Bölüm 51: Evet sev beni.

287 35 127
                                    

"Of aynen şunu şuraya koy!" Dedim çalışana. Bana tip tip bakınca üzerine yürüdüm.

"Ne ? Ne ? Söyle hadi" dedim sinirle. Rose aramıza girdi. Sinirle ona baksam da sınırlı kalamıyorum. Ya bu sincap gibi bir şey. Tontiş yanaklar falan.

"Az sakin ol" dediğinde kafa salladım ve ondan ayrıldım.

"Hay kumsalda yapalım diyen aklımı siksinler. Ne oppa ? Silksinler dedim." Diye sinirle konuştum. Ay neden herkes evleniyor ya ? Böyle bir anda

"Hadi ışıkları yakalım" diye bağırdım. Personellerin hepsi aynı anda ofladılar.

"Bunlar bile benden bıktı. Kesin Ji'de bıktı ama bıktım da diyemiyor. O yüzden benden uzak bu aralar"

"Bakıyım." Dedi Chaerin ve durup yüzüme baktı." Yok cidden saçmalıyor bu"

"Unnieee!" Diye şımardığımda beni kendine çekti ve sarıldı.

"Sevgiye ihtiyacın var dimi ?"

"Sev beni ama saçımdan değil. Bozulmasın" dediğimde yanaklarımı sıktı. Son kez etrafa bakındım. 30 sandalye vardı. 15, 15 oki yanda duruyorlardı ve ortalarında bir yürüme yolu vardı. Kenarlar ışıklarla seslenirken yola kırmızı güller dokunmuştur. En sonda ise Seunghyun ve Bom'un duracağı yer vardı. Her şey mükemmeldi.

"Jennie!"

"Geldim oppa" dedim ve Chaerin'den ayrılıp Seunghyun'a koştum. Ağzından sigarayı alıp bir iki duman çektim.

"Jaeima olmuşsun işte"

"Kravat? "

"Oppa bu bir kumsal düğün. Fazla resmiyete gerek yok. Harikasın"

"Jennie ya evlenmek istemezse"

"Bunu o zaman düşünürüz" dedim ve sigarayı kuma atıp ezdim. Düşen suratına baktım. Jennie şimdi kendine gel. Bugünden sonra depresyona girersin. Ona döndüm ve ellerini tuttum.

"Oppa. O seni seviyor. İnan bana. Ayrıca bu düğün olayını önceden konuşmuştuk. İstediği her şey burada var. Alkol, sevdiği insanlar ve sen. Bu yüzden sorun etme."

"Ama gelinlik bile almadık!"

"O gelinlik giymek istemiyor zaten. O sade beyaz bir elbise istiyordu onu da aldık. Üstelik onu giydirdi bile Jiyong. Hediye gibi verdi işte. Şuan ikisi de yolda ve Bom baş başa yemeğe çıkacaklarını sanıyor. Sizi de görevde sanıyor. İşte siz iki çatlağa en uygun düğün bu!" Dediğimde yavaşça kafa salladı.

"Şimdi yüzükler nerede ?" Dediğimde kutuyu bana gösterdi.

"Harika! Şimdi son kez etrafı kontrol edeyim." Dediğimde bana sarıldı. "Sağ ufaklık"

"Ne demek" dedim ve düğün alanına döndüm. Personeller arka da ateşi yakıyordu. Bom cidden sadece sevdiği insanların olduğu sade bir düğün istiyordu. Böylelikle biraz içip, dans edebilecektik. Bunları bana söyledikten sonra zaten evlenmeyeceğim bosver demişti ama işte buradaydık. Düğününde. Masadaki şampanya ve şarapları kontrol ettim. Dara ve Seungri  içinde meyve suyu çünkü Dara netti. Çocuğu tek ben yapmadım. Ben içmiyorsam oda içmeyecek demişti.

"Her şey hazır gibi" dediğinde Mino'ya döndüm ve gülümsedim. Sadece yorulmuştum. Sabah tüm gün tembellik yapmak isterken şimdi düğündeydim

"Mino Seunglara söylerim misin müzik listesini tekrar kontrol etsin ?"

"Tabi ki. Biraz dinlen"

"Dinleneceğim" dediğimde uzaklaştı. Düğün bitsin dinleneceğim. Umarım..

"Dae oppa hadi yerlerinize. Tanrım cidden Minzy siz çıkıyor musunuz ? Ellerinizi gördüm. Çok fazlasınız. Hızınıza yetişemiyorum"

OTHER SIDE: REVENGE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin