Bölüm 18

727 44 13
                                    


-Jungkook açısı:


"Gördüğün şeyi sana yapmamı istiyor musun?" diye sordum yatakta yatan Mina'ya. Görüşüm karanlığa yeni yeni alışıyordu. Gözlerinin yavaş yavaş kapandığını görebiliyordum. 

"Mmmh..." diye homurdandı elini sallarken.

Bu sırada yanımda zorlukla duran Jimin yatağa oturdu ve başını geriye attı. Kendinden geçtiğini biliyordum, uzun zamandır bu kadar içtiğini görmemiştim onun. Rahatsız olduğu şeyler olduğu belliydi. Pantolonumun arka cebine koyduğum kağıttan yapılmış çiçeği çıkardım. Bunu neden yaptığımı bilmiyordum sadece aklıma o gelmişti ve kendimi yaparken bulmuştum. Yatağa yaklaştığımda örtüyü beline kadar çekip uyuya kaldığını gördüm.

Üstü çıplaktı ve başı yana düşmüştü, uzun saçları yastığa akan bir altın gibi yayılmıştı. Önümdeki manzara kalbimin çarpmasına neden oluyordu. Yaptığım çiçeği yavaşça göğsünün üzerindeki elinin altına iliştirdim ve birkaç saniye boyunca onu utanmadan izleyerek gördüğüm her şeyi aklıma kazıdım. Yumuşamış bakışları, kalkık kaşları ve burnu, kıvrık kirpikleri ve hafif aralık duran biçimli dudakları. Zarif uzun boynu, beyaz teninin üzerinde teninin yumuşaklığına zıtlık oluşturan keskin köprücük kemikleri ve ince beline geçilmeden önce kıvrım yaratan dolgun göğüsleri. Bütün gün onun güzelliğini seyredebilirmişim gibi hissediyordum canlı bir tablo gibi görünüyordu. Hyung'un sevgilisine bakmam doğru olmayabilirdi ama umursamıyordum... sonuçta onu ilk ben sevmemiş miydim?

Odadan çıkarken kapıyı arkamdan kapattım, ne yaptığımı bile bilmeden ellerim defterime uzandı. 

***


- Mina açısı:


Gözlerimi açtığımda yatakta oturmuş beni izleyen Jimin'le karşılaşmam şaşırtıcı değildi aslında. Ama onunla uyanmayı ne kadar özlediğimi fark ettirmişti. Tatlı bir suratla utanmış gibi elini boynuna götürdü.


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Sabah sabah neden gözümü kamaştırıyorsun?" diye homurdandım. "Bu kadar güzel görünmen haksızlık değil mi?"

"Güzel mi?" başını arkaya atarak yanıma uzandı. "Yakışıklı demek istedin herhalde."

"Hayır güzel demek istedim." dedim karşı çıkarak. "Yüzün çok güzel."

Sinirli bir ifade takınıp kolunu başının altına aldı ve yüzünü tavana çevirdi. "Erkekler yakışıklı olur, beni yakışıklı bulmuyor musun? Kız mıyım ben?"

"Seni güzel buluyorum."dedim dirseğimin üzerinde doğrulurken. Sanırım yanlış bir şey söylemiştim çünkü normalde performans sırasında görmeye alışık olduğum baştan çıkarıcı Jimin suratıyla yüzünü bana doğru çevirmişti. 

ERKEK OYUNU  (BTS) Maknae LineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin