II-39-AĞLAMAK BAZEN GÜÇLENDİRİR

1.4K 44 10
                                    

Selam 🦋
Upuzun bir bölüm okumaya hazır mısınız?
Umarım beğenirsiniz...
Lütfen düşüncelerimizi bölüm sonunda bana yazmayı unutmayın. Oy ve yorumlarınız bekliyorum 💌
Hepinizi çoook seviyorum💕

Alevimizin her daim yolunuzu aydınlatması dileğiyle...🕯

Keyifli okumalar.

Okurken sizin için seçtiğim şarkıyı dinlemeyi sakın unutmayın🎵🎶🎵🎶

MULTIMEDIA:  EveryTime I Cry, Ava Max

II-39. BÖLÜM: AĞLAMAK BAZEN
"Bazen için avaz avaz ağlarken dışının sessizce kabullenmesidir sabır denilen şey."
~~~~~~~~~~🕯
Oturduğumuz masaya doğru baktığımda geldiğimi fark eden herkesin şaşkınlık içinde olduğunu gördüm. Sonra benimle aynı anda araması biten diğer taraftaki Uzay'la birden göz göze geldik ve biri bağırdı.

"Hırsız yakalanmış... Mücevher bulundu!"

Olduğum yerde donup kaldım. Tanrım..! Yoksa, yoksa çalınan mücevher Uzay'ın üzerinde mi çıkmıştı? Acaba Ekrem denen pislik onu Uzay'ın üzerine koymuştu da taa en başından beri bizi yanıltmak için benim çantama koyduğunu söyleyerek hepimizle alay mı etmişti?!

Uzay'ın hırsız damgası yiyerek tutuklanacak olması ihtimali kanımı öylesine dondurmuştu ki kendi kurtulmama sevinemiyordum bile.

Aklıma aniden gelen başka bir düşünceyle titreyen dizlerime aldırmadan tüm gücümle Uzay'ın olduğu tarafa doğru koştum. Göz yaşlarım istemsizce birbiri ardına süzülürken kollarına atılıp kulağına "Lütfen" diye fısıldadım. "Lütfen bana yapmadığını söyle. O mücevheri çantamdan alıp bir şekilde cebine koymuş olamazsın değil mi? Çünkü çantamda çıkmadı."

Bana sarılıp kulağıma "Yapmadım. Sakin ol." dedi. "Bir yolunu bulsam yapardım ama bulamadım."

Aynı anda içeride önce bir hareketlilik oldu hemen ardından sesler yükseldi. Hızla başımı Uzay'ın gömdüğüm boynundan kaldırıp kimseye belli etmeden elimle gözlerimi sildim ve birlikte seslerin geldiği yöne doğru baktık. İki polis memuru bileklerine kelepçe takmış birini götürmeye hazırlanıyorlardı. Önümüzde duran birkaç kişi çekilince nihayet hırsızın yüzü görüş alanımıza girdiğinde yeni bir şok daha yaşadım çünkü tutukladıkları kişi Ekrem denilen o adamdan başkası değildi! Şaşkınlıkla tekrar Uzay'a döndüm.

"Uzay, b-bu nasıl mümkün olabilir?"

"Bilmiyorum Lal. Neler oluyor inan ben de bilmiyorum ama muhakkak bulacağım."

Ne olup bittiğini o da bilmediğine göre tüm bunlar hakkında ne düşünmeliydim şimdi? Kafam allak bullak olmuştu. Polisler geldiği zaman Ekrem Uzay'ı bizzat arayarak mücevheri kendisinin çalıp çantama koyduğunu söylemişti. Peki nasıl olmuştu da yine mücevher onun üzerinden çıkmıştı ki?

İkimiz de o yöne ilerlediğimiz sırada memurlardan biri yanına yaklaşarak, "Uzay Bey aranan mücevher broş, konuklardan Karalar Holding yönetim kurulu üyesi Ekrem Kara'nın üzerinde çıktı. Size bilgi vermek istedik. Biz merkeze geçiyoruz. Gökçe Hanım bize broşun sahibi Mine Hanım'ı kendi aracıyla getireceklerini bildirdi. Şirket avukatınız da onlarla geliyormuş." dedi. "Detaylardan sizleri haberdar edeceğiz. Geçmiş olsun. Şimdilik iyi geceler."

MUM KOKUSU 🕯 [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin