29.Bölüm

276 23 7
                                    

Olaydan 5 dakika sonra ikili arabaya binip JP Design'ın ana şirketine yönelmişti. Araba durunca Jungkook devasa binaya bakmıştı. Bu kadar büyük ve güçlü bir şirketten iş teklifi almak bile bir onurdu. Namjoon binayı hem hayranlık hem de biraz endişe ile izleyen oğlana dönmüştü.

" İyi misin ufaklık?"

Jungkook sadece başını evet anlamında sallamıştı.

Namjoon sol elini onun ensesine yerleştirip baş parmağı ile mühürü okşamıştı.

" Boynun ağrıyor mu?"

Jungkook mühürün üstüne yapılan dokunuşlar yüzünden heyecanlanmıştı bunu belli etmemek için de gözlerini kapatmıştı. Namjoonun cevap beklediğini bildiği için kurumuş olan dudağının üzerinden dilini geçirip cevap vermişti.

" H-Hayır. Sadece başta biraz acıdı. Şuan iyiyim."

" Bana bunu neden yaptırdığını anlatmaktan kaçamazsın ufaklık. Şuan önemli bir iş görüşmen olduğun için üzerine gitmiyorum. Ama günün sonunda bana bir açıklama borçlusun."

Namjoon arabadan inip Jungkookun kapısını açmıştı. Jungkook arabadan inerken gözlerini hala büyük binadan alamıyordu. Acaba ailesini dinlesemiydi ? Ya bu işin altından kalkmayı başaramaz ise? Ya gerçekten bu işe layık değil ise? Namjoon sanki onun aklını okumuş gibi elini tutmuştu.

" Sakin ol ufaklık. Her şey yoluna girecek. Sen erkek kardeşin gibi zayıf ve beceriksiz biri değilsin. Şimdi derin bir nefes al ve onlara gerçek Jungkookun ne kadar iyi ve inanılmaz olduğunu göster ufaklık."

Jungkook hafif dolmuş gözler ile Namjoona gülümsemişti. Ikili binaya el ele girmişti. Güvenlik alfayı görünce bit şey demeden kenara çekilmişti. Koskoca Kim Namjoonu tanımamak iş hayatında yapabileceği en büyük hata olurdu. Resepsiyonda onları gülümseyen bir kadın karşılamıştı.

" Merhaba Bay Kim ve Bay Jeon. Bay Cho ne yazık ki bu iş görüşünde yer alamayacak onun yerine yeğeni Cho Jangmi sizi karşılayacak. Beni takip edin lütfen. "

Namjoon Jungkooku sakinleştirmek için tuttuğu eli baş parmağı ile okşuyordu. Omega ise şirketin sahibinin yerine yeğeni ile görüşecek olmasını kötü bir işaret olarak algılamıştı. Kadın büyük bir cam kapının önüne gelince durdu.

" İşte geldik. Burada biraz sizi bekletmem gerekecek."

Sekreter içeri girip siyah ,dar ama bir o kadar da şık duran elbise giymiş olan kadına eğilerek selam vermişti. Iki kadın kısa bir konuşma gerçekleştirdikten sonra sekreter olan dışarı çıkıp, kapının kapanması için tututarak iki adamı içeri buyur etmişti.

"Bayan Cho sizi bekliyor. "

Jungkook heyecanını belli etmemeye çalışsa da terleyen avuç içi onu ele veriyordu. Namjoon ise ona güven vermek için onu mühüründen öpmüştü. Bu omeganın mest olmasını sağlamış ve iş görüş telaşını unutturmuştu. Kadın kapının kapanması ile ayağa kalkıp yüzünde sıcak bir gülümseme ile elini Jungkooka uzatmıştı.

" Merhaba Jungkook. Seninle tanışmak benim için büyük bir mutluluk."

Jungkook ona bu kadar sıcak yaklaşan kadına gülümseyerek elini sıkmıştı. Jangmi sonra Namjoona dönüp daha mesafeli bir şekilde selam vermişti.

" Siz de hoş geldiniz Bay Kim."

" Hoş bulup bulmadığımı sohbetin sonunda karar vereceğim bayan Cho."

" İnanın bana bu görüşmenin amacı Bay Jeonun ve şirketin temsilcisi olarak benim memnun bir şekilde moda dünyasına yeniden bir yön vermek."

Jungkook neden ikilinin birbirine bu kadar mesafeli olduğunu anlamamıştı.

" Benim için nişanlımın memnuniyeti ve rahatı önemli."

" Bundan eminim bay Kim. Lütfen ayakta kalmayın. Oturun. "

Ikili ellerini ayırmadan yan yana oturmuştu.

" Jungkook senin için Magic shoptan soğuk kahve sipariş ettim. Birazdan gelir. Bay Kim siz ne içersiniz?"

"Ben bir şey içmek istemiyorum."

Jungkook kadına şaşkınca bakıyordu.

" Siz benim soğuk kahve sevdiğimi nerden biliyorsunuz?"

" Öncelikle lütfen bana Jangmi de. Seni uzun zamandır takip ettiğim için uzun yıllardır tanıyormuşum gibi hissediyorum. Mektupta da yazdığım gibi seni uzun süredir izliyordum. Eşsiz, farklı, çeşitli, kışkırtıcı,cesaretli ,meydan okuyucu ve yeniliklere açık olan bir tarzın var. Seni omegaların da dominant renkler ve stilleri taşıya bileceğin en büyük kanıtı olarak görüyorum. Bu yüzden seninle birlikte çalışmak istiyorum. "

" İstiyorsun? Sadece siz mi bunu istiyorsunuz bayan Cho."

Jangmi ona soruyu soran Namjoona dönmüştü.

" Bilmelisiniz ki amcam artık yaşlandı ve emekliliğe çok yaklaştı. O yüzden bu şirketi bana devretmeyi istiyor. Ben de amcam ile karşılaştırılmamak için şirkette bir sürü yenilikler yapmak istiyorum. Biri de Jungkook gibi yaratıcı bir kişi ile çalışıp ,moda dünyasına sallamak."

" Bu dediklerin çok güzel Jangmi ama ben bunu başarıp başaramayacağımı bilmiyorum. Benim bu konu hakkında eğitimim bile yok."

" Jungkook ben zaten moda eğitimi olan birini aramıyorum. Öyle birini arasaydım moda okullarına bakardım. Unutma ki en büyük modacılar bile bunun eğitimini almamıştı. Seni de özel kılan bu. Moda senin içinden gelen bir şey. Oturup saatlerce eski trendleri nasıl geri getiririm diye düşünmüyorsun. Yenilikler ile insanların karşına çıkıyorsun. Hem dikiş öğrenmek o kadar da zor bir şey değil. Istersen seni en iyi kurslara bile gönderirim. Bana senin yaratıcılığın ve hayal gücün lazım."

" Ya benim kreasyonlarım beğenilmez ise? Ya başarısız olursam?"

" Öncelikle bence başarısız olman söz konusu bile olamaz. Ama diyelim ki öyle oldu. Bu senin değil benim sorunum olur. Senden sadece kıyafet ve tarz yaratmanı istiyorum. Finansal kısmı bende. İnan bana Jungkook moda dünyasına bomba bir giriş yapacaksın. Hatta tarihe bile geçeceksin. Sadece benimle çalışmayı kabul et."

Normalde Jungkook düşünmek için zaman isterdi ama iki gündür aldığı o kadar kötü yorumdan ve bu sabah olanlardan sonra kararını vermişti.

" Pekala. Seninle çalışmayı kabul ediyorum Jangmi. "

" Harika! Seninle büyük işler başaracağız Jungkook. "

Ikili el sıkışır iken Namjoon telefonuna gelen mesaj yüzünden sessiz kalmıştı.

Karma (Namkook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin