SAPLANTI

78.Bölüm

Gözlerimi açtığımda. Başım dönüyodu midem bulanıyordu. Süreki sallanıyordum. Neler olduğunu hatırlamaya çalıştım  kayınvalidemin telefonundan aldığım mesajla tuvalete gitmişdim sonra boynumda bir iğne ve karanlık başka hatırladığım bir şey yoktu.

Gözlerimi iyice açıp yattığım yatakta oturur pozisyon aldım, ahşap ama güzel  bir yerdeydim ayağa kalktım küçücük yuvarlak bir penceresi vardı dışarı baktığımda gördüğüm şey beni şok etti.
Deniz yolculuğu yapıyordum.  Biraz güç toplayıp kamara kapısını açtım  dışarıya sallanarak yürüdüm  güverte geniş ve gösterişliydi etrafa bakındım bir yatdaydım çok  büyük gözüküyordu, sonra üst tarafda ki dümene gözüm takıldı arkası bana dönük biri kullanıyordu.
Seslendim...
Alper Yılmaz bana döndüğünde gözlerime inanamadım bana bakıp uyandınmı bünyen sağlam değilmiş ayılman uzun sürdü dedi.

Sen ne  yaptığını sanıyorsun neredeyiz, beni nereye götürüyorsun dedim.
Sevgilim senin benim olacağın  ve bizi kimsenin bulamayacağı  bir adaya aşk yuvamıza gidiyoruz.
Masmavi billur koyları, kendine has güzelliğe sahip doğası ve sakin, ılımlı havası ile  Yunanista'nın göz bebeği benim aşk mabedim diyebileceğim bir ada olan Leros Adasına götürüyorum demesinle.

Sen ne saçmalıyosun ben evliyim çocuğum var ve üstelikte hamileyim dememle, kafasını bana çevirmesi dümenden yanıma gelip elinle çenemi yanaklarımı sıkıp kaç aylık demesi bir oldu.
Cevap vermeyince  karnıma dokundu hala dümdüz demekki çok ufak o yüzden aldırması kolay dediğinde onu var gücümle ittim.
  Sen bir canisin Çağlaya yaptıklarını biliyorum ayrıca bana dokunmaya kalkarsan yemin ederim seni öldürürüm dedim.
Çağla küçük orospu seninle eğlencemi bozdu cezasınıda çekti dedi.
Sen canisin beni arayanın sen olduğunu da biliyorum ama neden bunca saçmalık neden diye bağırdım.

Kamarana git Bodrumdan yeni çıktık 1 saat içinde Lerosta oluruz.
Akşam yemeğinde evimizde herşeyi anlatacağım dedi.
Beni kimliksiz ve pasaportsuz nasıl sokmayı düşünüyorsun gördüğüm ilk yetkiliye beni kaçırdığını söyleyeceğim dedim.

Yetkili görürsen söylersin dedi.
Kamarama gidip kapımı kapattım.
Ne yapacaktım bu adamdan nasıl kurtulacaktım, neden bu erkekler beni saplantı yapıyordu ne Okana nede Alpere bana bağlanmalırı için ümit vermemişdim dünyada ki tüm sapıklar benimi buluyordu diye düşünürken kapım çalındı.

  Elinde tepsi  ile sırıtarak bir  adam içeri girdi. Bir çok yiyeceğin olduğu  tepsiyi masama  koydu.

Merhaba Alper  beni kaçırdı bana yardım edin benim bir kızım var, eşim var lütfen dediğimde hala bana gülerek,
Kali orexi dedi, anlamıyorsunuz bakın dediğimde, arkadan kapıya yaslanmış Alperin sesi geldi.
Seni anlamaz Türkçe bilmiyor teknede ki kimse bilmiyor  o yüzden yorma kendini, onlara senin karım olduğunu  boşanmak istediğini aramızı düzeltmeye çalışdığımı söyledim o yüzden  uğraşma Yorgi sana afiyet olsun diyor dedi, sinirle bakıp kamaramın kapısını vurdum.

Midem bulanıyordu tepsiden portakal suyunu alıp içtim  bir müddet sonra gözlerim kararmaya başladı.  Alperi odamda gördüm uyu sevgilim eve girene kadar cazgırlığını çekemem evde bana istediğini yaparsın diye sırıtıyordu ve karanlık gene beni aldı.......

Demirkan...

Mehmet abim ben ve Yağız Bey  Aksarayda köhne bir sokağa girdik pek tekin bir yere benzemiyordu arabayı park ettim.

Çok eski bir binaya girdik merdivenlerden çıktık kapının önünde bir adamın beklediğini gördüm.
Yağız bizi Feyzullah gönderdi  Recep Bey ile görüşeceğiz dedi.
Adam.
Kapıyı açtığında üçümüzde içeri girdik pis bir yerde masada oturmuş bir şeylerle uğraşan bir adamın yanına doğru ilerledik.