkettim. Kafamı sorun yok der gibi salladığımda o da rahatlamış olacak ki omuzları inmişti ve tebessüm etmişti."-Sen çevir o zaman Bulut" ortadan birinin seslenmesiyle Bulut şişeyi çevirmişti. Şişe İrem ve bir kızın arasında durmuştu. Cevaplayan taraf İrem'di.
"-Bende sana aynı soruyu sorayım o zaman. Sınıftan biriyle çıksan bu kim olurdu?" bunu sormasına bile gerek yoktu çünkü tam da tahmin ettiğim gibi kız cümlesini bitirir bitirmez İrem'in gözleri Bulut'a çevrilmişti.
Ama Bulut ısrarla gözlerini İrem'e çevirmiyordu ve bu beni güldürmüştü. Güldüğümü duyan Bulut hemen kafasını bana çevirdi ve ben suçsuzum dercesine kafasıyla İrem'i gösterdi. Şu an aşırı komik ve masum gözüküyordu.
Çünkü abisini annesine ispikleyen kardeşler gibi bakıyordu resmen. Bulut'a omzumu silkmemle ağzı hafif açılmıştı ve daha da komik bir görüntü kazanmıştı. Tekrar gülmemle Bulut kafasını şişeye çevirdi."-Canım bunu sormana bile gerek yok bence bu sınıfta sevgili olabileceğim tek kişi Bulut" diyerek iğrenç gülümsemesini Bulut'a yolladı.
Ama Bulut inatla ona bakmamaya devam ediyordu. Havadaki kuşa bile bakmıştı ama bir kere bile İrem'e bakmamıştı. Bu beni nedensizce mutlu etmişti.
Şişenin bir kaç kez daha çevrilmesiyle tanıdığım kimseye çıkmamıştı. Çoğunda da ya en rezil olduğu anı yada en utandığı anı sormuşlardı. Ne kadar yaratıcı bir sınıfımız olduğunu söylemiştim değil mi?
Şişenin tekrar çevrilmesiyle Emir ve benim aramda durmuştu ve şans yüzüme gülmüş olacak ki cevaplayan taraf Emir'di. Gözlerimi gülerek Emir'e çevirmemle çatık kaşlarıyla bana bakıyordu.
"-Cesaret diyorum ben soracağın sorulardan şimdiden korktum Lavinyaşkım" demesiyle tekrar güldüm ve cesaret görevi için gözlerimi etrafta gezdirdim. Yaptırabileceğim bir şey yoktu çünkü gecenin bir yarısı ormanın ortasındaydık. Mecbur aramızdan birine bir şey yaptıracaktım.
Gözlerimin Bulut'a çevirmemle aradığımı bulmuş gibi gülümsedim. Bulut'ta bana anlamaz gözlerle bakıyordu. Ona sinsi bir gülümseme yollayarak kafamı Emir'e çevirdiğimde o da şok olmuş gözlerle bana bakıyordu.
Ne yaptıracağımı anlamıştı büyük ihtimalle yada kafasından bir tahmin yürütmüştü. Ama bu sefer benim aklımda ki fikir Emir'in fikrini bile geçebilirdi."-Kızlar yanınızda koyu renk rujunuz var mı?" bilerek koyu renk istemiştim daha da belli olsun diye.
"-Lavinyaşkım inşallah o ruju yemek için istiyorsundur. Anlıyorum ormandayız ama daha yeni yemek yedik bence öyle hayvani içgüdülerine kanma. Aklında ki fikirlerden gerçekten korkmaya başladım" ben bile korkmuştum Emir böyle söyleyince. Aşırı kötü bir şey yapmayacağım ki neden böyle oldu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~KOKU~ Tamamlandı
ChickLit-"Ben çok özür dilerim ama k-kokun çok benziyor ben kendimi tutamadım." dedi kekeleyerek. Anlam veremedim kötü mü kokuyordum? Daha dün duş almıştım kötü kokmamın imkanı yoktu ama bu çocuk neden böyle bir tepki vermişti ki? -"Ne varmış benim kokumda...