8 - Gerçekler

39.4K 2K 142
                                    

Hepimiz evde oturmuş, sessiz sessiz duruyorduk. Daha doğrusu abimler benim konuşmamı bekliyordu. Yanımda oturan Ömer abim elimi sıktı.

"Dinliyoruz Eylül." dedi şefkat dolu sesiyle.

Şu ana kadar her şeyi anlatmakta kararlıydım ancak şimdi aklıma başka biri girmiş gibiydi. Anlatmak istemiyordum.

Onlara tam anlamıyla alışamamıştım, onlar da bana haliyle. Daha birkaç gündür tanıdıkları kızın belasını neden çekmek istesinlerdi ki?

"Ben... Teşekkür etmek istedim size, her şey için." dediğimde, dönüşü olmayan bir yola girmiştim.

"Bu muydu güzelim? Bütün gün böyle durgun olman bu yüzden miydi?" Umut abi cümlesini bitirir bitirmez Ömer abinin kaşları çatılmıştı.

"Durgun değildim. Dedim ya, çok kalabalıktı bugün yoruldum biraz." Ayaklanıp hepsinin yüzüne baktım.

"Ben bir Özgür'e bakayım."

Odaya çıkar çıkmaz kapıyı kapatıp yere çöktüm. Kendimi çok kötü hissediyordum. Bunca yıl hiç kimsem olmamıştı ve içimde bir yerlerde yalnızlıktan bıkmış, birilerine sarılmayı bekleyen bir kız vardı. O kız yıllar sonra mutluyken bunu bitiremezdim.

Beni istemeyebilirlerdi. O kadar acizdim ki beni istemeleri için onlar ne derse yapabilecek durumdaydım. Onlara kısacık sürede alışmıştım.

"Eylül, girebilir miyim abiciğim?" Kapım tıklanınca gözlerimi silip ayağa kalktım. Gülümsememi yüzüme kondurup Ömer abime kapıyı açtım.

"Gel abi." dediğimde içeri girip kapıyı kapadı. Uyuyan Özgür nedeniyle ses tonunu kısarak konuştu.

"Bir sorun olduğunun farkındayım Eylül." dedi, yanındaki boşluğu gösterirken. Gidip yanına oturdum. "Anlatman için baskı kuramam ama inan bana, ne zaman anlatmaya hazır hissedersen o zaman yanında olacağım. Dünyanın öbür ucunda da olsam mutlaka gelirim yanına. Bizden bir şey saklaman canımı sıkmıyor değil, yine de senin yanlış bir şey yapmayacağını biliyorum. Lütfen çok uzatma olur mu? Ben de meraklı bir adamım sonuçta."

Abim konuşmasını bitirir bitmez ihtiyaçla beline sardım kollarımı. Saçlarımda hissettiğim ellerle ona daha da sokuldum.

"Ben hiç sizin gibi insanlar tanımadım. İyi ki varsınız." dedim, yüzümü kaldırarak.

"Beni de ağlak biri yapacaksın kızım, kalk çabuk." dedi gülmeye çalışarak. İkimiz de ayaklanınca odadan çıkıp aşağı indik.

Eski yerlerimize kurulunca Ömer abim beni göğsüne çekmişti.

"Burak geldi." dedim bir cesaretle. Ne olacaksa olsun, dedim içimden.

Omzumu tutan eli sıkılaştı Ömer abimin. Kimsenin yüzüne bakmadan ellerime odaklandım.

"Beni tehdit ediyordu. Öyle büyük şeyler yapabilecek bir zekası yok zaten. İçki parası falan almaya geliyordu sadece. Borçlarını ödetiyordu, bunun gibi şeyler."

"Ne ile tehdit ediyordu seni?" diyen sert ses, Utku abimindi. Hafifçe kafamı kaldırdım. Kaşları çatıktı, bu halleriyle hepsi birbirine benziyordu.

"Abisi beni arıyor. Size kaçtığımdan bahsetmiştim ya, ondan kaçıyordum. Özgür'ün babasından."

"Ne yaptı o sana Eylül?"

Egemen abinin sorusuyla bedenim gerildi. Ellerimi delicesine sıkarken Ömer abim buna engel oldu. Avcumu açarak elimi kucağına yerleştirdi.

"Polise gideceğiz." dedi sadece. "Ama önce o şerefsizle ben ilgileneceğim." diye devam etti. Umut abim ise heyecanla doğruldu. "Ben de geleyim seninle abi."

En BaştanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin