Bölüm 5: Planlar benim etrafımda dönüyor.

414 51 99
                                    

Günde en az 2 3 yb paylaşıyorum. Bu yüzden yorum atarsanız sevinirim. Sıralamalarda yukarı çıkarız 😍😍

Bu arada kapak nasıl ?

İsim: Min Woo
Yaş: 32
Ailesi: Başka şehirde bir çiftlikte yaşıyorlar.
Eksi Yönleri: Bencil, üç kâğıtçı, saf kötü. Aptal, aptal, aptal, aptal!!!

Artı Yönü: O malın artı yönü yok. Sadece aptal!

Sinirle masadan kalktım. Cidden dosya tutmak bok gibiydi ve ben bu işte cidden berbattım. Motte'de bizim için tutulan dosyalar gibi dosya tutmak istemiştim ama beceremiyordum. Zaten Motte'deki dosyaları da o göstermeden önce bilmiyordum ya!

Diğer dosyaları elime aldım. Min Woo'nun resimleri olanı açtım. Günlük hayatta ne yaptığı çok belliydi. Biraz Desiti'de takılırdı. Çocuklara Bamdo'yu kötülerdi. Gençlerle uyuşturucu çeker akşam ise kumarhaneye giderdi. Sarhoş olup sızana kadar da oradan çıkmazdı. Sonra Bom adamlarla onu almaya gelir ve eve götürürdü. Hayatımda gördüğüm en gereksiz insandı.

Ama günlük hayat dışında iş daha değişikti. Min  Woo ve adamları YG gibi iş almazdı. Onların sabit olduğu yerler vardı. Korudukları kumarhaneler ve uyuşturucu sattığı bölgeler vardı. Bu onlara ne kadar para verse de Min Woo gözü doymayan bir herifti ve mahalledekilerden da alırdı. Desiti bu yüzden açtı çünkü herkesin saçma sapan şeylerden Min Woo' ya borcu vardı. Ellerine geçen parayı da o alırdı.

Bir zamanlar onun yanında çalışırdım. O sıra Bom ve ben Desiti'ye yeni gelmiştik. Para kazanmamız gerekiyordu. Bom yaşı büyük olduğu için orada bir bara girmişti. Benim de biraz etrafı araştırdıktan sonra en mantıklı kararın Min Woo'nun yanına girmek olduğuma karar verdim çünkü zaten güya herkesi o koruyordu. Para ondan geçiyordu. Ben de kendimi ona kanıtladım. Beni yanıma aldı. Biraz panik halim vardı çünkü Motte'den beni arıyorlardı ama Bom Desiti'ye girmeyeceklerine emindi. Ayrıca Min Woo'nun yanına girmekle de hayatımın en büyük yanlışını yapmıştım ama bunu uzun süre fark edemedim.

Bana göre dünya buydu. Dünyada herkes kötüydü ve Min Woo gibiydi. Herkes birbirini öldürüyor, kavga edip, uyuşturucu satıyordu çünkü ben dünyayı bilmiyordum ve gördüğüm dünya da bundan ibaretti. Büyüdükçe bunun yanlış olduğunu anladım. İnsanların aç oldukları için ağladığını gördüm ki bu çok saçmaydı. Min Woo her akşam masasını doldururken neden semttekiler açtı anlamıyordum ve Min Woo'yu ikna etmeye çalıştım. Onlara yardım edebilirdik. Beni reddetti. Kimse beni reddedemezdi. Sinirlendim ve onunla kavga edip ayrıldım.

Min Woo asla ayrılmak isteyene hayır demezdi. Giden giderdi. Tıpkı bana demediği gibi. Oradan çıkmıştım ve kendime işler aradım. Min Woo çalıştığım kafeyi dağıttı, atıldım. Barda patronumu dövdü, atıldım. Kuryede çalışırken her siparişimi götürmeme engel oldu, atıldım. Para çaldım, benden aldı her şeyi. Tek bir amacı vardı. Ona geri dönmem. Böylece beni yalvartabilir, en sonunda da işe alırdı. O adamlarının yanında iyi olduğumu biliyordum ama yalvarmak benim eylemim değildi. Bana Motte'de gururla öl demişlerdi. Bende gururla ölmeyi tercih ederdim.

Söylenerek dolabıma gittim ve eşyalarımı toparladım. Jiyong ona zorla aldırdığım kıyafeti ve çantayı koymuştu ama kırmızı tişörtümü çantama atmamıştı. Çünkü o cidden...Cidden Onu unutmalıydım. Kendime biraz saygım varsa onu silmeliydim. Sürüldüğünü görene kadarsa durmamalıydım. Çünkü Motte olayından sonra bile kimse canımı onun yaptığı kadar yakmadı. Gözlerindeki boş bakış, sildiği dövme, parmağındaki yüzük. Kalbimi paramparça etti ve bu sefer o bile toplayamaz. Zaten toplamaya zahmet bile etmeyeceğine eminim.

Kolye, kasadaki para ve bir kaç mücevheri çantaya attım. Dosyalarımı da alıp içine doldurdum. Bu odanın kirasını Lisa yıllık vermişti. Bunu ilk geldiğim gece öğrenmiştim zaten. Ona borcum olduğunu biliyordum. Yanımda durmuştu ve bana destek olmuştu ama daha fazla onu bekleyemezdim. Daha fazla beklemek istemiyorum. Artık harekete geçmek istiyordum. Bir şeyler yapmam gerekiyordu ki kalbim bir miktarda olsa soğusun. Masanın üzerine bir not yazıp bıraktım ve son kez bir şey unuttum mu diye kontrol ettim.

Her şeyi almıştım. Odadan çıktım ve asansöre yöneldim. Artık verdiğim sözlerin arkasında durmanın vakti gelmişti. Dediğim her şeyi yapacaktım. Her şey bittiğinde ise sakince oturup kaosu izleyeceğim. Benim canımı çok yaktılar. Bende onunkileri yakmak istiyorum. Artık bencil olmak istiyorum. Beni kullananı kullanmak istiyorum. Bu kalp kırıklıklığımın bedelini hepsi ödeyecek çünkü ben öyle istiyorum. Otelden çıktım ve son kez büyük otele baktım.

Artık tamamen yalnızdım. Ne bekleyeceğim Lisa, ne özleyeceğim Jiyong, ne de YG vardı. Onum dediği gibi ben belirsiz olacaktım. Her planı bozacaktım ve kendi planlarımı uygulayacaktım. Bundan sonra planlar sadece benim etrafımda dönüyordu ve ben gördüğüm her şeyi mahvedeceğim dair yemin ettim.

OTHER SIDE: REVENGE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin