Jungkook boynunda yabancı nefesi hissedince hafifçe titremişti. Biri ona bu kadar yakın duralı uzun zaman olmuştu. Bir başka bedenin dokunuşunun sıcaklığını unutmuştu. Gerçi kardeşi ile sevdiği adamı öyle görünce uzun bir zaman hiç bir şekilde kimse tarafından dokunulmak istememişti. Ama şuan nedense Namjoonun ona sarılıp ,saçını okşar iken ona iyi bir iş çıkardığını söylemesini istiyordu. Esmer adam çoktan Jungkookun yanındaki yerini alıp elini onun sol uyluğuna koymuştu. Omega esmer adamın nasıl bu kadar sakin ve umursamazca davrandığını merak eder iken Hoseok tekrar odadaki atmosferin yumuşamasını sağlamaya çalışıyordu.
" Leanın söylediklerine lütfen aldırma. Kendisi Amerika'da kültürümüzden uzak büyüdüğü için biraz fazla şımarık davranıyor. Hala nerde nasıl davranması gerektiğini öğretemedik. "
Yoongi Hoseokun oturduğu kanepeye oturup kollarını kanepenin kol kısımlarına koymuştu.
" O şımarık kızı eğitmek bizim görevimiz falan değil Hoseok. Ailesi kendi halkının düşünme şeklini ve kültürünü ona anlatmadı diye bunu bizim suçumuz gibi lanse etmene gerek yok. Zaten kendisi daha çok bir amerikalı gibi. Salak, kültürsüz ve eğitimsiz. Sanki bu dünya da bir tek o lanet Amerika varmış gibi. Eminim Avrupa veya Asyanın iki kasaba olduğunu düşünüyordur. Her amerikalı salak gibi."
Hoseok yanında oturan ve sinirli görünen adama cevap vermişti.
" Bu kadar kaba konuşma Yoongi."
"Yoongi hyung bu konuda çok haklı. Amerikaya bir kaç kez gidip geldim ve oranın insanları kendini dünyada tek sanıyor gibi. Ve inanılmaz cahiller. Şu amerika first saçmalığına amerika only deseler yeridir. Yabancı birinin İngilizce konuştuğunu duyunca resmen koyun gibi bakıyorlar. Bana asyaca biliyor musun diyenler oldu dostum. İlk başta şaka yapıyor sandığım için güldüm ama karşımdaki insan lanet olsun ki ciddiymiş. "
Namjoon karşısında oturan ve konuşan adama ölümcül bakışlar atıyordu.
" Amerika anıların seni az önce söylediklerin yüzünden çıkan tartışmanın hesabını vermekten kurtarmayacak Jackson Wang."
" What? Oh come on man it wasn't my fault at all! She started it!"
" And why didn't you stop her?! Why the fuck were you just watching Jackson?!"
Jungkook daha fazla dayanamamış ve ikilinin arasındaki İngilizce kapışmayı durdurmuştu.
" Can you guys just shut up!"
Namjoon ve Jackson şaşkınca Jungkooka bakıyordu.
" Nişanlının ingilizce bildiğini neden söylemedin Namjoon-ah? "
" Çünkü ben de bilmiyordum Jackson boş boğaz Wang."
" Ah hadi ama bu defa cidden hiç bir suçum yok dostum. Ve ingilizce aksanın iyiymiş Jungkook. Biraz daha konuşabilir misin? "
Jungkook birden baskı altında gibi hissetmişti.
" N-Ne söylememi istersin?"
" Bilmem mesela bir tekerleme."
Jackson omeganın bu konuda başarısız olacağından emin olduğu için gülmeye hazırlanmıştı bile. Konu ingilizce olunca kendinden daha iyisini tanımazdı. Bir tek Namjoonun İngilizcesine imrenirdi. Ama esmer adam yaptığı hiç bir şey de kötü değildi. Omega ise derin bir nefes aldıktan sonra aklına ilk gelen tekerlemeyi söylemişti.
" Easy peasy lemon squeezy."
Namjoon Jungkookun bu sevimliliği yüzünden kahkaha atar iken , Jackson resmen göt olmuş bir şekilde omegaya bakıyordu. Hoseok ise gülümseyerek Jungkookun yanına gidip o çok sevimli bulduğu yanakları sıkmıştı.
" Aigoo bizim Kookiemiz ingilizce de biliyormuş. "
Jungkook Hoseokun bu davranışını tatlı bulsada onları izleyen bir sürü kişi olduğu için utanmıştı.
" H-Hyung herkesin içinde ne yapıyorsun?"
" Oh yanlış bir şey yapmıyorum ki. Sadece maknaemize olan sevgimi gösteriyorum. "
" Hoseok bence ellerini o veledin üzerinden bir an önce çek yoksa Namjoon veleti ile uzun bir ağız dalaşına girersin. Ki başkalarına dokunman hoşuma gitmiyor."
Hoseok uslu bir şekilde tekrar yerine oturur iken Jungkook yeni fark ettiği şey ile yerinden aniden kalkmıştı.
" Ne yani siz ikiniz beraber misiniz?!"
Omega Hoseok ve Yoongiyi parmak ile gösterir iken Namjoon tekrar gülmüştü.
" Bunu cidden yeni mi fark etin seni velet?"
" Nerden bilebilirdim ki? Siz hiç sevgili gibi durmuyorsunuz."
Hoseok elini Yoonginin elinin üzerine koymuştu.
" Çünkü biz aşk böcekleri gibi yapış yapış davranmıyoruz."
" Bu sözlerini duymamazlıktan geliyorum Hoseok-ah."
" Üzgünüm Namjoon-ah. Ama siz de pek normal bir çift gibi davranmıyorsunuz açıkçası. "
Esmer adam sol kaşını kaldırmış arkadaşına soran bakışlar atıyordu.
" Normal bir çift nasıl davranır Hoseok-shi?"
Namjoonun gözüne okulda öğretmenine soru sormak isteyen bir öğrenci gibi elini kaldırmış bekleyen Jackson takılmıştı.
" Yine ne var Wang?"
Jackson sonunda elini indirmişti.
" Eğer bir sakıncası yoksa bu soruna ben cevap vermek istiyorum."
" Bir sakıncası var o yüzden cevap veremezsin."
Jackson somurtmaya başlayınca Jungkook Namjoonun elini tutmuştu.
" Jacksona fazla sert davranıyorsun hayatım. Hem o olay yüzünden ona kızmana gerek yok. Hem büyük bir hevesle el kaldırdı . Lütfen cevap vermesine izin."
Namjoon boş eli ile alnını ovar iken cevap vermişti.
" Tamam bu defalık cevap verebilirsin Jackson. "
Jackson sanki çok önemli bir şey söyleyecekmiş gibi ayağa kalkıp konuşmaya başlamıştı.
" Normal çiftler her boş zamanlarda öpüşüp koklaşır. Birbirine dokunmadan durmaz. Ve bunu her yerde yapar. Hatta mart ayında olan kediler gibi sevişir. Mesela ben bu tür toplanmalarda eski sevgilim ile banyoda seviştiğimi bile hatırlıyorum. "
Jungkookun yüz ifadesi birden ciddileşmişti.
" Neden onu konuşmasına izin vermediğini çok iyi anladım. Hatta bundan sonra bir daha Jacksona konuşma hakkı vermeyelim."
Jackson hariç herkes gülmeye başlamıştı .Az sonra yaşanılacak faciadan hiç kimsenin haberi yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karma (Namkook)
FanfictionJungkook ihanete uğramış bir omegaydı. Ona ihanet edenler bir şeyi bilmiyordu. Jungkook karmaya inan biriydi.