~50.Bölüm~

1.1K 59 14
                                    

~Ömer~

Zehra'nın  dağ evinde kaldığını öğrendiğim den beri sinir  ve sevinç duygusunu bir yaşıyordum. Sinirleniyorum çünkü  bir haftadır  bana inanmadığından dolayı ayrı kalmıştık. Seviniyorum çünkü onu görücektim. İbre 140 gösterirken gaza biraz daha kökledim. Ayrı kalmaktan özlemim asileşmişti. Kırgındım  ama   benim ona kırgınlığım onu gördüğümde biterdi . Kıyamazdım ben ona ,kıyamam.
Görüş alanına giren dağ eviyle hızımı yavaşlatıp evin bahçesine giriş yaptım. Park ettiğim arabadan hızla inip evin girişine koştum. Açık olan kapıyı hızla itip içeri girdim . Kapının açık olmasıyla kaslarımı catarken yavaşlayan adımlarımla içeri girdim. Bu kapı neden açıktı?

Ömer: Zehra?

Ses gelmeyince adımlarımla içeri girdim . Evin içerisine adımlarken defalarca Zehra'ya seslendim. Ama inatla ses gelmiyordu.  Girdiğim salonda en sevdiğim yemeklerle dolu masayla karşılaştım . Bakışlarım yanıp biten mumlarda takılı kalmıştı. Zehra daha önce buradaydı. Tekrardan seslendim .

Ömer: Zehra?

Yine ses gelmedi? Artık bişey olduğunu anlamıştım. Hızla mutfağa  gittim ,kimse yoktu . Mutfaktan çıktığım gibi salona geri döndüm. Bakışlarım yemek masasının karşısındaki duvara takılmıstı. Kocaman boş duvarda  yazı vardı. Duvara yaklaşırken yazıyı okudum.

Ömer: En sevdiğini kaybetmeyi öğreniceksin?

Yazıyordu.  Adımlarımı kırmızıyla yazılmış duvara yaklaştırdım ve yazıya dokundum. Elime gelen sıvıyla yutkundum. Parmağımı  burnuma götürüp  kokladım. Kan kokuyordu. Sıkıca gözlerimi kapatıp düşündüğüm şeyin olmaması için dua ettim. Zehra bişey olduğu düşüncesiyle elimi cebimdeki telefonu alıp Kerem'i aradım.

Kerem: Efendim Abi?

Ömer: Zehra yok!

Kerem: Nasıl yok?

Ömer : Yok lan işte yok.

Bakışlarımı duvardaki yazıya çevirirken konuştum.

Ömer: Biri  götürmüş onu.

Kerem:Kim götürsün abi ,babam özenle korudu.

Ömer: Geldiğimde kimse yoktu,
korumada yok . Tek birşey var.

Kerem :Ne Var?

Ömer: Kanla  duvarda " En sevdiğini kaybetmeyi öğreniceksin " yazıyor!

Telefondan bir süre ses gelmezken birseyin ters gitti  belliydi. Aklım Zehra'ya bişey oldu düşüncesiyle yanıp tutuşuyordu. Telefondan babamın seslenmesiyle gözlerimi yazıdan çektim.

Tahir: Ömer ne oluyor?

Ömer : Zehra  yok ,dağ evine geldim boş burası.

Tahir: Korumalar nerde?

Ömer: Kimse yok baba, sadece duvarda kanla yazılmış.

Tahir: Sakın hareket etme Ömer ,hemen adam  gönderiyorum.

Ömer: Baba Zehra ,ona birşey  oldu hissediyorum..

Babamdan da ses gelmeyince aklımdaki in başıma geldiğini anlamıştım. Kapanan telefonla bakışlarım yine yazıyı buldu. Zehra buradaydı ama birileri tarafından kaçırılmıştı. Bu bana hitaben bir yazıydı. En sevdiğimi almışlardı benden. En kıymetli mi.
Geçen sürenin ardından  evde bir iz bulmak adına evi aradım. Bir yandan evi incelerken diğer yandan Zehra'yı arıyordum. Sürekli 'ulaşılamıyor' diyordu. Gelen araba sesleriyle bakışlarım camdan dışarıyı bulmuştu.  Ona yakın araba gelmişti. Önden inen arabadan babamın inmesiyle  bakışlarımı çektim ve gelmesini bekledim. Babama içeri  kendisi önce Kerem ve Koray yanında olucak şekilde girmişti. Ona yakın gelen arabada evin etrafını korumaya alıp taramaya başlamıştı. Babam eve girdiği gibi bakışlariyla etrafı süzdü gözün çarpan  yazıyla durakladı.

ADINI SEN KOY (TÖRE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin