"Kusura bakma." dedim sinirli ifadesinden ürkerek. Bir iki gündür odanın içinde hissettiğim sigara kokusunu o bana yaklaşınca daha çok almıştım. Ancak ne diyebilirdim ki ona? Yaşı henüz reşit değildi, Jimin'e söylemeli miydim?
Geri çekilip defteri kemerine sıkıştırdı ve cebinden çıkardığı naneli sakızlardan bir tanesini ağzına attı. Kokuyu önlemek için sakız mı çiğniyordu şimdi de?
"Jungkook... ımm, sen nasılsın?"
"Nasıl mıyım?" arkasını dönmek üzereyken durup başını çevirdi. "Sana ne?"
"Sadece merak ettim..." diye mırıldandım.
"Çok mu merak ettin?" tekrar üzerime gelip elini başımın yanında duvara yasladı. İrkilmiştim ama sakin kalmaya çalıştım.
"O kadar merak etmedim."
"İyi, etme." geri çekilip valizinin başına döndü. "Boynundaki öpücük izini de makyajla kapatmak isteyebilirsin."
Elim otomatikman boynuma gitti. İki gündür kapatıcıyla kapatıyordum ama bugün unutmuştum. "Çarpma izi." dedim kısık bir sesle.
Başını kaldırıp yüzüme baktı. "Öpücük iziyle çarpma izini hangi salak karıştırır?"
"Mmm.." mesela Jhope.... "Öpücük izi başka izlere benziyor." dedim.
"Hiç alakası yok. Biri boynunu tüm gücüyle emmiş, çok belli. Nasıl yapıldığını göstermemi ister misin?"
"Yo- yok." ellerimi iki yana sallayarak uzaklaştım.
Sırıttı. "Bak böyle." kolunu ağzına götürüp bileğini dudaklarının arasına koydu ve bir kaç saniye emdi. Dudaklarını geri çektikten sonra döndürüp bileğini gösterdi. Boynumdakine benzer kırmızı bir iz görülüyordu. "Seninki daha büyük bir hırsla yapılmış gibi görünüyor." dudaklarını yaladı.
"Saçmalama." dedim meşgul olmak için bir kaç eşyayı çantama tıkarken.
"Kim olduğunu sormam. Umrumda değil." dedi ve eşyalarını katlamaya geri döndü.
****
"Taehyung, Jimin ve Jungkook geziye gelemeyecekler." dedi Namjoon hepimizi yanına çağırıp.
"Ne?" Tae'nin yine gözleri yaşlıydı.
"Neden Hyung?" diye sordu Jimin.
"Okulunuzdan bir bildiri geldi, yaz okuluna kalanları bir haftalık bir kampa götürüp sonra derslere başlayacaklarmış."
"Hayııııırrrr!" Tae dizlerinin üzerine düşerek dramatik bir sahne canlandırır gibi bir poz verdi.
"Jungkook da mı kalmış?" diye sordu Jimin o sırada.
"Ben üstten dersleri almak istediğimi söyledim." dedi Jungkook. "Gelecek dönem yoğun olabiliriz kalmak istemem." cümlenin sonundaki üstü kapalı 'sizin gibi' cümlesini duyar gibi olmuştum.
"Yani biz şimdi tatil yapamayacak mıyız?" ağlamaya devam eden Tae gözyaşlarının arasında sormuştu.
"Bir haftalık bir tatil yapılıp öyle derse başlayacakmış işte." dedi Jungkook.
"Ama hyunglar..." Tae yalvarırcasına 4 büyük üyeye baktı. Jhope acı acı gülümserken Rm ciddiydi, Jin Tae'nin haline gülüyordu ve Yoongi de onun bacağına yapışmaya çalışmasından kurtulmaya çalışıyordu.
"Ne zaman gideceğiz?" diye sordu Jimin.
"Biz yarın tatile giderken siz de kampa gideceksiniz." dedi Namjoon.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ERKEK OYUNU (BTS) Maknae Line
Fanfiction3 hikayeniin ilkidir. İkinci hikaye Bias mı İdol mü ve üçüncü hikaye Milyonda Bir Kız'dır. Mina bir gün bir kaza sonucu idol seçmelerine katılır. Ancak idol seçmeleri bir erkek grubu içindir. BTS grubu. Mina erkek kılığında grubun içinde kimliğini g...