#TutkuDudaklarına yaklaştığımda içimde aktifliğini yitiren yanardağ, harekete geçmiş gibiydi.
Sertçe yutkunarak öksürdüm. Hah, olmuştu işte. Bu güzel ortamın için etmiştim.
Yağız, beni küvete doğru yaklaştırdı. Onu reddederek, "Ya anlamıyor musun? Duş almayacağım!" dedim.
"Asıl sen anlamıyor musun? Ben de alacaksın dedim!"
Yere yığılmak istiyordum. Ayakta duracak dermanım yoktu. Bu yüzden bulunduğum bölgeye çökeceğim sırada, elini şortumun fermuarına attı.
Alt dudağımı dişleyerek, "Kıyafetlerimle duş alacağım," dedim güçsüz bir sesle.
Başını olumsuzca iki yana salladı. "Suyun, tenine değmesi lazım. Bu yüzden çıkartmak zorundayım."
Gözlerimi sımsıkı yummuş, ona tutunuyordum. Seri davranarak fermuarı hızla açtığında, bacaklarımdan aşağıya doğru düştü şortum.
Bununla beraber, gözlerim irice açıldı. Beni kucağına alarak küvete oturttu.
Suyu açıp sıcaklığını ayarlayarak duş ahizesini eline aldı. Üstüme tuttuğu suyla çırpındım.
"Çok soğuk bu!"
Üstüme suyu tutmaya devam ederek, "Hasta olduğun için öyle hissediyorsun. Su ılık."
Çırpınışlarım devam ederek küvvetten çıkacağım sırada omuzuma baskı yaparak gitmemi engelledi.
"Otur!"
Sert sesinin emrine uyarak olduğum yerde kaldım.
Kollarımı birbirine sardım. Titriyordum. Vücudumun ağrısı gittikçe artıyor gibiydi.
Üstüne, Yağız'ın karşısında yalnızca iç çamaşırlarımla olmanın utancı da eklenmişti.
Suyu kapattığında eğik duran başımı kaldırdım. Bacaklarıma doğru uzanarak kucağına alarak çıkarttı beni küvetten.
Ayaklarım yere değdiğinde, banyonun köşesinde bulunan pembe bornozu serian hareketlerle alarak yaklaştı yanıma.
Bana giydirttiğinde, yeniden kucağına alarak çıktık banyodan.
Yatağın üstüne beni bıraktığında, üzerimden biraz da olsa kurtulduğum üşüme hissiyle kıvrıldım yatağa.
Gardrobumu karıştırdığında, ne yaptığını merak ederek kafamı yorgunlukla kaldırdım. Kıyafet seçiyordu bana!
Aksi sesini duymamla başımı yeniden yastığıma gömdüm.
"Niye bunların hepsi bu kadar açık?!"
Üzerimde katlanan hâlsizlik, umarım yarın kaybolurdu. Sınav gününe böyle başlamak istemiyordum.
Yanıma yaklaştığında elindekilere baktım. Klasik ev kıyafetleriydi. Kısa kollu siyah bir tişört ve siyah eşofman.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İÇİMDEKİ TUTSAK
ChickLitYaşamını hapishanede tutsak olarak geçirmiş bir adamın ona aşık olması ne kadar büyük bir sorun olabilirdi? (...) Nereye gideceğimi bilmeden koşuyordum. Arkamdan bir silah sesi yükseldi. Lanet olsun! Bulmuştu işte ben...