Sabah alarmın sesiyle uyanmamla tam saatinde uyandığımı farketmiştim. Hemen banyoya giderek kısa bir duş aldım ve dişlerimi fırçaladım. Okul kıyafetlerimi de giyerek mutfağa ilerledim. Annem çoktan kahvaltıyı hazırlamıştı. Kahvaltımı da yaptıktan sonra Emir'in mesaj atmasıyla aşağı inmiştim.
Her zaman ki gibi sohbet ederek okula varmamızla sınıflarımıza doğru ilerledik. Bulut daha gelmemişti bende kendi sırama ilerledim. Dersin başlamasına daha 15 dakika vardı, anlaşılan Bulut geç kalmıştı.
Düşünmeyi bırakarak kollarımı masaya koydum ve kafamı da üstüne koyarak uyumaya çalıştım. Aradan çok geçmeden omuzlarımda bir ağırlık hissetmemle hemen kafamı kaldırdım.
Karşımda elinde sırtımdaki montun sahibi olarak Bulut'u görmeyi beklemiyordum. Ben uyurken sırtıma mont koymuştu ama ben buna düşerim.
Şaşkın ve anlamaz gözlerle ona baktığımı farkettiğinde;
"-Sınıf biraz soğukta bende uyuduğunu görünce üşüme diye montumu koymak istedim" tamda tahmin ettiğim gibiydi.
Uyku sersemi bir şekilde "-Sağol" diyerek gülümsemiştim. Hocanın gelmesiyle montunu ona uzattım ve o da gülümseyerek aldı.
"-Evet arkadaşlar dersimize geçmeden önce bir şey söylemek istiyorum. Okulumuzda yarın için bir kamp gezisi düzenlenecek. İzin kağıdı almak isteyenler nöbetçi öğrenciden alabilir, imzalatıp getirmeyi unutmayın. Yarın sabah gidip bir gece kamp yapıp ertesi sabah geri döneceğiz zaten. Lütfen kamptan veya ormandan korkanlar, böceğe falan alerjisi olanlar önceden söylesin sonradan bir sorun çıkmasın"
Uzun zamandır okulda gezi düzenlenmiyordu ve bizim okulun gezileri çok eğlenceli oluyordu. Annemlerde genelde izin veriyorlar.
Dersin bitiş zilinin çalmasıyla Bulut arkasını dönmüştü tam ağzını açıp bir şey diyecekken kapıdan bağırarak biri girmişti. Bence artık tahmin etmesi zor değildir.
"-Lavinyaşkım geziye gidiyoruz kesin değil mi çok eğlenceli olacak" diyerek yanıma oturmuştu.
"-Evet, anneme sormam gerek bile yok kesin izin verir" dememle Bulut'a dönmüştük.
"-Bulut kankam sende geliyorsun değil mi? Bence sakın kaçırma bizim okulun gezileri aşırı eğlenceli oluyor"
"-Gelirim büyük ihtimalle, bana da farklılık olur" çok eğlenceli bir gezi olacağı kesin.
"-Ay inşallah 3 kişilik çadır vardır, kankalarımla gece çekirdek çitleyerek dedikodu yaparız. Hatırlıyor musun Lavinyaşkım bir kere hep beraber kampa gittiğimizde altına yapmıştın, bütün çadır leş gibi kokmuştu" diyerek kahkaha atmasıyla Bulut inanmayan gözlerini ışık hızıyla bana çevirmişti.
"-Altı yaşındaydım hatırlamıyorum bile ayrıca yatarken çok su içmiştim. Uyurken de bir yandan abim bir yandan Emir sıkıştırınca dayanamamıştım. Bu yüzden benim hiç bir suçum yok" bu açıklamam Bulut'u daha da şaşkına çevirmişti. En son kendini tutamayarak o da kahkaha atmıştı.
Kollarımı birbirine dolayıp;
"-Ya niye gülüyorsunuz ki, altı yaşındaydım diyorum daha doğru düzgün konuşamıyordum bile" dememle Bulut bana bakarak tekrar gülmüştü.
"-Şu an tam bir çocuk gibi gözüküyorsun bence sinirlenme" bunu Emir'in demesini beklerdim ama bunu diyen ne yazık ki Bulut'tu.
"-Of Emir of beni düşürdüğün hallere bak, ne olur yani bir gün beni rezil etmeden dursan" diyerek sitem ettim.
"-O gece gözüme uyku girmez, yapamam Emir kurallarına aykırı" diyerek sırıtmıştı. Allah'tan zil çalmıştı da kurtulmuştum. Canım zil keşke derslerde de böyle tam zamanında çalsan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~KOKU~ Tamamlandı
ChickLit-"Ben çok özür dilerim ama k-kokun çok benziyor ben kendimi tutamadım." dedi kekeleyerek. Anlam veremedim kötü mü kokuyordum? Daha dün duş almıştım kötü kokmamın imkanı yoktu ama bu çocuk neden böyle bir tepki vermişti ki? -"Ne varmış benim kokumda...