OTHER SIDE: REVENGE

Bölüm 34: En güzel duygu

"Onda bir koku var. Bunu çözemiyorum. Cidden böyle hissetmemiştim. Yani rahatım. Anlıyor musun ?" Dediğimde Lisa sadece suratıma bakıyordu.

"Tamam. Şöyle yani bu duyguyu daha önce yaşamadım diyorum. Ne olduğunu da bilmiyorum ama sanki..dert etmiyorum onunlayken bir şeyi. Sıkılmıyorum ondan. Kokusu sanki...bilmiyorum uykumu getiriyor gibi ama böyle rahat bir uyku. Gündüz
uykusu gibi.Şimdi anladın mı ? " Dediğimde kafasını iki yana salladı.

"Bende anlamadım ama anlayacak birinin biliyorum" dedi Rose. Ona döndüm.

"Kim ?"

"Kalkın" dediğinde dördümüz de ayağa kalktık. Rose çıktığında üçümüz birbirimize baktık sonra peşine takıldım. Bir kat aşağı indi ve daha önce girmediğim bir odanın önünde durup kapıyı tıkladı.

"Gel" dedi Dara. Gülerek içeri girdim. Sanki başka biri olabilirmiş gibi. Odada sadece Dara yoktu. Chaerin ve Minzy'de oradaydı. İkisi şarap içerken Dara çay içiyordu.

"Ooo pijama partisi" dedim ve kendimi yere Chaerin'in yanına attım. Kızlarda geçip bir yere oturdu.

"Ne oldu ? " Dedi Dara. Kızlara anlattığım şeyleri ona da anlattım. Sadece gülümseyip kafa salladı.

"Bu basit. Tabi ki de huzur"

"Nasıl ?"

"Evet huzur. Onun yanında huzurlu oluyorsun işte. Bu çok güzel. Bende Riri'min yanında böyleyim. Dünyadaki en güzel duygu olabilir. Rahatlatıcı ve güvende hissi veriyor"

"O kadar romantik ki nereye kussam bilemedim" dedi Chaerin. Gülerek omuz silktim. Bunu öğrenmek istemiştim. Huzur. Kimsenin yanında böyle hissetmemiştim. Hayatımda pek huzur olmadığı kesindi. Demek ki böyle hissettiriyordu.

"Jennie aslında geldiğin iyi oldu. Sana teşekkür etme fırsatım olmadı"

"Ben cidden bir şey yapmadım. Zaten oda gitmenizi istemiyordu"

"Kavgayı duyduk Jennie"

"Ah..şey" dedim ama diyecek bir şeyim yoktu. Üzüldüğüne emindim. Sonuçta Jiyong netti o gece.

"Aslında üzülmedim. Hatta..daha çok sevindim. Tabi ki kavga etmenize değil. Sadece ikiniz de beni düşünüyorsunuz. Jiyong...Jiyong'un dedikleri mantıklıydı. Biliyorum ama onun böyle düşündüğünü öğrenince daha çok burada kalmak istedim çünkü o haklı olabilir. Tüm bunları oda istemedi. Bu hayatı falan ama dönüp diyorum ki bana bir şey olsa bile biz bir aile olarak kalacağız. Bana zarar gelse bile bebeğimi bırakacağım insanlar var. Bu güven veriyor. Sonuçta biz birbirimizi kolluyoruz"  Dediğinde kafa salladım. Üzülmemesine sevinmiştim.

"Yine de Jiyong'un sabah duvara astığı prezervatif kullanmanın yararları yazısını gören" dedi Minzy gülerek. Hepimiz kahkaha attık.

"Tanrım çıkarana kadar aklım şaştı." Dediğimde gülmemi durduramadım.

"Unnie cidden sizinle uğraşacak" dedi Lisa. Dara kafa salladı.

"Uğraşsın. Bebeğe bir şey demedi ya. Bana istediğini diyebilir" dedi gülerek.

"Gerçekten o herifin çocuğunu merak ediyorum" dedi Chae. Ah bende. Henüz çok yeniydik biliyorum. Böyle bir şeye hazır da değildim ama Jiyong'a benzeyen bir oğlum olduğunu düşündüm. Tanrım dünyalar benim olurdu herhalde. Katta bir gürültü koltuğunda hepimiz olduğumuz yerde kaldık.

"Seunghyun! Hyung koş" diye bağırdı Seungri. Chaerin, Dara ve ben anında ayağa kalktık.

"Ne oluyor ?"