Araba sessizce ilerlerken zaten ses sistemine de telafonum bağlı olduğu için hemen sisteme bağlandim ve bana en uygun olan şarkıyı seçtim.
Bir rüya içinde
Ağır ve sessizce
İnce buz üstünde yürüyorumÖnümde duvarlar
Gözlerimde bağlar
Alevler içinden geçiyorumHayat, daha kaç kere vurup, kaç kere kıracak
Kaç kere yıkıp, kaç kere savuracak
Kalbim kalbim, daha kaç kere çarpıp, kaç kere duracak
Kaç kere inanıp, kaç kere unutacakSessizce dinlerken ve gözlerimden yaşlar süzülürken
"Hayri sahilde bir yerde durur musun?".
"Peki Mavi Hanım "dedi ve ilerlemeye devam ettik.
Camdan yolu izlerken ,kulağımda Cem Adrian, şarkısı çalarken tek düşündüğüm ben ne ara bu kadar yoruldumdu.
Düşünceler beynimi kemiriyordu.
Aşk böyle birseydi demek deli gibi şuan Ali Egemen'in kollarında huzur bulmak isterken ,beni en çok huzursuz eden yine kendisiydi.
Çok sevmek bazen herseyi çözmüyor.
Kalbim ağrıyordu, daha önce hiç böyle olmamıştım.
Ben hersey yoluna girecek derken ,hersey her zaman kontrolümun dışında ilerliyordu.
Beni herkesten korumak ,herseyden korumak istediğini biliyordum, Ali Egemen benim için resmen bir savaş içindeydi.
Önceki ilişkisin de yaşadığı hayal kırıklığı, guven problemi belki de karakterini bu hale getirdi ama bilmiyordu ki beni korurken en çok hırpalayan kendisiydi.
Beni kendisinden nasıl koruyacağını bilmiyordu..
Uçmamiza izin ver sana kanat olurum dedi ama kanatlarımı hırpalayan ve yara bere içinde bırakan kendisiydi.
Daha beni kardeşinin eşinden koruyamıyordu.
Sahi o Ece'nin benimle derdi neydi ?
Toplasan bir kaç kez karşılaştık ama her seferinde kiz illa bana dikenlerini batıracak bir yol buldu.
Hayret Mehmet amca Metehan ile bu kızın nasil evlenmesine izin verdi .
Bir kere bile sevgi gösterisinde bulunduğuna da şahit olmadım.
Derin düşüncelerimin arasında iken Hayri ."Mavi Hanım burda duralım mi ?"dedi.
Etrafıma baktım sahil boyu sessizliği izledim önce camdan sonra da kabanima daha sıkı sarinip arabanın kapısını açıp arabadan indim.
Sahile yavaş adımlarla yürüdüm.
Hayri arkamdan geliyor ve telefonla konuşuyordu.
Muhtemelen Ali Egemen' e rapor veriyordu.
Yavaş yavaş yürüdüm ve bir banka oturdum.
Telefonu elime aldım ve Ali Egemen ile çektiğimiz bir kaç fotoğrafa baktım.
Birde hastanede biz uyurken Filiz'in çektiği bir kaç resim vardı.
Sonra annemle resimlerimi gördüm ve ne çok özlediğimi anımsadım.
Hemen annemin numarasını tuşlayip hemen aradım.
2 .calista açtı."Annemmm nasılsın " .
"İyiyim güzel kızım sen nasılsın ".
"Anne seni çok özledim".
" oyyy yavru kuzum bende seni çok özledim,sen iyi misin
kızım, sanki sesin titriyor "."İyiyim annem İyiyim ,dışarıdayım, hava soğuk üşüdüm ondan ".
" kızım dikkat et kendine hasta olma ".
" Tamam Sultanım dikkat ederim ,sen napiyorsun asıl"
"İyiyim yavrum okula gidip geliyorum".
"Anne gelsene İstanbul'a izin alıp ".
" kızım sınav zamanı gelemem, sen fırsat bulunca gel".
"Kış sezonuna yan kreasyon hazırlığındayiz ben gelemem ama bir ara kaçamak yapabilirim".
" Tamam kuzum benim ".
"Annem çok seviyorum seni ,iyi geceler ".
" iyi geceler bebeğim "dedi Annem ve kapattım telefonu cebime koyduğum anda bir ses duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVININ ASKI (Tamamlanmak Üzere)
RomanceMavinin ASKI Mavi Eroğlu yakın arkadaşı Murat'ın dibe batmış tekstil firmasını ayağa kaldırmak için İstanbul'a gelir. Kader ağlarını Mavi'nin hayatı üzerine kurmaya yemin etmişken karşısına büyük patronu Ali Egemen Soykan çıkar. Burnunu yere düşür...