"Serhat kardeşim kapat şunu kendine küfür ettirme"Ömer'in sesi fısıltılı bir şekilde kulaklarıma doldu.
"Beş kere arayınca acil sandım, emniyete çağıracaksın sandım, kapat ağır küfür ederim"
Derin bir nefesle göğüsü şişti.
"Siktir lan ordan, sana ne evde izleyeceğim işte"
Kaşlarım çatıldı.
Birkaç saniye sessizlik oldu ve sonra tok bir ses duyuldu, sanırım telefonunu komodinin üzerine koymuştu.
Kirpiklerimi kırpıştırarak araladım.
"Gereksiz yüzünden uyandı işte ya" diye homurdandı Ömer.
Elimi sıcak göğüsüne sürttüm ve çenemi tenine yasladım.
"Günaydın sevgilim" dedim yüzümden kocaman bir gülümsemeyle.
Ona böyle temas ederek güne başlamak ister istemez yüzümü güldürmüştü.
Neye gerilmişti bilmiyorum, ama o anlarda anladığım bişey daha vardı ki, Ömer'le uyandığım hiçbir sabah kötü olamazdı, o böyle gergin olsa bile.
Ömer sağ avucunu yanağıma koyup tenimi okşadığında biraz önceye tamamen zıt bir şekilde yumuşacık bir ses tonuyla konuştu.
"Günaydın yavrum"
Gözlerimi teması ve hitabının verdiği huzurla yumdum.
Tekrar gözlerimi araladığımda Ömer'in sağ yanağındaki çukur ayan beyan göz önüne serilmişti.
Derin bir nefes aldım.
"Ne oldu sevgilim? Niye öfkelendin?"
Sol elimin parmakları iki göğüsünün ortasında ufak hareketlerle tenini okşuyorken, avucuma dolan sıcaklıktan etkilenmemek adına normal bir şekilde konuşmaya çalışıyordum.
"Boşver yavrum, Serhat ayarsızı, akşam derbi var ya, bir mekanda izleyeceklermiş, sende gel diye aramış"
Gözüm bir an komodinimin üzerindeki saate kaydığında kaşlarım şaşkınlıkla havalandı.
Saat daha yeni sekize geliyordu ve Ömer'i bu kadar erken bu konu yüzünden uyandırması şaşırtmıştı doğrusu.
"Bu saatte bunun için mi aramış?"
Ömer tekrar hafif hafif öfkelenen ses tonuyla konuştu.
"Gereksiz işte, neymiş de derbi günleri heyecandan uyuyamıyormuş , tamam kardeşim biz de normalde heyecanlı oluyoruz ama bırak da sevgilimin teni tenimdeyken uzun bir uyku çekeyim"
Dudaklarımı birbirine bastırdım ve bakışlarımı Ömer'den kaçırdım.
Teni tenimde.
Şu an gerçekten de öyleydi, elimin altındaki kas boğumları bunun kanıtıydı, ona pervasızca temas etmek inanılır gibi olmasa da gerçekti.
Şu son bir ayda yaşadığım her şey öyle tuhaf geliyordu ki bana, bundan neredeyse iki ay önce Azra'yla yaptığımız o kızlar gününde ben çıkmadan eli elime ilk kez temas etti diye neredeyse tüm gece içim içime sığınmamış ve uyuyamamıştım.
Şimdi ise parmaklarımı sıcacık teninde her ne kadar zaman zaman utansam da pervasızca hareket ettirip onu hissedebiliyorum.
Yüzümdeki gülümseme mümkünmüş gibi daha da genişledi.
Bakışlarım Ömer'in göğüsündeki elimden kömür karası gözlerine çıktığında onun çoktan beni izlediğini fark ettim.
Hareketlerim bir an duraksadı ve o an Ömer'in dudaklarından boğuk bir ses tonuyla bir soru döküldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz'ın Siyah'a Sevdası (Tamamlandı)
RomanceOnunla olamazdım. Buna benden 9 yaş büyük olması, abimin en yakın arkadaşlarından biri olması engeldi. Onu sevemezdim. Ama sevmiştim. Onu, kendimi kaybedecek kadar, bir gülüşüyle bir hafta mutlu olacak kadar, gözleri gözlerime bir an değsin diye an...