Bölüm 44

2.2K 316 120
                                    

Changbin ayağa kalktığında kürkü sanki kalınlaşmıştı, boyu da daha uzun gibiydi. Daha önce böyle bir şeye şahit olmadıkları için herkes onu kocaman gözlerle izliyordu. Alfa'nın ebeveynleri bile neler olacağını tahmin edemiyordu.

Changbin ölü bedeni görünce sinirliden de öteydi. Vücudundan ve gözlerinden ateş saçıyordu. Birileri hyung'unu öldürmeye cüret etmişti.

Eşinin burada olmaması şu anda çevresindeki herkesi öldürebileceği anlamına geliyordu.

''Gebermeyi hak ediyorsun.''

Her yeri kırmızı görüyordu. Herkesi ölü görmek istediği için etrafta kimlerin olduğu umurunda bile değildi.

Yanaklarına sıcak yaşlar dökülürken delirmiş gibi kahkaha atmaya başladı. Wooyoung'u öldüren Alfa'ya bakarken yüksek sesle hırladı. Salgıladığı aşırı güçlü feromonlardan dolayı çevredeki herkes dizlerinin üstüne çökmüştü.

Karşısındaki Alfa'yı öldürmesi 2 saniyesini bile almadı. Sonrasında tamamen paralize olmuş Betalara baktı, ama ne durumda oldukları umurunda değildi, herkes gibi onların hak ettiği de ölümdü. Sanki bu günlük basit bir işmiş gibi bütün düşmanları tek tek öldürdü.

Ölü bedenleri görmezden gelerek ailesine döndü. Çiftin gözleri kocaman olurken kıpırdayamadılar bile. Oğullarının kan kırmızısı gözleri vücutlarını oldukları yere mıhlamıştı ve korkudan fena halde titriyorlardı.

''B-Binnie sakin ol! Biz aileniz!'' diye bağırdı kadın kocasının koluna yapışarak.

Ama Changbin sakinleşmedi, onlara doğru yürürken ne söylediklerini duymadı bile.

''Hayatım, bir şeyler yap!'' diye haykırdı bu kez annesi kocasının kolunu çekiştirerek. Adam ise karısının tutuşundan kurtulup öne atılarak siyah kurduna dönüştü.

Hyunjin olan biteni Chan'ın yere yattığı yerden izliyordu. Chan gözlerini açtığında ise insana dönüştü.

''Hey Chan, beni duyabiliyor musun?''

Alfa acı içinde başını olumlu anlamda salladı.

''Dönüşmeyi dene Chan. Changbin kontrolünü kaybetti!''

Chan titreyen bacaklarla ayağa kalkarken başını iki yana salladı. Hyunjin sayesinde yaraları artık kanamıyordu. Acı çekerek insana dönüştüğünde Hyunjin bir kolunu omzuna alarak ona dengede durması için yardım etti.

Chan etrafa bakarken her yerde ölü kurtlar gördü, ama bu kurtlardan biri dikkatini çekti. Siyahtı ve kanla kaplıydı. Onun Wooyoung olduğunu anladığında bir elini yavaşça ağzına götürdü. Changbin'in kontrolünü kaybetme sebebi...

Aralarında bir konuşma geçmese bile Chan ve Hyunjin diğer üyenin neler düşündüğünü ve hissettiğini anlıyordu. Acı, öfke, sinir, nefret, üzüntü ve kana susamışlığın karışımlarıydı.

Ölümcül bir kombinasyon.

Changbin'e baktıklarında babasının ona saldırmaya çalıştığını gördüler. Ama baba oğlunun tek bir pençe hareketiyle ormana doğru uçmuş ve bir ağaca sertçe çarpmıştı.

Vücuduna keskin dallar saplanmışken bu darbeye dayanamayıp ölmüştü. Changbin yalnızca göz devirdikten sonra dikkatini annesine çevirdi. İnsana dönüştüğünde bütün vücudu kanla kaplıydı. Bu kendi kanı değildi, kurbanlarının kanıydı. Karşısındaki görüntü iğrençken, annesi oğlu yaklaştıkça geri adımlar atıyordu.

''Ch-Changbin, az önce babanı öldürdün!''

Changbin hiçbir tepki vermeden ona yetişti ve elleriyle annesinin boğazını kavradı. Kadın boynundaki baskıyı hissederken şok içindeydi.

''Changbin yapma! Ben senin annenim!'' diye bağırdı elleriyle kendini kurtarmaya çalışarak ama işe yaramadı. Alfa'nın tutuşu fazla sertti.

''Onu durdurmamız gerekmez mi?'' diye sordu Hyunjin Chan'a.

''Hayır... Bunu bitirmek onun işi ve istediğini alana kadar durmayacaktır''

Changbin'i bu halde görmek çok acı bir durumdu, ve bütün bunların sorumlusu da kendi ebeveynleriydi.

Changbin'in annesi olacak kadının yavaşça hayatını kaybetmesini izlediler. Changbin onun boynunu kırmamıştı. Oksijensizlikten ölmesi için onu yavaşça boğmuştu. Annesinin kalbi durduğunda ellerindeki baskıyı arttırdı ve boynunu kırdı. Onu memnun eden kırılma sesini duyduktan sonra derin bir iç çekerek cesedi bir kenara fırlattı.

Chan ve Hyunjin onu izlerken sessizdi. Changbin'in onları hatırlayıp hatırlamayacağından emin değillerdi yani onlara saldırabilirdi, ama tek bir şey kesindi. Onlara saldıracak olursa, Chan da Hyunjin de hayatta kalamazdı.

Changbin arkasını döndü ve Wooyoung'un ölü bedenine doğru gitti. Dizlerinin üstüne düştü ve sağ kolu olan Beta'nın kanla kaplı kürkünü okşadı.

 ''Seni koruyamadım Hyung.''

Başını canı kadar sevdiği kişinin vücuduna gömerken gözünden kaynar yaşlar akmaya başladı.

''Onları daha erken öldürebilseydim...

Lütfen geri dön Wooyoung-'' Büyüğüne hayata dönmesi için yalvarırken ağlayışı ve hıçkırıkları artmıştı. 

  ''Changbin...'' Onu bu halde gören Chan ve Hyunjin de ağlamaya başlamıştı.

''Başarısız oldum. Beni her daim koruyan kişiyi koruyamadım. Daha az önce bile beni kurtardın. Ben bir yüz karasıyım... Onların seni öldürmesini engelleyemediysem sevdiklerimi nasıl koruyabilirim ki? Affet beni kardeşim. Abim... Lütfen affet beni..''

Changbin cesetle konuşurken hıçkıra hıçkıra kürküne ağlıyordu. Hyunjin ve Chan onu sakinleştirebilmek için birkaç adım yaklaştı.

''Changbin lütfen dur. Bunlar senin suçun değildi''

Changbin bunu duyunca başını kaldırdı ve sürü üyelerini gördü. Chan'ın yaralarını fark ettiğinde gözleri büyüdü.

''Senin suçun değildi Changbin!'' dedi Chan küçüğünün endişelerinden bazılarını bari azaltmak için, ama işe yaramadı.

Changbin ayağa kalkıp geri geri birkaç adım atarken başını iki yana sallıyordu. Sonra da arkasını döndü.

''CHANGBİN YAPMA!'' diye bağırdı Chan ama artık çok geçti. Changbin sürü linkini keserek kurduna dönüştü ve aksi yöne koşmaya başladı. Chan yaralı olduğu için geride kalanlar onu kovalayamazdı.

''Kahretsin'' dedi Chan Hyunjin onu tutarken.

''Zamana ihtiyacı var. Başına çok şey geldi ve bunları atlatması biraz zaman alacak. Biz de öncelik olarak gidip diğerlerini bulalım...''



Sokak Kurtları -Stray Kids Omegaverse-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin