Yatağa bitkince bıraktığım ellerimde kalan son dermanı da kullanarak boynum ve omzum arasına başını yaslamış sık nefesler alıp veren kocamın saçlarına yerleştirdim.Parmaklarımı yavaşça yumuşacık saç tellerinde dolaştırırken bende biraz önceye nazaran daha da sakinleşmek adına derin nefesler alıyordum.
Ömerin hala bir nebze de olsa sertliğini koruyan erkekliği içimdeydi ve üzerime tüm ağırlığını vermiş olmasına rağmen ben bundan asla rahatsız olmuyordum.
Aksine, onunla böyle olmak, onunla tek beden olmak sanki yaşadığım en güzel duygulardan biriydi.
Geçen dakikaların ardından Ömer başını hafifçe olduğu yerden kaldırdı sonra da gözlerime baka baka yavaşça kendini içimden çektiğinde istemsizce dudaklarımdan bir nida kaçtı.
Bu inleme maalesef ki zevkten değil de hissettiğim acı yüzündendi.
Yüzümü buruşturduğumu gören ve inlememe şahit olan Ömer kısık bir küfür mırıldandı.
"İyi misin Yadem?" diye sorduğunda kendini yanıma atmış ve tek hamleyle başımı göğüsüne yaslamaya yardımcı olmuştu.
"Hıhım" diye mırıldandım ama yaptığım her harekette hissettiğim acı sanki daha da çoğalıyor gibiydi.
Yüzümü iyice Ömerin göğüsüne gömdüğünde niyetim telaşlanmamasını sağlamaktı fakat Ömer bir elini saçlarımın arasına daldırıp diğer elini de kasıklarıma yasladığında sorunun ne olduğunu anladığını anladım.
Kasıklarım üzerindeki eli hafif hafif olduğu yere masaj yaparken başımın üzerine bastırdığı dudaklarının arasından da mırıltılı kelimeler döküldü.
"Özür dilerim sevgilim, kendime hakim olamadım, daha yavaş olmam gerekirdi."
Kaşlarımı çatarak bakışlarımı alttan alttan yüzüne çevirdim.
"Ömer bu ağrı gayet normal, sen canımı yakacak bişey yapmadın ki, gayet naziktin sevgilim."
Dudaklarımı göğüsüne bastırdım ve tekrar kapkara gözlerine baktım.
"Çok mu ağrıyor?"
Bir eli hala kasıklarımı ovalarken, yüzünde sanki benim çektiğim acıyı kendi çekiyormuşcasına sorumuştu bu soruyu.
Ona yalan söylemekten nefret ettiğim için başımı olumsuzca sallayıp konuştum.
"Biraz, fazla değil."
Öyle dayanılmayacak bir ağrı yoktu zaten, umarım mi sabaha geçerdi.
İkimiz de hala çırılçıplak yatakta uzanırken başımı göğüsüne yasladığımda bakışlarım Ömerin vücudunda gezindi.
Kasıklarında gördüğüm şey ile de yutkundum derince.
Erkekliği alt karnına doğru eğimli bir şekilde duruyordu ve ucunda da çok az da olsa bir kırmızılık hakimdi.
O kırmızılık muhtemelen biraz önce yaşadığımız birleşmede çektiğim anlık acının sonucu olarak var olmuştu.
Ardından kendi kasıklarıma döndü bakışlarım.
Ömerin elinin izin verdiği derecede gördüğüm kadarıyla iç bacaklarımda da az da olsa o kırmızılık, kan vardı.
O an tuhaf bir duydu hissettim.
Utanmak yada pişmanlık gibi değil de, daha çok burnumun ucunu sızlatan bir duyguydu.
Dolan gözlerimi anında yumdum ve bu duygudan kurtulabilmek adına sakinleşmeye çalıştım.
![](https://img.wattpad.com/cover/288772872-288-k894118.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz'ın Siyah'a Sevdası (Tamamlandı)
RomanceOnunla olamazdım. Buna benden 9 yaş büyük olması, abimin en yakın arkadaşlarından biri olması engeldi. Onu sevemezdim. Ama sevmiştim. Onu, kendimi kaybedecek kadar, bir gülüşüyle bir hafta mutlu olacak kadar, gözleri gözlerime bir an değsin diye an...