Kırık Kalpler

Seher Vakti

(23:40)

Ali evlerinin yolu olan orman yolundan girdi . Bir yandan evdeki sürprizi merak ediyor diğer yandan da buralarda her gün açık olan çiçekçiyi arıyordu . Çiçekçiye vardığında yol kenarına arabayı çekti ve indi . Doruk ise Ali'ye yetişmeye çalışırken kaza tehlikesi atlattı . Diğer aracın sahibi ile ufak bir tartışma yaşadıktan sonra yolu ezbere bildiği için direkt gaza köklendi . Ali , Nazlı'nın en sevdiği beyaz güllerden bir demet alarak arabasına yürümeye koyuldu . Arabaya binip biraz ilerlediği sırada ise bir aracın kaputunun açık olduğunu ve başında birinin olduğunu gördü . Yardıma ihtiyacı olduğunu düşünerek arabayı durdurdu ve oraya doğru adımladı . Arabanın farları ona dönük olduğu için kişiyi seçemiyordu . Elini fara siper ede ede yürüdü .

'' Bakar mısınız ? Yardıma ihtiyac... ''

Ali'nin sözü 5 el sıkılan silah ile kesildi . Ali geriye doğru sekti . Bir müddet ayaklarının üstünde durdu fakat dizlerinin dermanı bitince dizlerinin üstüne düştü . Ardından ise geriye doğru sırt üstü yere yığıldı . O sırada da ateş eden kişi arabasına binip kaçtı . Doruk motoru ile orman yolunda iken gelen silah sesi ile durakladı . Silah sesi tüm ses orman yoluna yayılmıştı . Aklına gelen ihtimal ile motoru sonuna kadar gazladı . Nazlı ise masaya tabakları yerleştirir iken Zeze'nin huysuzlanmasını gördü .

'' Zeze... Oğlum bak bu akşam baba ile bizi rahatsız etme lütfen... Özel bir gece olacak . Çocuğumuz doğmadan önce büyük ihtimal son özel gecemiz... ''

Zeze'nin huysuzlanması hala devam ediyordu .

'' Ne oldu oğ... ''

Nazlı , göğsüne giren ağrı ile elindeki tabakları yere düşürdü . Bir müddet eli kalbinin üstünde bekledikten sonra gözlerinden yaşlar akmaya başladı ve dizlerinin üstüne yere çöktü .

'' Ali... ''

Doruk motoru ile orman yolunda son gaz ilerlerken Ali'nin arabasını gördü . Hemen motorunu durdurdu ve atladı . Zar zor koşmaya başladı . Yerde yatan kişinin yanına vardığında yolun kenarına saçılan beyaz gül demetini gördü . Donuk bakışlarını ise yukarı kaydırınca gördüğü yüz ile donakaldı . Hemen yere çöktü ve Ali'nin başını dizlerine aldı . Ardından Ali'nin saçlarını eli ile geriye attırdı .

'' Ali..! ''

***

'' Ali ! Ne olursan dayan Ali ! ''

Ali olayı yeni yeni kavrıyordu . Elini karnına götürdüğünde kanı gördü . Ardından tüm kuvveti ile Doruk'un kolunu sıktı . 

'' Dor...uk . ''

'' Ali zorlama kendini ! Ambulans geliyor . ''

Doruk etrafında bağırmaya başladı .

'' Ambulansı arayııın ! Kimse yok mu ?! Ali ne olur gözlerini kapama ! ''

'' Naz... ''

'' Nazlı ile sen konuşacaksın Ali ! Lütfen kapama gözlerini . ''

'' Nazlı'yı yalnız bırakma...yın . ''

 '' Nazlı sen olmazsan yalnız kalır Ali... Lütfen dayan ! Kimse yok mu ?! ''

'' Nazlı'm üzülecek... ''

Doruk tek hamlede Ali'yi kucakladı ve onun arabasına doğru yürüdü . Arka kapıyı açıp Ali'yi dikkatlice yatırdı . 

'' Dayan kardeşim... Ben de Doruk isem seni Nazlı'na kavuşturacağım . ''

Doruk , Ali'yi yatırdıktan sonra montunu onun üstüne örttü ve şoför koltuğuna geçti . Arabayı hemen döndürdüğü gibi hastaneye bastı . Yolda ise Ali hep Nazlı'yı sayıklıyordu .