Pusat dayanamayıp dediğime güldü. Bir yandanda çıkmış olan sakalını kaşıyordu. Utandığı burdan bile belli olan adam bana kaçamak bakışlar attı.
"Yakışıklı mıyım?" Bana etkileyici bir bakış atıp parmaklarını saçlarının arasına soktu ve geriye dogru itti. Kalbim anlamsızca hızlanırken dudaklarımı birbirine bastırdım.
"Evet yakışıklısın. " gülüşünü bastırmaya çalışan adam tıpkı benim gibi dudaklarını birbirine bastırdı. Geri geri kapıya giderken ikimizinde gözleri hala birbirindeydi. "Şey ben gideyim. Evdekileride özledim. " daha fazla gülüşünü bastıramayan adam kalbimi sökecek bir gülüş attı. Ailem dediğim insanları görmeden koşa koşa ona gelmiştim. Söylediğim cümleden bunu oda anlamıştı belliki.
"Git bakalım. Nasıl olsa gece benimlesin. " arsız bakışları ile vücudum alev aldı. Ne oldu bu adama böyle? Halbuki ilk zamanlar böyle değildik. Kim kimin üstünde üstünlük kuracak diye yarıştaydık. Şimdi ikimizde birbirimize yenildik.
Kitlediği kapıyı açıp çıktım. Pusatta hemen peşimden geliyordu. Belliki beni kapının önüne kadar takip edecek. Merdivenleri koşarak inip oturmuş çay içen Necati ile Hakanın yanına vardım.
"Selamın aleyküm gençler. Yok mu bana bir çay?" Necatinin yanına otururken Hakan hızla ayaklandı. Gözlerim karşıma oturan Pusata kaydı. Gideceğim dediğim halde biraz daha vakit geçirmek için kalmıştım. Hem Necati ile Hakanıda günlerdir görmemiştim.
"Aleyküm selam yenge. " Hakan önüme çayı indirip yerine otururken demişti bunu. Necatide bana cevap vermişti ancak yenge lafı yüzünden onu algılayamadım. Artık Hakana nasıl bir bakış attıysam gözleri Pusata kaydı.
"Eğer Aykut yüzünden bana yenge diyorsan. " öfkeli sesimi bölen kişi Pusat oldu. Masanın üstünde duran elimin üstüne elini atıp sıkıca kavradı. Gözlerimi ellerimizden kaldırıp ona baktım. Halinden memnun bir şekilde arkadaşlarına bakıyordu.
"Senin Nefes olduğunu biliyorlar. Onlara anlattım. " onlara sadece Nefes olduğumu anlatmamıştı. Aynı zamanda bana yenge demelerini sağlayacak bir şey söylemişti. Hem bunlar benim Aşkın değilde Nefes olduğumu nasıl anladı?
"Ben yokken siz Aşkınada mı yenge diyordunuz?" Yüksek çıkan sesime engel olamadım. Bunun düşüncesi bile sinirden bedenimin uyuşması için yeterliydi.
"O kadarda değil yenge. Pusat sırf sen kızıyorsun diye Aşkını tamirhaneye sokmuyordu. Sende rahatça girince Nefes olduğunu anladık. " özellikle Pusata bakmak yerine Necatiye bakıyordum. Yoksa gidip kediciğimin dudaklarına yapışırım biliyorum.
"Yaaa. Demek ben yokken Aşkını tamirhaneye sokmuyordu. " imalı sesimle Hakanla Necati gerildi. Sanki sonrasında gelecek sorudan korkuyorlarmış gibi ikili birbirine baktı. "Peki ben yokken Pusat Bey başka neler yaptı?" Karşımdaki adam erkeksi bir şekilde gülerken gözlerim hala ikilideydi. Zor soru gelmediği için ikiside rahatlamıştı.
"Valla yenge ne yapsın? Adam bitti. Şu haline bak. Tamirhanedeki odasındanda bir an bile çıkmadı. " yüreğim acıyla kasıldı. Üzgün bakan gözlerim Pusata kaydı. Bendeki değişimi gören adamında gülen yüzü soldu. Yarın bir gün kendi zamanıma dönmek zorunda kalsam demekki Pusat yavaşça ölmeyi bekleyecekti.
Zorla gülümseyip yeniden döndüm ikiliye. İkiside benim Nefes olmamı yadırgamıyordu çünkü en başından beri beni bu karakter ile tanımışlardı. Belliki bu dört günde onların hazmetmesi için yeterli olmuş.
"Bana yenge dediğinize göre Pusat size sadece Nefes olduğumu anlatmamış. Başka şeylerde söylemiş. " karşımdaki üç erkekte gerilirken dudaklarımda bu defa içten bie gülüş oluştu. "Size başka ne anlattı?" Kendini erken toplayan kediciğim boğazını temizledi. Bu Adana dürümle Van kedisine uyarıydı biliyorum. Neyseki yanımda oturan Necatinin boş boğazlık huyu var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Hırsızı~Tamamlandı~
General FictionGelecekten geçmişe giden kızın hikayesi. Sıcacık aile ve mahalle hasreti çeken kız bir sabah istediği yerde gözlerini açıyor. Tek fark artık kendi bedeninde değil. Gelecekten gelen kızımızın kötü özelliklerinden biri hırsız olması. Bakalım gittiği g...