Jungkook gözlerine vuran gün ışığı yüzünden derin uykusundan uyanmıştı. Nefes almaya çalışır iken sırtındaki sızı yüzünden acı bir şekilde inlemişti. Tabiki buna inleme denilebilirse. Sesi o kadar kısık çıkmıştı ki ,kendi bile bunu zor duymuştu. Sol yanında bir kıpırdanma olduğunu hissetmiş ve oraya doğru başını döndürmeye çalışmıştı ama vücudu ve sırtına aldığı darbe buna izin vermemekte kararlıydı. Esmer adam Jungkookun baş ucuna kadar gelmişti.
" Sonunda gözlerini açtın ufaklık."
Jungkook konuşmak istiyordu. Namjoona iyi olup olmadığını sormak istiyordu.
" N-Namjoon ığh-"
Namjoon omeganın siyah saçlarını okşamıştı.
" Şşşt kendini yorma. Sırtından vurulmak kolay bir şey değil. Heleki o kurşun oradan çıkarılınca ve ardından gelen acı. Sadece toparlanmaya çalış ufaklık."
Jungkookun aklında onca soru vardı ama ağzını açmakta o kadar çok zorlanıyordu ki ,sadece esmere elini uzatabilmişti. Namjoon ona uzatılan eli nazikçe tutup öpmüştü.
" Senden şuan bana bir söz vermeni istiyorum Jeon Jungkook. Bu oyun bitene kadar ne olursa olsun asla kendi hayatından başka hiç kimsenin hayatını önemsemeyeceksin. Bu benim hayatım olsa bile. Bana bunun sözünü verebilir misin?"
Jungkook başını olumsuz anlamda hafifçe sallamıştı. Esmer adam ise omeganın bu tepkisine şaşırmıştı.
" Neden işleri benim için zorlaştırıyorsun ufaklık? Hayatında bir kere de bencil olup sadece kendini düşünemez misin?"
Jungkook tekrar başını olumsuz anlamda sallamıştı.
" K-Konu s-sen o-olunca b-bencil o-olamam."
Namjoon gözlerinin içine bakan köyü kahverengi gözler yüzünden kalbinin derinliklerinde bir hareketlenme hissetmişti. Karşısındaki çocuk yıllar önce yaptığı gibi sözleri ile onu tekrar hayata döndürüyordu.
Geçmişe dönüş
Bugün Seokjinin ölüm yıl dönümüydü. Namjoonun sevdiği adamsız ilk yılı.
" Efendi Kim lütfen sizi bay Minin yanına götürmeme izin verin. Bir yıldır sokakta bir dilenci gibi geziyorsunuz. Yemek yediğinizden bile şüpheliyim."
" Sana peşimi bırakmanı binlerce kez söyledim Jun! Ben ölü bir adamım artık! Benim kalbim o mezarda yatan adamla birlikte gömüldü! Bunu anlamak bu kadar zor mu sizin için!"
Jun dizlerinin üzerıne çöküp Namjoona yalvarmaya başlamıştı.
" Lütfen efendi Kim! Size yalvarıyorum! Kim olduğunuz ve ne için yıllarca mücadele ettiğinizi hatırlayın artık! Acınız büyük biliyorum ama size bu acıyı yaşatanlar siz burada gün geçtikçe ölür iken hayatlarını sürdürüyor! En azından efendi Seokjinin anısına kendinizi toparlayın artık! Eğer bunu yapmayacaksınız en azından benim canımı alın! Çünkü şuan benim yaşamımın hiç bir anlamı yok!"
" Kendine gel seni aptal! Ölüm o kadar kolay bir şey değil!"
Jun hala dizlerinin üzerinde yere bakarak yüksek seste efendisine karşılık veriyordu.
" Bunu siz mi söylüyorsunuz?! Bana az önce ölü bir adam olduğunuzu söyleyen sizdiniz! Siz bu kadar kolay ölmüş iken benim yaşamamın ne anlamı var?!"
" Eğer gözlerimin önünden yok olmazsan sana hayatında tatmadığın acılar çektiririm Jun!"
Jun yerinden hiç bir şekilde kıpırdamadığı için Namjoon sinirle ona bir tekme atıp mezarlığı terk etmişti. Yarım saat öylece sokaklarda gezer iken aniden başlayan yağmur yüzünden bir otobüs durağına saklanmıştı. Esmer adamı gören herkes duraktan ayrılmıştı. Namjoon buna şaşırmıyordu. Dış görünüşü bir dilenciye benziyordu ve temiz koktuğu söylenemezdi. Adam sel gibi akan yağmuru izler iken kendi kendine mırıldanıyordu.
" Demek ki seni hiç tanımamışım hyung.
Tanrım, gerçekten denedim! Onsuzluğa alışmaya ama onu ilk gördüğüm gün gafil avlandım, bağımlı oldum.
Bunu yapabilirmişiz gibi geldi. Yasakta olsa bir şansımız olduğuna inandım. Ama gerçekten aptalmışım....geç anladım, orası belli."" Bazen genç insanlar yanlış kişilere aşık olabilirler."
Namjoon sağ tarafından gelen sese doğru dönmüştü. Karşısında lise son yıllarında olduğu giydiği üniformadan belli olan bir oğlan duruyordu.
" Şey sizin sesli düşünmenizi bölmek istemedim ama belliki canınız çok acıyor ve haddim olmasa bile size bir kaç şey söylemek isterim."
Namjoon sessiz kalınca genç adam konuşmaya devam etmişti.
"Belliki bazı hatalar yapılmış ama bu sorun değil, önemli değil. Bazen aşık olduğunu düşünebilirsin aslında acı çekiyorken. Ama belki de kaderinizde yazılı olan kişi o değildir. Mesela ben de bugün hoşlandığımı kişi tarafından red edildim ama sonuç olarak böylesi benim için daha iyi. Belliki ben daha kaderimdeki kişiye rastlamamışım.
Bu hikayeden çıkan ders bu."Öğrenci gelen otobüsü görünce boynunda dolanmış olan kırmızı atkıyı çıkarıp esmer adamın boynuna dolamıştı.
" Sakın unutmayın. Kaderinizden kaçamazsınız ve belliki sizin gerçek aşk hikayeniz daha başlamamış ajushi. Umarım en yakın zamanda kendinizi toparlarsınız. "
Genç adam otobüse biner iken son kez evsiz adama dönüp gülümseyerek el sallamıştı.
Şimdiki zamana dönüş
Bir anının bir kabusa dönüşmesi çok ilginçti.
" Belirtileri görmeliydim"
Namjoon bunu o kadar kısık ses ile söylemişti ama Jungkook yinede duymuştu.
"H-Hangi belirtileri?"
" Kendini konuşarak yormamanı söylemiştim ufaklık."
" Oğlum nerde ?!"
Jungkook annesinin cılız sesini duyunca göz devirmişti. Ailesinin Namjoonu suçlayacağından emindi.
" O-Onların beni g-görmesine i-izin verme Namjoon-"
Jungkook daha sözünü bitiremeden tüm ailesi resmen odaya dalmıştı. Bayan Jeon oğluna iyi misin gibi sorular sorur iken bay Jeon Namjoona ölümcül bakışlar atıyordu.
" Cidden iyi atlatmışsın hyung. Yolda gelirken annemle konuşurken bu tehlikeli adamı nerden bulduğunu sorduk kendimize. Dedim ki bazen genç insanlar yanlış kişilere aşık olabilirler."
Namjoon sakinliğini korumaya çalışıyordu.
" Jimin-shi diyorlar ki hiç sevilmemektense aşka sahip olup bırakmak daha iyidir. Saçma olabilir
ama hepinize şunu söylemem lazım Jungkooka asla zarar gelmesine izin vermem."Kapının yanında duran ve Namjoonu öldürmeye hazırmış gibi bakan Taehyung konuşmuştu.
" O yüzden seninle iken vuruldu. Kendi ağzından çıkanlara gerçekten de inanıyor musun Kim Namjoon?"
Jungkook bu saçmalığa katlanmak istemiyordu.
" Y-Yeter! Herkes h-hata y-yapabilir.
S-Sorun değil. B-Bazen biri ile n-nişanlın o-olduğun için ona a-aşık olduğunu d-düşünebilirsin. A-Ama ben Namjoon i-ile mutluyum. S-Sonuç olarak b-böylesi benim için d-daha iyi."" Jeon Jungkook şuan bu adam ile ilişkine devam edeceğini söylemeye çalışıyorsan seni evlatlıktan red edeceğimi bilmelisin."
" Namjoondan v-vaz geçmeyeceğim b-baba."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karma (Namkook)
FanfictionJungkook ihanete uğramış bir omegaydı. Ona ihanet edenler bir şeyi bilmiyordu. Jungkook karmaya inan biriydi.