ADINI SEN KOY (TÖRE)

~49.Bölüm~

Uzun bir süreden sorna yine karşınızdayım . Kiminiz bana kızgın kimisi yine kızgın😅
Ama ben sizden gelen mesajlarla çok mutlu oldum . Kitabı ben (özel nedenler) bırakmama rağmen siz bırakmadınız
Beni çok mutlu ettiniz .
Bu bölümü geri dönemem için çok uğraşayan hem mesaj atan canım okurlarım ve koca kitlemize adıyorum.🙏
Keyifli Okumalar 😇
Sizi seviyorum ❤️

~ Yazardan~
Sessiz ama bir o kadar gürültülü , Aydın ama bir o kadar karanlık bir gündü. Sessizdi çünkü herşey durmuştu, bitmişti. Gürültü vardı çünkü yağmurun  verdiği o ses gök yüzünün acıyla gürlemesiydi. Aydındı bir öğle vakti olması gerekirken  gecenin en karanlığı gibiydi.
Baktı ,bakındı genç adam geride kalan boşluğa . Karısının olmadığı o boşluk. Karısının olmadığı günler , dakikalar ,saniyeler değildi yıllardı. Kimsesiz gibi ,yetim gibiydi .
Boşluğa derin derin  baktı yoktu işte kimsesi yoktu Omuzuna vurup gecicek ,buda biticek diyen yoktu. Günlerdir odadaydı ama kapısını çalan tek insan evin çalışanı Hediye Ablaydı.
Karısının gittiği günden beri ne yiyor ne içiyordu. İçiyordu evet şişe şişe içiyordu. Şimdi karısı olsa 'Pis kokuyorsun içme derdi 'ama yoktu. Ardına bile bakmadan gitmişti . Genç adam gitmesine değil dediği kelimelere daha çok kırılmıştı. Sahi ne zor gündü kimsenin ona inanmayıp kırgın bakması onun çaresizliği .

### Geçmiş gün###

Genç kadın ayaklarının altındaki Mardin'e baktı. Bir zamanlar kocasıyla geldiği o yere gelmişti. Onu buraya sürükleyen burda yaşadığı olaydı. Daha önce burda kocasını affetmisti. Peki şimdi affedebilir miydi? İhanetini görmezden gelebilir miydi?
Derin nefes aldı Genç kadın , aklı almıyordu, ama göz gördüğünü inkarda edemiyordu.

Zehra:Neden?

Sorguladı kadın nedendi ? Niye kocası onu böyle bi duruma düşürmüştü , üstelik mutluyken . Eli karınına gitti. Okşadı bebeklerini kocasından bir can bir kan vardı burda . Ne tuafti demi  hamile olduğunu öğrendiği gün kocasının ihanetinide öğrenmişti. Genç kadın elindeki ikizlerinin fotoğrafına baktı  ,çok güzellerdi . Tek olan onlardı belkide . Başını göğe kaldırdı derin nefes aldı. O sıra telefonu çalmıştı arayanın kim olduğunu  tahmin etmişti. Evden kımseye bişey demeden çıkmıştı , kocasınada dememişti. Çünkü sürpriz yapıcaktı ama asıl sürprizi ona yapmışlardı. Susmayan telefonunu çantasından çıkardı , tahmin ettiği gibi kocasıydı . Öylece baka kaldı  birde yüzlesicekti bu gerçekle ,çok olmadan kapanan telefonla Demetin attığı mesajda kalan telefonla yüzlesmisti. Tekrar göğe baktı kadın.

Zehra: Allah'ım sen yardım et .

Telefonunu cebine atıp bir kez daha bebeklerine baktı. Baş parmağıyla okşadı bebeklerinin resmini , ufacıklardı ,minicik.

Zehra: Allah'ım sen onlara bunu yaşatma.

Diyerek bebeklerinin resminide çantasına attı. Ayaklarının altında Mardin'e sırtını dönüp  onu bekleyen taksiye bindi.
Yüzlesme vaktiydi..
Konağın önüne gelen taksiyle parasını ödeyip indi genç kadın. Kapının önündeki korumalarin kendisini görüp kapıyı açmasıyla iceri girdi.
Avluya girmesiyle ortada dört dönen  kocasını ve aileyi görmüştü. Tabi konağın açılan kapısıyla herkes ona dönmüştü. Başta kocası olmak üzere herkes yanına gelmişti. Genç adam telaşlı telaşlı karısının karşısına geçip yüzünü avuçlarına almıştı.

Ömer: Zehra nerdesin sen , öldüm meraktan . Telefonlarımıda açmadın !

  Genç kadın kendisine söylenen kocasına bakındı dediklerinde değildi . Ağzını açıp  konuşmadı sadece  kocasının konuştukça  hareket eden dudaklarına baktı.
Kendine ait sandığı o dudaklar..
Genç kadın avuçlarıyla yüzünü tutan kocasının ellerini  isteksizce itti.